• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Büyüme verilerinin olası yansımaları CAHİT SÖNMEZ

Büyüme verilerinin olası yansımaları

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 13.12.2016, 00:00

İnanın bugün yazımı kaleme almakta zorlanıyorum. Cumartesi yaşadığımız hain terör saldırısı hepimizi derinden sarstı. Onlarca canımızı yitirdik.
Lanetliyor ve kınıyorum terörü.
Umarım son olur, bu acıları bir daha yaşamayız.
Büyüme verileri açıklandı Türkiye İstatistik Kurumu tarafından...
Ne yazık ki yılın üçüncü çeyreğinde Türkiye ekonomisi küçüldü. Aslında sürpriz olmadı, ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası bu sonucu bekliyorlardı. Çünkü üçüncü çeyrek tam da hain 15 Temmuz kalkışmasına ve sonraki iki aya denk geliyor. Aynı zamanda iki uzun bayram çalışma saatlerinin, diğer çeyreklere göre daha az olmasına neden olmuştu. Bu yüzden üçüncü çeyreğin büyüme verilerinin kalıcı olmayacağını, devamının gelmeyeceğini söyleyebiliriz.
Zaten öncü göstergeler 2016 dördüncü çeyreğinin yeniden pozitif büyüme rakamına geçeceğini gösteriyor.
Büyüme rakamlarının detaylarına bakalım, ardından faiz, kur ve borsa dengelerine etkilerini değerlendirelim...

İÇ TALEP DÜŞMÜŞ!

Yüzde 4,5 her iki çeyrekte yakalanan büyümenin yerini üçüncü çeyrekte yüzde 1,8 küçülme aldı. Ne yazık ki 7 yıldır süren büyüme serisi bu küçülme ile sekteye uğramış oldu. Harcamalar yaklaşımıyla değerlendirdiğimizde ilginç bir sonuçla karşılaşıyoruz; özel kesim hem hane halkı hem de şirketler bazında tüketim ve yatırımlarını aşağı çekmişler, buna karşın kamu kesimi harcamalarını geçen yılın eş dönemine göre yüzde 23,8 gibi oldukça yüksek oranda artırmış.
Bir yerde kamunun yaptığı talep küçülme rakamının daha da yükselmesini engellemiş.
Kamu harcamaları dışarıda tutulduğunda iç talebin daraldığı net bir şekilde görülüyor. Dış talepte uzun süredir olduğu gibi katkı yapamamış büyümeye...
Mal ve hizmet ihracatı yüzde 7,7 aşağı gelirken ithalat yüzde 4,3 yukarı gitmiş.
Yatırımları gösteren "gayrisafi sabit sermaye oluşumu" da yüzde 0,6 düşmüş.
Açık bir ifade ile özel kesim yatırım harcamalarını azaltmış ya da ötelemişler. Belirsizlik ve risk algısını yüksek tuttuğunda beklemede kalmayı tercih ediyor üreticiler.
Bu veri aynı zamanda ileriye yönelik büyümenin potansiyelini de gösteriyor.

HİZMET VE TARIM

Sektörel açıdan değerlendirirsek...
Turizmin de dahil olduğu hizmet en fazla daralan sektör olmuş üçüncü çeyrekte yüzde 8,4 ile... Tarım yüzde 7 ile ikinci sırada... Üretim yani imalatta yüzde 3,2 oranında küçülmüş, aynı şekilde pek alışık olmadığımız finans ve sigorta sektörü de üçüncü çeyrekte küçülenler listesine dahil olmuş.
Gelelim etkilerine...
Küçülme sonucu hem yerli hem de yabancı sermayenin belirsizlik ve buna bağlı olarak risk algısı doğal olarak yükselecek.
Bunun sonucunda hisse senetleri ve tahvil piyasası olumsuz etkilenecek. Hisse senedi yatırımcıları en fazla bekle gör politikasına geçebilirler ya da satışlar ile olası zararlarını sınırlamaya çalışabilirler. Sonuçta borsa çok az düşerken, tahvil faiz oranları yine çok az yükselebilir. Hisse senedi ve tahvil pozisyonundan çıkan yabancı yatırımcı dövize dönerse kurlarda hafif baskı altına girebilir.
Ancak yazımında başında vurguladığım gibi büyümenin öncü göstergelerinin çoğunun son çeyrekte yeniden büyüme tarafına geçeceğimizi gösteriyor.
Dolayısıyla kısaca özetlediğim piyasa tepkisi uzun süreli olmayacak. Piyasaları asıl etkileyecek faktörler FED'in bu haftaki toplantısı, AB'nin müzakerelerle ilgili vereceği karar ve iç siyasi gelişmeler olacak.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA