• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
İstihdamda Kasım verileri CAHİT SÖNMEZ

İstihdamda Kasım verileri

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 12.02.2021, 00:00

Gecikmeli gelen işgücü verileri dün Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlandı. Kasım ayında beklendiği gibi işsizlik oranı hafif yükselmiş. İşgücü piyasasına yönelik verilerin işsizlik tarafı ne kadar dikkat çekiciyse en az o kadar istihdam tarafı da ilginç detaylar içeriyor.
Kasım ayında işsizlik oranı yüzde 12,9 seviyesinde gerçekleşmiş. Yani işgücü nüfusu içinde çalışmak isteyip de iş bulamayanlar yüzde 12,9'a yükselmiş. Çalışmada metodoloji ile her fırsatta şu hatırlatmayı yapmaya çalışıyorum. İşgücü 15 üstü ve çalışmak isteyenlerin toplamından oluşuyor.
Duruma göre TÜİK üstte yaş sınırını 64'e çekiyor. İşgücü nüfusunun ne kadarı istihdam ediliyorsa kalan nüfus işsiz olarak alınıyor ve işgücü sayısına oranlandığında ise işsizlik oranı ortaya çıkıyor. Dolayısıyla yaş olarak işgücü nüfusu içinde olmasına rağmen çalışmak istemeyenler hesaplamalara dahil edilmiyor. Yani işgücüne katılım oranı açıklanan rakamın düzeyinde önemli rol oynuyor. Basit bir örnekle konuyu daha anlaşılır hale getirelim.
50 milyon işgücüne sahip bir ülkede işgücüne katılım yüzde 50 ve istihdam edilenler 20 milyon ise işsizler sadece 5 milyon kişi olarak kabul ediliyor.
Oysa işgücüne katılım yüzde 60 olsaydı işgücü nüfusu 30 milyona ve işsizler de 10 milyon kişiye çıkacaktı.

KATILIMDA HAFİF GERİLEME
Bir süredir işgücü verilerinin analizi rasyonel yapılamıyor. Malum pandemi çerçevesinde alınan önlemler gerek işgücüne katılımı gerekse istihdam ediliyor gibi varsayılanları etkiliyor.
Kasım ayı verilerine göre işgücüne katılım oranı yüzde 49,3 düzeyinde kalmış. Ücretsiz izin verilenler olduğu gibi iş sözleşmesinin feshinin yasaklanması da işgücü piyasasının sağlıklı analizini engelliyor.
Pandemi gibi geçici faktörün yanı sıra emek piyasasını etkileyen bir sorun daha var ki son 3 yıldır kendisini hissettiriyor. Türkiye ekonomisinin son üç yıldır kümülatif büyüme hızı yüzde 1,2'ler düzeyinde seyrediyor. Büyüme hızı potansiyel hızın altında kaldığı için iş arayanlar umutlarını kaybettiler ve metodolojik açıdan işgücü piyasasından ayrıldılar. Büyüme hızının potansiyel büyüme hızının altında kalmasının diğer olumsuz etkisi de toplam çalışma saatlerinin azalması yönünde oluyor.
Çalışılan saat süresi yaklaşık yüzde 29 oranında azalmış.
FED ilgi çeken bir deyim kullanmıştı para politikalarında göz önünde bulundurduğu işsizlik oranı ile ilgili;
"İşsizlik oranının düşüklüğünden öte emek piyasasının kalitesini dikkate alacağız." Açık bir ifadeyle yaratılan istihdamın ekonomiye yapacağı katkının ölçümleneceği vurgulanmıştı. İşgücünün harcanabilir geliri tüketim ve tasarruf toplamından oluşuyor. Eğer harcanabilir gelir yetersiz düzeyde kalırsa iç talep dolayısıyla büyüme hızı ve aynı zamanda tasarruflar zayıf kalıyor. Tasarrufların zayıflığı da cari açığın artmasına neden olabiliyor.

SIKILAŞTIRMA SÜRDÜĞÜ İÇİN
Kasım ayında geçen yılın eş dönemine göre istihdam edilenlerde 1 milyon 406 bin azalma gerçekleşmiş. En fazla kayıp tarım ve hizmet sektöründe olmuş. Buna karşın sanayi kesiminde 83 bin yeni istihdam yapılmış. Kasım ayı itibarıyla Merkez Bankası belirgin bir şekilde sıkılaştırmaya gittiğinden yani fiyat istikrarı amacıyla iç talebi baskılamaya çalıştığından yeni gelecek veriler büyüme hızının gerilemesiyle biraz daha yükselecektir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA