• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
BESİM KAZADO

Bodrum'un kışı bir başka güzel

besim.kazado@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 10.03.2013, 00:00
İyi pazarlar... Umarım siz de benim gibi hareketli bir hafta geçirdiniz. Hareket, hareket, hareket.. Önce 1 günlüğüne Bodrum'a gittim. Hayatta en çok istediğim tekliflerden birini aldım. 2 müzikal koyacağım sahneye. Bu teklifi değerlendirdikten sonra güzel bir Bodrum havası ile hasret giderdim. Kışın buralar daha güzel, bu kanıya vardım. Marina'dan Torba'ya Gümbet'e kadar pek sakin, pek serin, pek taze. Yollar rahat, restoranlar rahat. Sakin güzel bir Bodrum. Akşam balık yemeye gittik. Hülya, Feryal, Nilüfer Koçyiğit, Selim Soydan oradaydılar. Çok severim bu aileyi. Onlar da Bodrumcu. Sonra Grand Yazıcı'da Hayri Abi ile sıkı sohbette Borum'a gönül verip yerleşenlerden Salih Güney vardı. Ne andık ne andık eskileri. Ya, Salih 3 dönem yaşamış Türk sinemasında. İnanamadım, "Helal olsun" dedim. Çok gence taş çıkarır bu görüntüsü, saatlerce yürüyüp, yüzdüğünü ve de harika bir binici olduğunu da dikkate alırsak...

Bursa ve kebap
Bursa serüvenimi size anlatmadan geçemeyeceğim. Hafta sonu arkadaşım Gülşen (Altın) ile dağa çıkmaya karar verdik. Ver elini Bursa... Bu yeşil kentte bilhassa Uludağ'da yıllarım geçti. Her gittiğimde mutlak uğradığım yer köftede tek isim 'Çiçek Izgara'ya uğranıldı. İzmir'in yurt çapında diyetisyenlerinden Gülşen ile olduğum için hani terslik olmasın diye tek porsiyon istedim. Bir de ne göreyim, Gülşen Hanım bir buçukla başlayıp sütlü kadayıfa kadar menüyü tek tek tattı. Meğer öğlen fazla kaçarsa akşam yemeğinde dengelenebiliyormuş. Tek kelime ile muhteşemdi. Ama çok yazık ki Uludağ'da da (Grand Yazıcı'da) yemekler muhteşemdi. Bol karlı, kalabalık bir hafta sonu geçirdik. Dönüş yolunda Uludağ Taksi'nin karşısındaki kebapçıya uğrayıp Bursa'ya veda ettik. Bu 3 katlı nostaljik kebapçıyı candan tavsiye ediyorum.

Mavra keyfimi yerine getirdi
Veee İzmir'im... İzmir'den bu güzel kentimizdeki bir hatta iki mekandan bahsetmek buraları size tanıtmak istiyorum. Arkadaşlarımın ısrarı ile (araba gönderdiklerinden mecbur kalıp) istemeye istemeye Karşıyaka'ya geçtim "Bakın 15 dakika oturur dönerim" diye afralarla oturdum bu mütevazi mekana. Burası bir balık lokantası. Balık mezeleri masada idi arkadaşlar bekliyordu beni. O kadar keyifsiz sokağa çıkmama karşı bir anda bir o kadar keyfim yerine geldi ve lezziz mezelerden yemeğe başladım. Ardından gelen balık çeşitlerinden bademli dil balığına takıldım. Takılmış plak gibi dönüp dolaşıp bir tadımlık daha götürdüm. Tek kelime ile harika bir servis ve harika bir lezzet. Sahibini merak ettim, gencecik bir delikanlı geldi. O kadar genç, o kadar başarılı bir o kadar da terbiyeli. Karşıyaka'nın ünlü bir peynircisi varmış. 'Peynirci Mustafa'. Hemen lokantanın karşısında yeri ve de restoranın sahibi Görkem Özer'in babası. Arkeoloji okuyan bu delikanlı, babasına işlerinde yardım etmek için seçtiği mesleği bırakıp peynirciliğe el atıyor, babasına destek oluyor. Başarıya ulaşınca hemen karşısındaki dükkanı balık evi yapıveriyor. Mesleğine dört elle sarılıyor, buraların en sevilen balıkçılarından biri oluveriyor. Bu sahada da o kadar başarılı oluyor ki kısa sürede aynı cadde üzerinde bir kaç adım ileride Kalispera ve Mavra Saund'u açıyor ve Mavra'yı zincir haline getirmiş oluyor. Kalispera'da hem menü harika hem de eğlence. Meyve ve harika tatlılarımızı burada yedik. Güzel güzel de şarkılarımızı dinledik. Size her beğendiğim yeri tavsiye ettiğim gibi burayı da tavsiye ediyorum. Bu arada Görkem'in 5 bini aşkın müşteri potansiyeli olduğunu öğrendim. Sadece kaliteli hizmet değil dostluk ve güven de eklenince bu başarılara imza atılıyor. Mavra'dan aklımda kalan mönüden erişteli balık şevketli levrek, levrek sarma, balık kebabı, balık pizza ve meyveli balık... Yani deniz mahsullerini konuşturuyor Mavra.
Yılbaşı, yaş günü gecelerini pek sevdiğim söylenemez. Neden mi? Eğlenmek zorunda olduğumuz gecelerdir de ondan. İşte böyle zorla sokağa çıkıp mutlu mutlu eve döndüğüm günler ve geceler benim için çok değerlidir. İşte bu da onlardan biriydi.
Size mutlu, bol koşturmalı, bol dinlenmeli bir hafta dilerim.

Çiçek Apple
Benim canım, biricik Apple'ım (Ajda'nın Apple'ı) ile hasret giderirken kapı çaldı. Ajda'ya başarıyla verdiği bir konsere teşekkür olarak en sevdiği varlıklardan birinin aynısı geldi. Bu, çiçeklerden oluşmuş Apple'dı. Apple, saatlerce kendini seyretti.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA