İlginç verilere rastladım, Antalya'da yapılan 'Ulusal Nefroloji, Hipertansiyon, Diyaliz ve Transplantasyon Kongresi sonuçlarına bakınca...
►'Aktar ürünlerine dikkat, kafaya göre alınan her ürün ciddi risk taşıyor'. Alışveriş yaptığım aktar beyefendiyi doktor yerine koymuşluğum var; daha geçenlerde iki koca poşet dolusu bitki aldım. Altın otu, kuşburnu ve ıhlamur.
►'Tropikal meyveler alerji yapabilir, böbreği yorabilir'. Doktorlar alışkın olmadığımız meyveleri yemenin sıkıntı yaratabileceğini söylüyor. Masamda, beni zayıflatacağını umduğum ve yenmeyi bekleyen koca bir paket 'goji beri' var. Ne yapsam bilemedim!
►'Kaya tuzu da aynı, deniz tuzu da'. Sofra tuzunu zararlı zannedip, deniz tuzu alanlardan mısınız? Ben öyleyim. Tuzun fazlası zarar. Deniz tuzu zararsız diye abartmayın sakın.
►'Çorba ve yoğurtla da sıvı almış oluyoruz'. Bazı günler, "Aman su içmedim hiç" diye dertlenirim ama bakın doktorlar ne diyor, "Yaz veya kış, tüm sıvı için 2 ya da 2 buçuk litre denilebilir". Elinde şişeyle ömür geçiren arkadaşlarım var, kusana kadar içiyorlar.
►'Türkiye'de ölüm oranı aylık geliri 1000 TL'nin altında olan kişilerde oldukça yüksek'. Çok fena, bu şartlar değişmeli artık.
►'Beklenildiği gibi yaş ilerledikçe ölüm riski belirgin olarak artıyor'. Bu maddeye diyecek sözüm yok. Doğruya doğru! Dünya standartlarıyla örtüşen tek madde bu galiba.
►'Erkeklerde ölüm riski kadınlardan 2.4 kat daha yüksek'. Kadın olmanın en iyi avantajı bu olabilir mi? Tabii kadın, eski kocasından, töre diye yutturulan saçmalıktan yakayı sıyırırsa.
►'Kırsal kesimde yaşayanlarda ölüm riski kentlerde yaşayanlardan 2.8 kat daha yüksek'. İşi gücü bırakıp Ege'ye yerleşmeyelim mi yani, bir balıkçı kasabasında minik bir dükkan açmayalım mı? Ömrümüz uzasın derken, sonumuzu mu yaklaştırıyoruz hocam.
►'Coğrafi bölgeler arasında en yüksek ölüm oranı Güneydoğu Anadolu'da, en düşük ölüm oranı ise Marmara Bölgesi'nde'. Çok acı değil mi? Hayran olduğum Güneydoğu'da şartlar hala kötü maalesef, bebek ölümleri de çok yüksek.
►'Ölüm riski eğitim düzeyi ile anlamlı olarak ilişkili. Yüksekokul ve lise mezunlarında yüzde 0.5 olan ölüm oranı, okur-yazar olmayanlarda yüzde 6.5'e yükseliyor'. Yaşasın üniversite...
►'Düzenli egzersiz yapanlarda ve balık tüketenlerde ölüm oranı anlamlı olarak düşük'. Buna hiç inanmıyorum, doktorlarla da tartışırım.
►'Obezlerde ölüm riskinde artış yok'. Ne diye diyete başladım ben; ay sinir oldum bu maddeye. Zayıf ve 'fit' olduğu için kendisiyle gurur duyan ve ağzına iki cevizden başkasını atmayanlar ne zaman 160 yaşına kadar yaşayacaklar, ben de o zaman sıfır beden olmaya karar vereceğim. Budur...
Ne, ne dedin sen?
►Oyuncu Ayça Erturan, "Tipik Türk kızıyım ben. Hamur açar, mantı yapar, dolma sararım. Çok güzel misafir ağırlarım" demiş. Ben hangi coğrafyaya uygunum acaba? Hiçbirini yapamam ama çok güzel yerim.
►'Kısmetse Olur', Kanal D'nin yeni fenomeni. Aşk, nefret, entrika, tartışma, gerginlik, yüksek tansiyon; hepsi mevcut. Şöyle dedi bir yarışmacı: "Algıda seçicilik yapma". Neymiş öğrenmenin yaşı yokmuş, bu cümleyi de duydum ya, daha ne isterim?
