• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Faiz kararları temcit pilavına döndü CAHİT SÖNMEZ

Faiz kararları temcit pilavına döndü

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 28.05.2014, 00:00
Bir süredir Merkez Bankası'nın faiz kararları tartışılır oldu. Tabi tartışılabilir... Faiz artırım ya da indirim kararlarına yönelik yapılan eleştiriler bilimsel gerekçelerle desteklenirse anlamlı olur. Aksi takdirde popülizmden öteye gitmez. Kısacası eleştirilerin iktisat zemininde kalması biraz daha doğru oluyor. Politikacıların Merkez Bankası aksiyonlarını tamamen siyasi zeminde yorumlamaları hem popülizm oluyor hem de Merkez Bankası'nı yıpratabiliyor. 2001 yılında kanun değişikliği ile Merkez Bankası'nın bağımsız konuma getirilmesinin ardındaki gerekçe daha doğrusu zorunlulukta buydu. Hani ilaçlar çocukların erişemeyeceği yerlere konur ya işte ekonomik ve finansal konularında politikacıların belli oranda müdahale edemeyecekleri konumda olmaları gerekiyor.
Çok uzağa gitmeyelim. 2001 krizine kadar defalarca tanık olduğumuz banka skandalları, bankaların bağımsız bir kuruma bağlı olmaları durumda yaşmadı mı? Neden o tarihten bu yana halk tabiri ile hiçbir banka hortumlanmıyor? Hazine Müsteşarlığı'na bağlı bankalar yeminli murakıpları denetleyebiliyordu bankaları... Onların hazırlamış oldukları rapor ve o rapordaki tespitler ve yaptırımların geçerli olabilmesi için ilgili bakanın onayı gerekiyordu. Doğal olarak bu noktada suistimaller devreye giriyordu. Bağımsız kurum konumundaki Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu devralınca politik kararlar yerine bilimsel kararlar alınmaya başladı. Sonuç ortada...

NASIL BAĞIMSIZ

Merkez Bankası da bağımsız, BDDK gibi... Para politikası ve hedefler hükümetle beraber belirleniyor, araç seçimi ve uygulama bağımsız konumdaki kurum tarafından yapılıyor. ABD'de de Avrupa'da da böyle... Latin Amerika ve Uzakdoğu Asya ülkelerinin büyük çoğunluğunda da...
Merkez Bankası'nın bağımsız konumunun unutulup verdiği faiz kararlarının siyasiler tarafından eleştirilmesine birkaç kez üstelik yakın zamanda değinmiştim. Para politikası uygulamalarını, hangi koşullarda faiz indirimi hangi koşullarda faiz artırımı gerektiğine teorik bilgilerle vurgulamıştım. Bu yazımda daha sade dil ve benzetme ile yaklaşalım gelen eleştirilere...
Faiz tartışmalarını doktoruna kızan hastaya benzetebiliriz. Yağlı yemekler yemişsiniz, sigara içmişsiniz, spor yapmamışsınız... Sağlığınız bozulmuş. Doktor tanıyı koyuyor, ilaçları veriyor. Siz ilaçların zararlarından bahsediyorsunuz, doktora kızıyorsunuz ve ilaçları azaltmasını istiyorsunuz. Tabi birde sizin dışınızda sağlığınızın bozulmasına neden olan faktörler var. Baz istasyonları, hormonlu yiyecekler gibi...

NE TERCİH EDİLDİ

Bizim elimizde olanlara değinelim öncelikle.
Enerji reformlarının son birkaç yıl hariç yapılmaması veya ağırdan alınması, nasılsa cari açığı finanse ediyoruz rahatlığı ile... Tüketici kredileri ve kredi kartları kullanım oranlarındaki aşırı yükselişe göz yumulması, nasılsa hızlı büyüyoruz rahatlığı ile... Özel kesimin kur riski alarak aşırı derecede dış borçlanmasına seyirci kalınması, nasılsa ucuz finansman buluyorlar rahatlığı ile... Vergi ayarlamaları ile işin kolayına kaçılması sonucunda enflasyona yukarı yönlü baskı yapmasına aldırılmaması, nasılsa mali disipline katkı yapıyor rahatlığı ile...
Bizim elimizde olmayanlar ise...
FED'in parasal genişleme programından çıkışa başlaması. En büyük ihraç pazarımız olan Avrupa ülkelerinde ekonomik sorunların artması. Suriye, Rusya ve Ukrayna gibi jeopolitik gelişmeler...
Tüm bu unsurlar sonucunda risk algısı bozulan yabancı sermaye çıkışa başlayınca yükselen kurları frenlemek için Merkez Bankası yoğun döviz satışı yaptı. Fayda etmeyince TL faizlerini artırmak zorunda kaldı. Zayıf halkalar olmasaydı çok daha az faiz artırımı yeterli olabilecekti. Sonrasında da hızlı normalleşmeye gidebilecekti. Ah keşke güzel bir yemeğin üzerine yüklü bir fatura çıkmasa, ne güzel olurdu değil mi?


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA