Mahkum dizisindeki Yesari evi, Kızılcık Şerbetindeki Ünal aile evidir.
. Mahkum, Sandık Kokusu ve Kızılcık Şerbeti dizilerinde fettan, kötü kadını oynayan oyuncu hep Ece İrtem'dir. O hep kötüdür de her dizide rolü büyümüştür. Allah kötü şansı versin.
. Eşref Rüya isimli dizinin bir sahnesinde Eşref karakteri, kötülerle silahlı çatışmaya girer. Bu sırada ilginç bir koreografi sergiler. Bir eliyle karakteri döverken diğer elindeki silahla bir başka hasmını vurur. Bu stilize silahlı bale gösterisine sinemada 'GUNFU' adı verilir. İngilizce silah anlamına gelen 'gun' ve Kungfu'nun 'Fu' hecesini birleştirilerek üretilen bu kavram ilk kez John Wick filmlerinde bulunmuş, uygulanmış ve yaygınlaşmıştır.
İNSANLARI UYARMAK IÇIN
. Mahkum dizisinin bir sahnesinde firari kaçaklar bir polisin evine kamyon satın almaya giderler. Polis onları tanımadıysa da geri plandaki felçli nine haberlerde onları görüp tanır. Konuşamadığı için eline plastik bir ördek verilmiştir ve kadıncağız evdekileri ördeği öttürerek çağırmaktadır. Bu sahnede de kadın sürekli ses çıkararak evdekileri uyarmaya çalışır. Son derece gerilimli ve komik bu sahnenin fikri ise Better Call Saul isimli diziden alınmıştır belli ki. Bu dizide de felçli bir mafya patronu vardır ve onun tekerlekli iskemlesine bir zil monte edilmiştir. O da bu zile basar durur insanları uyarmak için.
. Kızılcık Şerbeti dizisi, seküler bir aile ile mütedeyyin bir ailenin çocuklarının aşkını merkezine alır. Dizinin gerilim unsuru, bu iki farklı dünya görüşünün arada bir tatlı tatlı çatışmasından oluşur. Burada senarist, isim seçerken belli şifreler kullanmışa benzer. Seküler ailenin kadınlarının isimlerine bir bakalım: Büyük kızın adı Kıvılcım'dır. Daha küçüğü ise Alev. Doğum sıralarına göre okuduğumuzda ise kıvılcım, aleve dönüşür. Yani önce kıvılcım vardır, sonra alev. En küçük kızın adı Çimen'dir. Genellikle isimlerin doğadan ve elementlerden geldiğini görüyoruz. Yani Şaman kültürüne bir gönderme vardır. Büyükannenin ismine ne demeli? Sönmez. Nadir görülen bu ismi hem ateşle bağlantılandırabiliriz hem de İstiklal Marşı ile...
SIFFİN SAVAŞI
. Sıffin Savaşı, Râşid halifelerin dördüncüsü olan Hz. Ali (r.a.) ile, onun halifeliğini kabul etmeyen Şam valisi Hz. Muaviye bin Ebu Süfyan (r.a.) arasında çıktı. Savaş, 657 yılında, Fırat havzasında bulunan Rakka'nın doğusundaki Sıffın denilen yerde yapıldı ve bu savaşta bir çok Müslüman şehit oldu. Hz. Ali'nin şiddetli bir taarruzu ile Şam ordusu dağılma noktasına geldi. Savaş kazanılmak üzereydi ki, Hz. Amr bin el-Âs (r.a.), Şamlı askerlere "Her kimin yanında Mushaf varsa onu mızrağının ucuna takarak yukarı kaldırsın." dedi. Bu emri yerine getiren askerler Hz. Ali (r.a.) tarafına, "Aramızda Allah'ın kitabı hakem olsun." diye seslendiler. Hz. Amr bin el-Âs'ın tedbiri etkisini göstermiş, Iraklı askerler; "Allah'ın kitabına yapılan çağrıya icabet edelim." demeye başlamışlardı. Hz. Ali (r.a.) bunun bir savaş hilesi olduğunu askerlerine anlatmaya çalıştıysa da başarılı olamadı. Nasıl ki Hz.
Ali taraftarları arasında Kur'an bir dokunulmaz olduğu için geri adım atılmışsa bu savaş hilesinin bir benzeri de Eşref Rüya dizisinde tekrarlanır.
Eşref ve Kadir isimli kabadayılar, Öksüzler isimli grubun liderliği için rekabet halindedir. Kadir, hile ile grupta darbe yapar. Bunu anlayan Eşref, adamlarıyla mekanı basar. Bu durumu öngörmüş olan Kadir, bu oluşumun bir anlamda 'kutsalı', tek değer yargısı olan öksüz çocukları yanına alarak Eşref ve adamlarını geri püskürtmeyi başarır.