Hala öfkeliyim, kızgınım.
Karşıyaka Basketbol Takımı'nın, önceki akşamki final maçında, hem de karşısındaki dünyaca ünlü Rus takımına 17 sayı fark atmışken, bir geri zekalının, bir Karşıyaka düşmanının fırlattığı su şişesiyle, her şeyi bitirdiğini, takımın ahengini bozduğunu, karşı takıma güç verdiğini, bir kulbunu tuttuğumuz kupayı rakibine kaptırdığını bir Karşıyakalı olarak asla affetmeyeceğim.
Ve buradan sesleniyorum. Bu geri zekalıyı ya da yandaşlarını ortaya çıkarıp cezalandırmazsanız, iki elim yakanızda...
Bunu bir Karşıyakalı olarak istiyorum. Bunu bir İzmirli olarak istiyorum. Bunu, maça gidemese bile, çocuklarıyla ekran başında büyük heyecan yaşayan, onlara geçmişte Karşıyaka'nın maçlarında yaşadığı coşkuyu, potaya her Karşıyakalı sporcunun gönderdiği topun filelerle buluştuğu anda anlatırken büyük bir gurur yaşayan bir baba olarak istiyorum.
***
Çünkü artık bu tür hainliklerin üstü kapansın istemiyorum. Artık bu tür kişisel hesapçıların, yaptığı hainlikle övünen, belki de takımının başarısına çekemeyen, siyasi rant uğruna çomak sokan insanların, taraftar arasında oturmasını istemiyorum.
Ömür boyu ceza almalı bu maganda... Karşıyaka'nın hiçbir maçına alınmamalı... Hayatı boyunca yaptığı düşmanlık yüzüne vurulmalı.
Sadece bu değil, her maçta bunu yapanlara aynı ceza uygulanmalı...
***
Çünkü, kendini yeşil sahalarda sanıp "nasılsa bana kimse bir şey yapamaz, 'en büyük taraftar, basketbolcular sahtekar' derim olur biter" diyen bir zibidinin bu tavrı, İzmir'in onuruyla oynamak demek.
İzmir'e sportif anlamda, sporun bu dalında belki de ilk kez gelecek bir Avrupa kupasından, bir onurdan koca bir şehri mahrum etmek demek.
Karşıyaka kendi "kutsal topraklarında" finalde ev sahipliği yapsın diye, olağanüstü emek veren insanlara, medyaya, yöneticilere saygısızlık etmek demek.
Basketbolcuların, gelmiş geçmiş en başarılı koçlardan Ufuk Sarıca'nın, Karşıyaka yönetiminin verdiği onca yoğun emeğe düşmanlık yapmak demektir.
***
Hele bunu yapan 'yönetim başarısız olsun' diye planlı bir girişimin maşasıysa, işte o zaman daha vahim...
Hemen ortaya çıkarılmalı bu Karşıyaka haini, İzmir düşmanı... Bu olmazsa Karşıyaka'nın başarısı için ter dökmenin, takıma sahip çıkmanın, alkışlamanın, üzülmenin hiç önemi yok.
Bu tezgah hep işler çünkü olay aydınlanmazsa... Ve bizler Karşıyaka'nın başarısını daha çok bekleriz.
"Bizimkiler, karşı takımla başa çıkamadı" diyenleri de şiddetle kınıyorum. Aksine, bu güzel takımın, özverili ve başarılı sporcuların bizlere yaşattığı bu gururla, alkışlanmasını istiyorum.
"17 sayı farkı nasıl açıklayacaksın" diye sorarlar adama...
***
Adresi tersine çevirmenin manası yok. Pazar gecesi, mutluluk şarkıları söyleyeceğimiz yerde, kalbimizi hüzünle dolduran takım değil, o geri zekalı taraftardır.
Karşıyaka'nın başarısını istemeyen o şerefsizdir, şampiyonluğu kaçırmanın tek müsebbibi...
Yazıklar olsun.
GÜNÜN SÖZÜ
Nefretin kök salması, tıpkı kötü ün gibidir; yok edilmesi zordur.
Baltazar Gracian