• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Ucuzdur vardır illeti, pahalıdır vardır hikmeti YUNUS KARAKAYA

Ucuzdur vardır illeti, pahalıdır vardır hikmeti

yunus.karakaya@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 15.09.2016, 00:00

Bir malın fiyatı niteliğine göredir. Bu sebeple ucuz şeylerin ucuzluğuna tamah etmemeli, pahalı şeylerin de pahalılığından korkmamalıdır.
Çünkü ucuz olan çürük, kötü ve dayanıksız olur çoklukla; pahalı olan da kaliteli, değerli ve sağlamdır.
Boşuna dememişler, "Ucuzdur vardır illeti, pahalıdır vardır hikmeti." Neyse biz esas konumuza gelelim.
Biliyorsunuz bayram sonrası okullar açılıyor ve 2016/2107 eğitim ve öğretim yılı açılıyor.
Çocuklarımızın doğru ve sağlıklı beslenmesi için okul yönetimleri kadar ailelere de büyük görev düşüyor.
Gerek devlet (Taşımalı Eğitim), gerekse özel okullarda yemek hizmeti ile ilgili tüm işler YÜKLENİCİ FİRMALARA ait olduğu için ilgili eğitimcilerin (Okul yöneticileri) haftalık yemek menüsünde taahhüt edilen yemeklerin belirtilen maddelerden yapılıp yapılmadığının kontrolünü yaparak verilen yemeklerde eksik maddeler olması, kalitesiz olması veya eksik yürütülen hizmetler olması halinde okul yöneticileri tarafından tutanak tutularak İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine bildirmeleri gerekmektedir.
Aksi takdirde yapılan denetlemelerde veya şikayetlerde okul yöneticilerinin de, yüklenici firmalar ile eş değerde yargılanmaları ve ceza almaları söz konusudur.
Mesela yüklenici firmaların bir kısmının okullarda etli türlü yemeği vermesi gerekirken, etsiz kuru fasulye yemeği vermesi, ekmeklerin bayat gelmesi, yemekleri okullara bırakıp gitmeleri, yemekleri öğrenci ve öğretmenlere dağıttırmaları gibi, yemek fiyatının içerisine dahil pek çok hizmeti yapmayarak haksız kazanç elde ettiği iddia edilmektedir.

ÖNCE İNSAN

TRT Kent Radyo İzmir'de "İzmir'in Renkleri" programında konuğum olan Kahyalar Yemek Sanayii'nin Genel Müdürü Levent Peşker ile sektörün sorunlarını konuştuk.
Son dönemde gıda fiyatlarındaki büyük artışların yemek firmalarını zor durumda bıraktığına dikkat çeken Peşker, "Bugünkü maliyetlerle 6-7 liranın altında 3 kap yemek servisi hem de ayağınıza kadar, matematiksel olarak nasıl olabilir?
Fabrikanın yatırım, işletme maliyeti, satış pazarlama, ulaşım, bulaşık vs. alt alta koyduğunuzda bu işin maliyet hesaplamalarının içinde olan bir kişi olarak hiç ihtimal veremiyorum.
Dengeli ve sağlıklı beslenme şartları içinde olamaz. Bu işin KDV'si gelir vergisi ve tahsil süresini de üstüne koyduğunuzda asla 3-4 TL'ye yemek satamaz ve de alamazsınız. İllaki olur derseniz;
-Protein değeri olmayan, -Vitamin ve mineral zenginliği olmayan, -Karbonhidrat ağırlıklı bir yemek olur.
Hastanede, otelde, işyerinde ve okulda toplu zehirlenme olursa kimse şaşırmasın. Kalite ve malzemeden eksiltip fiyat düşürerek rekabet eden, hijyen şartlarını hiçe sayan merdiven altı şirketler hala pazara hakim, tabldot pazarında dürüst işadamları, gıda mühendisleri, beslenme uzmanları ve akademisyenler uyarıyor: "Devlet vergi kaybediyor, insanlar da sağlığını. Halk arasında alışılagelmiş, "merdiven altı" benzetmesi, sektörümüzdeki en büyük sıkıntıdır.
Bu işletmeler, insan sağlığını ve hijyenik kuralları gözetmeksizin sektöre adım atmakta, gıda üretimi için gerekli olan hiçbir belgeyi de tamamlamamaktadırlar.
Daha sıkı denetimlerle bu işletmelerin önüne geçilebilir" dedi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA