Göztepe tribünleri takımlarına, Altay taraftarları yönetimine, Karşıyaka ve Fenerbahçe camiası ise hakeme isyan etti. Yine kazanamayan G.Saray ve Antalya'ya 5 atan Beşiktaş'ta ise savunmalara tepki vardı. Velhasıl tepkili 90 dakikalar bu hafta tavan yaptı
Destekle başlayan, tepkiyle biten, kartları arızalı, tribünü olaylı, savunma zaaflı, gol katkılı maçların çetelesini tutup, isyanlara kulak kabarttığımız üç günlük bir zaman dilimini geride bıraktık. Zlatan'ın halı sahada yeteneklerini göstermeye çalışan her ferdin denediği vuruşu gerçeğe dönüştürmesiyle fantastik gol meselesine nokta koyuşundan sonra ligimizde de benzer vuruşlar arasak da en fazla tartıştığımız yine ezberlediğimiz enstantaneler oldu. Hakkını yemeyelim Fernandes'in asisti ile Banahane'nin Emre Belözoğlu'nun bir zamanlar Mallorca'ya attığı golün benzerini atışı haftanın en güzel anları arasındaydı. Ama biz giriş cümlesini açarak yolumuza devam edelim. Cumartesi günü Göztepe ile pazar günü Altay'ın beraberlikleri kadar tribün yansımaları da hemen hemen aynıydı. Göztepe taraftarı Ş.Urfa galibiyetinin peşisıra takımı tribüne çağırıp desteklese de karşılaşma sonunda ise her maçın başlangıç skoru olan 0-0'ın ancak 1-1'e çevrilmesine isyan ettiler. Pazar günü de Alsancak tribünlerinin konukları değişse de giriş, gelişme ve sonuç kısmı farklı değildi. Siyah-beyazlılar, belki bu sefer zincir kırılır ümidiyle önce takımı bağrına bastı, sonra da klasik sonuç nedeniyle yönetime tepkisini koyup, darağacında astı. Ama onlar futbolcuları yanlarına çağırıp, "Tepkimiz başkasına, sizlere değil" diyerek isyanlarına parantez açtı.
Ve haftanın bir ortak tepkisi de hakem kararlarınaydı. Bu konuda liderliği ise Fırat Aydınus ele geçirdi. Kimine göre Caner "Ulan" dedi, kimi ise "külliyen yalan" dedi. Herkes suçu birbirinin üzerine attı, sonuçta bu karar ortalığı birbirine kattı. Gerçek şu ki Aydınus yarın Arsenal-Montpellier maçını yönetecek. Türkiye'deki kaderi tartışılan hocanın, Avrupa'daki yeri pek bir sağlam gözüküyor. Bir hakem tepkisi de Karşıyaka cepnesinden geldi. Tam lider olacak derken Kasımpaşalı Kalu Uche'nin soyadıyla ismini yer değiştirmiş olan adaşı Rizeli Uche Kalu beraberlik için elinden geleni yapıp eşitliği sağlayınca ortalık ayağa kalktı. Serkan Çınar'ın gol kararıyla bizin Görkem'in de (Türkyılmaz) dediği gibi 100. yılını kutlayan koca çınarın üzerine devrilen çınar ile Kaf-Kaf zirveden oldu.
Gelelim savunma zaafı kısmına. Kabul edelim ki Beşiktaş son iki haftadır hücum bölgesinde inanılmaz işler yapıyor. Ancak son iki haftanın en zevkli maçlarına imza atmaları sadece ileri uç elemanlarının formda oluşuyla alakalı değil. Defansta kocaman bir soru işareti duruyor. Ligin en az gol atan takımı Akhisar ile G.Saray'la birlikte ligin en çok gol atan ekibi olan Beşiktaş'ın puan durumunda Y yazan kısmındaki durumuna bakınca ne demek istediğimi anlayacaksınız. İkisinin de yediği gol sayısı 19. Biri gol sorunu olduğu için dipte diğeri ise etkili hücumcuları ile zirveyi zorluyor. Bu durum elbette G.Saray için de geçerli. Forvetler savunmanın zaaflarını örttüğü müddetçe sorun yok. Ama bocaladıkları zaman Karabük mağlubiyetleri gibi yenilgiler kaçınılmaz oluyor. Ve bu hafta Beşiktaş ile Akhisar kapışacak. Defansı problemli iki ekibin maçı için bir bahis oyunu terimi yorumu yapıp yazıyı bitirelim. ÜST olur. İyi haftalar.
