Bugün manşetimizde yine çarpıcı bir haber var. Yerel seçimler öncesinde Ege'de CHP'li birçok belediyeye art arda hacizler geliyor. Bazı belediyelerin ana hizmet binalarına bile haciz işlemi uygulanıyor.
Bu belediyelerin bazıları çalışanına aylardır düzenli maaş bile ödeyemiyor.
Ayrıca belediye başkanları, gelen bu hacizlerle ilgili refleks gibi geliştirilmiş cevaplar vererek göz boyamaya çalışıyor.
Belediyesine haciz getirten başkanlar bunun hesabını verecekleri yerde hemen ya "CHP'li belediye olduğumuz için bizimle özellikle uğraşıyorlar" diyorlar ya da belediyelerin gelir kaynaklarının kısıtlı olduğu tüm belediyelerin kendileri gibi sıkıntıda olduğu iddiasını ileri sürüyorlar.
GEÇİN BU MAZERETLERİ
Bu Başkanlara buradan sesleniyorum...
Beyler! Geçin bunları...
Siz önce görev süresince yaptığınız yanlış işlerin hesabını verin. Siz önce tekrar tekrar yaptığınız kaldırımları, yandaşları doldurarak şişirdiğiniz kadrolar gibi mantıksız harcamalarınızın hesabını verin.
Tamam ilçe belediyelerin gelir kaynakları belki düşük olabilir ama neden bütün belediyeler hacizlik olmuyor da sizin yönettiğiniz belediye oluyor? Demek ki, o belediyelerin başkanları koşullar ne olursa olsun belediyeyi bu duruma düşürmeyecek adımları atıyorlar. Bu yüzden siz diğer başkanlar gibi doğru adımları neden atmadığınızı anlatın?
Bir de CHP'li belediye olduğunuz için neden özellikle sizinle uğraşılsın?
Neden tüm CHP'li belediyelere böyle hacizler gelmiyor da size geliyor?
Beyler!
Şimdi önümüzde bir seçim var. Siz daha belediye gemisini sağ salim kıyıya ulaştırmayı başaramamışsınız, belediye mallarınıza haciz getirtmişsiniz, bazılarınızın hizmet binasına, makam koltuğuna bile haciz gelmiş durumda. Hal böyleyken ne yüzle halktan bir daha oy isteyeceksiniz?
BEYLİK LAFLARI BIRAKIN!
Burada Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay'a da ayrı bir paragraf açmak istiyorum. Atabay, geçtiğimiz günlerde yeniden göreve talip olduğunu açıklarken "Her yerde olduğu gibi Didim'de de keneler var. Ne yapar kene kan emer, benim davam bunlarla; ben Didim'in kanını emdirmeyeceğim" demiş...
Breh breh...!
Yahu Başkan...
Yaşanan haciz skandallarıyla tüm Türkiye'nin diline düştün. Sizin hacizden kaçırdığınız iddia edilen makam aracınızın bulunması için alacaklı firma tarafından 10 bin lira ödül konulduğu bile açıklandı. Makam odanızın bulunduğu belediye binasına haciz kondu. Belediyenizin borcu yüzünden CHP Genel Merkezi'ne bile haciz ihbarnamesi gitti. Böyle beylik laflarla ahkam keseceğinize önce belediyenizi doğru düzgün yönetseniz de Türkiye turizminin yıldız ilçelerinden biri olan Didim'e bunları yaşatmasanız daha iyi olmaz mı?
AZİZ BAŞKAN! SÜKUT İKRARDAN GELİR
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde milyonlarca lira değerindeki 33 tablonun kayıp olduğunun ortaya çıkmasının ardından İzmir'i Sevenler Platformu Başkanı Sancar Maruflu, ortaya önemli bir iddia attı.
Maruflu, bu tabloların yanısıra kent tarihine damga vurmuş belediye başkanı, sanatçı ve sporcuların Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi'ne bağışlanan birçok değerli eşya, belge, fotoğraf ve materyallerinin kayıp olduğunu öne sürdü. Maruflu, "Sorduğumuzda 'elimizde duruyor' diyorlar ama çıkarıp göstermiyorlar. Elinizdeyse çıkarın gösterin kardeşim" diyerek de rest çekti. Biz de Başkan Aziz Kocaoğlu'na bu iddiaların doğru olup olmadığını bu köşeden sorduk. Ancak, Başkan Kocaoğlu kaç gündür tek kelime bile açıklama yapamadı.
Sayın Başkan!
"Sükut ikrardan gelir" şeklindeki atasözünü biliyorsunuz değil mi?