• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Sen kalplerimizde ölümsüz, biz hep “genç” kalacağız... NİL KUYUMCU

Sen kalplerimizde ölümsüz, biz hep “genç” kalacağız...

nil.kuyumcu@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 19.05.2018, 00:00

Bazen, bazı şeyler anlamak için, üzerinden zaman geçmesi gerekir...
Çocukluğunuzun 23 Nisan bayramını...
İlk gençlik yıllarının 19 Mayıs'ını hatırlayın... Bayramdılar işte...
Süsleyip, püsleyip gösterilere çıkarırdılar 23 Nisan'da... Şiirler okurduk... Şarkılar söylerdik... 19 Mayıs törenlerinin en keyifli yanı ise, o dans gösterileri ve geçit törenleriydi...
Hep birlikte gösteriler yapar, marşlarla ortalığı inletirdik...
Bayram sevinci sarardı içimizi...
Okuldaki tarih kitaplarında da üstünkörü bilgiler veriyorlardı işte...
Sahi ne yapmıştı Atatürk!
Vatanı kurtarmak için, "Bandırma Vapuru"yla yola çıkmıştı değil mi?
Ne kolaydı küçükken bunu ezberlemek!
Vapura atlamış, oradan Samsun'a ayak basmıştı! Deniz biraz dalgalı olsa, Pasaport- Karşıyaka vapuruna binmeyen biz; o yolculuğu anlatıyor, "Bizim için vatanı kurtardı" diye afilli bir cümleyle yazıları tamamlıyor sınıfları geçiyorduk... Ve yıllar akıp gitti...
"19 Mayıs... Mayıs'ın 19'u" diye, vurucu bir ses tonuyla başlayan belgesellerin anlamları değişmeye başladı...
Neredeyse "doğuştan içimize işlenen" Atatürk sevgisi başka bir kimliğe büründü...
Sevgi, müthiş bir hayranlığa dönüştü...
Sahi ne yapmıştı Atatürk!
Kolay mıydı öyle bir vapura atlamak!
Bir yangın yerinden çıkıp, bir başka yangının ortasına "tek başına" gitmek...
O sırada "Atatürk" değilsin ki!
Yok daha öyle arkanda bir Türk milleti!
Nasıl güvendin o kadar kendine? Nasıl yaptın? O cesareti nereden buldun? Sahiden, muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcut muydu, yoksa o kanın akışını ilk sen mi değiştirdin?
Büyümeye devam ettik ve bu kez o Bandırma Vapuru'nda hayal ettik kendimizi...
Bir yangın yerine biz de ayak bastık...
Etrafı o güçlü mavi gözlerle birlikte taradık...Kim yanımızda, kim değil... Kime güveneceğiz... İlk kurşunu nerede sıkacak, ilk orduyu kimlerle kuracak, ilk planı nerede çizecek, düşmanı ilk nerede yok edeceğiz diye düşündük... Gizli karargahlarda, karartma gecelerinde gezindik... Sonra kulaklarımızın içinden vızır vızır mermi sesleri geçmeye başladı... Dibimizde toplar patladı... Keskin bir barut kokusu ciğerlerimizi yaktı... Galiba, arada bazılarımız şehit oldu! Ya da şehit olduğumuzu hayal ettik, bilmiyorum! Çünkü ders kitaplarımızın beyaz sayfalarının arasında, daha önce görmediğimiz şehit kanlarını fark ettik!
Büyümek, hiç bu kadar zor, hiç bu kadar gururlu, hiç bu kadar minnet dolu, hiç bu kadar sevgiyle olmamıştı...
19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı... "Gençlik" derken 18-20 yaş arasını kastetmedi o büyük lider!
"Genç fikirli demek, doğruyu gören ve anlayan gerçek fikirli demektir" sözüyle, "Beyinleriniz genç olsun" demeye çalıştı...
"Zamana uyun küçük hanımlar, küçük beyler" dedi... "Genç" kalmanın çağı yakalamak olduğunu bize anlattı...
Büyüyoruz Atam...
Seni her yıl biraz daha anlayarak büyüyoruz...
Ama emanetine "en genç" fikirlerimizle sahip çıkıyoruz... Sözlerini unutmamız zaten mümkün değil...
"Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir" demiştin...
Sen bizim kalplerimizde ölümsüz, biz de hep "genç" kalacağız merak etme!
Bayramımız kutlu olsun...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA