• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ŞEBNEM BURSALI

Liman için geç olmadan

sebnem.bursali@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 27.11.2009, 00:00
Ben "namus meselesi" demiştim, denizciliğin duayeni Bay Arkas "milli dava" dedi. Limanın özelleştirilme sürecinden söz ediyorum. İhleyi kazanan konsorsiyumun en büyük "kaynağı" Deutsche Bank'ın çekilmesiyle "çıkmaza" girdiği sinyalleri veren ihalenin, iptali bile konuşulur olunca, yeni formül arayışları baş göstermişti. Türkiye'nin en büyük işadamı örgütü TOBB da, bu süreçte en güçlü aktör olarak devreye girmişti. İlk olarak yine bu köşeden duyduğunuz bu girişimin muhatabı olarak TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Yeni Asır aracılığıyla kamuoyunu bilgilendirmeyi tercih etmişti. Projeye soğuk bakmadığını, ancak her zamanki "Kayserili temkiniyle" enine-boyuna iyice araştırıp, fizibilite çalışmalarını inceledikten sonra kesin kararlaranı vereceklerini söylemişti. Hatta, iki hafta önceki kısa İzmir ziyaretinde bir rapor sunulmuştu. Bu ziyaret sonrasında Başkanla konuşmamızda, kararını bir hafta içinde vereceğini söylemişti. Ancak, hem kendi yoğun programı hem de konunun son derece teknik olması, bu sözünü tutmasına engel oldu. İyi de oldu aslında. İki gün önceki görüşmemizde, İzmir'e ve Egelilere iletmemizi istediği bir mesajı vardı, "Raporu incelemesinin ve kararlarını vermesinin Bayram sonrasına kaldığını" söyledi.
Başkanı tanıyanlar iyi bilir, bu sözleri konuyu ne kadar ciddiye aldığını gösteriyor. Önce kendisi, sonra da kurmaylarıyla raporu ve teklifi değerlendirecek. Daha sonra yönetimde konuyu netleştirecek. Bu kadar hassas bir süreçte, olumlu ya da olumsuz bir anlama çekilmesini istemediğinden yorum yapmaktan kaçınıyor. Ancak, TOBB olarak İzmir'e ve Ege ile ilgili projelere her zaman sıcak baktıklarını da ekliyor.
Daha önceki yazılarımızda, Alsancak Limanı'nın, denizciliğin duayeni Arkas olmadan eksik kalacağını söylemiş ve Bay Arkas ile görüşmüştük. Bay Arkas'ın, "Bu iş bizim milli davamız. Gelinen nokta, sürecin tıkandığını gösteriyor. İhalenin sıfırdan yenilenmesi süreci, yıllarca daha uzatacak. Ancak, TOBB gibi bir şahsın değil, milyonlarla ifade olunan kişinin üyesi olduğu bir kuruluşun şemsiyesi altında bu sürecin ele alınması çok doğru. Bize düşen de, TOBB'a yardımcı olmaktır" sözleri ve herkesi, elini taşın altına koyması gerektiği yönündeki çağrısı son derece anlamlıydı.

SÖZÜM, KENTİN SAHİPLERİNE
Peki, bundan sonra ne olacak veya ne olmalı? Bundan sonraki sözlerim herkese. TOBB üzerine düşeni yapıyor ama onun yalnız olmadığını, herkesin bu çorbada tuzunun olacağı garantisini vermemiz lazım. Bu da nasıl olur? Daha da önemlisi kimlerle olur? Hemen söyleyeyim: Bu kentin sahibi konumundaki Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, denizcilik dediğiniz zaman tartışmasız olması gereken tek isim Bay Arkas, İzmir ile ilgili her projede olan ve olması gereken İTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş ile Hisarcıklıoğlu'nun Yönetim Kurulu üyesi ve EBSO Başkanı Ender Yorgancılar... Ve, tüm bu isimlere, İzmir adına önderlik yapacak olan sayın Vali Cahit Kıraç...
Biliyorum, mali olarak kolay bir yük değil ama başta Belediye'ye söylemek istiyorum. "Bu para çok yüksek" diyenler; Belediye demek kamu demek. Bu limandan 100 binden fazla insan ekmek yiyor. Ve, İzmir'in olduğu gibi bölgenin de bir anlamda geleceği ve açılımı da bu limandan geçiyor. Herkes elini taşın altına koymalı ve daha fazla vakit kaybetmeden adımı atmalı. Bayramdan hemen sonra, bu beşli bir araya gelerek önce "İzmir adına karar vermeli" ardından da, atlayıp Ankara'ya gitmeli. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu'nun kapısını çalıp, masaya oturmalı. Yoksa, bir büyük fırsat daha kaçar ve İzmir'in o "makus talihi" denilen şey yine nükseder...

Yeni Asır farkı ve bayram

Bayramlar hem hüzündür hem düğün. Kayıpları hatırlar üzülürsünüz ama aileniz ve sevdiklerinizle bir olur, gülersiniz. İzmir, Ege ve tüm Müslüman aleminin Kurban Bayramı'nı kutluyoruz Yeni Asır ailesi olarak. Biz bu bayrama, çok keyifli girdik. Özellikle son 15 gündür yaptığımız haberlerle sadece Ege basınına değil, ulusal basına da fark attık. Yeni Asır olmasaydı, metronun onuncu kez iptal olduğunu öğrenemeyecektiniz örneğin. Çiğli'deki olaylı Belediye Meclisi seçimlerinde en detaylı en gizli bilgiler, Yeni Asır farkıyla ortaya çıktı. Etin kilosunun 30 liraları bulduğu bir ortamda, 1 liraya döner-ekmek satanların, halk sağlığını ciddi oranda tehdit edecek etler kullandığına dikkat çekmemizin ardından, başka gazetelerin de bizi takip ederek aynı sorunu gündeme getirmeleri. Tıp dünyasında dünyaca ünlü başarılara imza atmış bir profesörün, bir kadın meslektaşına tecavüzden 6 yıl hapis cezası alması ve bundan sonra artık doktorluk yapamayacağını da yine Yeni Asır'dan öğrendiniz. Bizleri bugünlere getiren öğretmenlerimiz arasında ayrıcalık yapılarak, dersane ve özel okullarda okuyan öğretmenlerimizin, şehir içi ulaşım indiriminden faydalanamadığı ve devlet okullarındaki öğretmenlerden ayrı tutulduğu da yine gazeteniz tarafından gündeme getirildi. Habercilik zor iştir. Bu hafta iki arkadaşım, Tolga Tekin ve Fatih Yapar, haber yaparken yaralandılar, tartaklandılar. Ama, o haldeyken bile ne makinalarını bıraktılar ne de haber yapmaktan vazgeçmediler. Onların nezdinde, tüm arkadaşlarımı kutluyorum. Haber merkezi, yazı işleri, idaresi, matbaası, reklam servisi, dağıtımıyla Yeni Asır ailesi olarak sizlere en doğru haberi, herkesten önce ve en güzel sayfalarda vermek için koşturuyoruz. Sizlerin güveni ve beğenisi bizim için her şeyden önemli. Canımızdan bile. Teşekkürler Ege...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA