Türkiye, 24 Haziran'da yapılacak seçimler öncesi büyük bir saldırı altında. 'Cumhurbaşkanı Erdoğansız' bir Türkiye hayali kuran küresel güçler, bir yandan muhalefete sözde bir ittifak kurdururken diğer yandan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarını üzerimize saldı.
Bugüne kadar Erdoğan ve millet arasındaki bağı koparamayan kirli odaklar, şimdi ellerinde kalan son koz olan "kur" silahını çekti. Kredi derecelendirme kuruluşları, spekülatif değerlendirmeler yaparak dolar kurunu yukarı taşımaya çalışıyor. Erdoğan ve Türkiye ekonomisini karalamak için ellerinden geleni yapıyorlar.
ATEŞ EDİYORLAR
Erken seçimin ilk dillendirilmeye başladığı Mart ayı başlarında harekete geçen kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, Türkiye'nin kredi notunu "Ba1"den "Ba2"ye, yani 'yatırım yapılabilir' seviyenin iki not altına çekti. Ardından erken seçim kararı alındı ve tarih olarak 24 Haziran belirlendi.
Daha önce Türkiye değerlendirmesini Ağustos ayında yapmayı planlayan bir diğer küresel tetikçi Standard&Poor's da hemen ateş etmeye başladı. Değerlendirmesini seçim sonuçlarını etkilemek için erkene alan S&P'da Türkiye'nin yabancı para cinsinden kredi notunu "BB"den "BB"ye düşürdü. Kredi notunun düşürülmesiyle ilgili olarak, elle tutulur veriler paylaşamayan kuruluş, kur ateşini körüklemek için de açıklamalarıyla nokta atışlar yaptı.
Türkiye'nin makro ekonomik dengesizliklerinin arttığını, enflasyon görünümünün bozulduğunu öne sürdü.
FİTCH'LİK YAPTI
Dün ise, silahı çeken bir diğer tetikçi Fitch oldu. Türkiye ekonomisini değerlendiren ve küstah ifadeler içeren bir açıklama yapan Fitch, "Söylemler riskleri artırıyor.
Para politikası siyasi sınırlamalara maruz kalıyor. Para politikası bağımsızlığı kredi notunu baskılıyor" iddialarında bulundu.
Fitch'in ardından yine aynı lobinin başka bir ayağı olan Citigroup'tan analist Simon Nellis tarafından yazılan raporda, beş Türk bankada hedef fiyatı düşürüldü. Tehdit gibi kaleme alınan raporda "Türk bankalar cazip alım fırsatı veriyor. Ancak ödleklere uygun değil" yorumu yapıldı. Bu açıklamalar sonrasında kurdaki yükseliş hızlandı.
Dolar 4.66 seviyesini de gördü.
15 TEMMUZ GİBİ
Bu açıklamaların seçim öncesi ard arda gelmesinin tesadüf olduğunu söyleyerek kimse bu milletin aklıyla alay etmesin.
Herşey apaçık ortada. Millet de oynanan oyunun farkında. Kurların bu kadar yükselmesine gerekçe olacak hiçbir olumsuzluk olmadığı, amacın kurları yükselterek milletin oy tercihlerini değiştirme olduğunu aklı selim ve vicdan sahibi herkes görüyor.
O yüzden bu oyun da tutmayacak.
Türkiye'yi ele geçirmek isteyen güçler nasıl 15 Temmuz darbe girişimiyle büyük bir hüsrana uğradıysalar, millet tarafından yine yerle bir edilecekler. Son oyununuzu da bozacağız, bunu böyle bilin.