Bir efsane ile birlikteydim iki gün önce; Muazzez İlmiye Çığ. 101 yaşındaki Sümerolog Çığ ile Mersin'de buluştuk. Özel bir sebeple bir araya geldik, hayatımda yaptığım en keyifli sohbetti diyebilirim. Saatlerce konuştuk ve inanın daha saatlerce ve hatta günlerce konuşmak, yanından ayrılmak istemeyeceğiniz bir kadın. Güzel ve bakımlı bir kadın; nefis çiçekli bir hırka/kazak ve siyah pantolon giymişti. Neden sonra bir ara "A, ruj sürmeyi unutmuşum" deyiverdi. Aklınıza gelecek her şeyi konuştuk ama sizinle paylaşmak istediğim, dizilere olan tutkusu ve gençlik sırları olacak.
DİZİLERİ ÇOK SEVİYORUM
Muazzez Hoca, 'Karagül' ve 'Paramparça' izliyor. Senaristlerin çok güzel iş çıkardığını, yönetmenlerimizin dünya çapında olduğunu ve özellikle karakter oyuncularını çok başarılı bulduğunu söyledi. Televizyon izlemeyi çok seviyor, haberleri takip ediyor, sonra da bembeyaz L koltuğun köşesindeki yerine oturup dizilerine bakıyor.
'Muhteşem Yüzyıl-Kösem'i hiç beğenmemiş. "Bana inandırıcı gelmedi, vasat buldum" dedi.
101 yaşında bir kadınla, hayranlıkla baktığım, ilgiyle ve merakla dinlediğim bir kadınla sohbet ettim, ne büyük mutluluktu. 20 Haziran 1914'te doğmuş, bir Kandil günü. Son derece iyimser ve pozitif bir insan, sağlığını ve zindeliğini buna bağlıyor. "Herkesin, her zaman iyiliğini istedim, hiç kötü ve negatif düşünmedim" diyor. Öyle ya, acaba nasıl oluyor da bu kadar dinç ve sıhhatli; dayanamayıp bir ara soruyorum "Hocam acaba ne yiyor ne içiyorsunuz, ilaç alıyor musunuz. Ben ciddi bir unutkanlık sorunu yaşıyorum da..." Kızıyor bana,
"Bir defa unutkanım deyip durma, bilinçaltına etki ediyorsun. Ben ne yedimse kararında yedim, ayrıca eskiden çok yürürdüm. Sırrım falan yok." Fakat ne yapıp edip kullandığı bir ilacı öğrendim, ilaç değil, daha doğrusu bir gıda takviyesi. Hocamız Ginko Biloba kullanıyormuş.
KADINLAR MEMLEKETE SAHİP ÇIKSIN
Özellikle üzerinde durduğu konu; kötü düşünmemek, stres yapmamak, her şeyi oluruna bırakmak. Ülkemizi o kadar çok seviyor ki, söz bir ara dönüp dolaşıp Güneydoğu'da yaşananlara, teröre geliyor. O güzel gözlerinden yaşlar süzüldüğü için konuyu değiştiriyorum.
"Bir tanecik memleketimiz var, ne olur kadınlar özellikle sahip çıksın" diyor.
Gençleri seviyor, onlara çok güveniyor. Aldığı her nefesten bir ders çıkarmak lazım, öpüp sarılmaya doyamıyorum. "Benden başka gazetecileri sevmeyin sakın, en çok beni sevin" diyorum. Öyle tatlı bir kahkaha atıyor ki anlatamam, "A, bak beni kıskanıyor" diyor. Veda ederken gözyaşlarımı tutamıyorum. İyi ki varsınız hocam...
Not: Bugün Hristiyanların Noel'i, kutlu olsun. Hocamıza göre Noel de çam ağacı süslemek de Sümer adeti.
