Sadece Aliağa değil, başta Menemen, Foça, Yeni Foça, Gencerli, Bağarası ve benzeri yerleşim merkezleri de bu uyarı kapsamı içinde...
Foça Aliağa Çevrecilik Platformu üyelerinden Sezgin Serdengeçti şöyle konuşuyor:
"Çevre kirliliği bu çevrede tahammül edilemez boyutlarda. Yer gök toz duman içinde... Binlerce vatandaş adına söylüyorum: Çevre temizliğini gerçekleştiremeyecek olanlar, seçim için yola çıkmasın. İşte binlerce vatandaş sandık başına giderken, yıllarca çektiği bu çevre pisliğinin pazarlığını yapacak. Sandık başında hem hesap soracak hem de uyaracak."
* * *
Sezgin Serdengeçti, parti formalarına bakmaksızın bütün adaylardan bu ilçeler için "çevre temizliği" konusunda taahhütname alacaklarını söylüyor ve gerekirse sandığı boykot bile edebileceklerini vurguluyor.
Çevrecilerin sözcüsünden belediye başkan ve belediye meclisi adaylarınından "çevre taahhüdü" vermeyenlerin çizileceği hatırlatıyor.
hayattan
İş göremez aylıkları ikinci bir ceza mı?
İzmir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Meltem Öztürk, iş kazası sonucu engelli hale gelen işçilerin SGK tarafından bağlanan aylıklarla ikinci kez mağdur edildiğini söylüyor.
Yaşanan iş kazalarının, sadece işçiler üzerinde yarattığı travmalarla değil, kazanın ardından bağlanan iş göremezlik geliriyle de büyük sorunlara yol açtığına dikkat çeken Meltem Öztürk, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile SGK tarafından iş kazası sonucu engelli hale gelen işçilere bağlanan gelirlerin, doğuştan engelli bireylere devletçe sağlanan sosyal yardımlardan bile daha geride kaldığını belirtiyor.
"506 sayılı kanunun 96. maddesinde yüzde 25 ve üzerinde sürekli iş göremez hale gelen sigortalılara SGK tarafından bağlanacak gelirlerde bir alt sınır bulunuyordu. Bu alt sınırın 5510 sayılı kanunda yer almaması, kanunun yürürlüğe girdiği 1 Ekim 2008 tarihinden sonra iş kazası geçiren sigortalılara bağlanan gelirlerle, bu tarih öncesinde bağlanan gelirler arasında muazzam bir fark oluşturdu. Örneğin asgari ücretle çalışan bir işçi şu anda iş kazası geçirse ve yüzde 25 oranında sürekli iş göremez hale gelse SGK'dan bağlanacak aylık 187,425 TL olacak. Oysa aynı işçiye 506 sayılı kanuna göre gelir bağlanmış olsaydı geliri 749,70 TL olacaktı."
hayattan
Karşıyaka'da 3 tören birden
Karşıyaka 1912 Derneği girişimlerde bulundu, Karşıyaka Belediyesi uygun gördü, KSK ve Karşıyaka için uzun yıllar hizmet etmiş, emek ve gönül vermiş kent büyükleri adına üç park kuruldu.
Karşıyaka'nın çeşitli kesimlerindeki bu parkların açılış töreni 17 Mart Pazartesi günü gerçekleştirilecek.
İlk tören pazartesi günü 10.30'da Karşıyaka Devlet Hastanesi arkasında Tevfik Sakıpağa adına kurulan park önünde.
İkinci tören Mehmet Temizocak için Örnekköy Tenis Kortları yanındaki parkta yapılacak.
Avni Yelkenbiçer Parkı da Mavişehir'de Albatros Blokları içinde kuruldu.
Buradaki tören de 10.45'de başlayacak.
hayattan
Gönül Pınarı kitap oldu
Yusuf Ziya Ulusoy, yeni bir kitabı ile karşımızda...
Adı: Gönül Pınarım
İletişim adresi: İnönü Cad. No:282/5 Hatay-İzmir
Telefon: 0232 231 01 02
GSM: 0532 785 75 65
* * *
Yusuf Ziya Ulusoy, 1930 yılında Bergama'da doğdu, ilk ve orta öğrenimini bu ilçede tamamladıktan sonra Edirne Öğretmen Okulu'nu bitirdi. Bitlis, Bingöl, Kırşehir ve Eskeşehir'de Türkce ve Edebiyat öğretmeni olarak hizmet verdi.
İzmir'de Karabağlar, Tevfik Fikret ve Çakabey liselerinde müdürlük yaptıktan sonra emekliye ayrıldı.
Ulusoy'un Seçilmiş Güzel Sözler, Benim Dünyam, Devlet Kuşu, Gerçek Atatürkçülük, Açık Büfe, Duyup Düşündükçe, İki Damla ve Anılarda Yaşamak gibi yayınlanmış kitapları var.
küpe
Kemik parçası bulan bir köpeğin etrafında bir sürü köpek dolaşır.
Beydaba
fıkra
Olay yeri
Tecavüze uğrayan genç kadın, yakışıklı avukatına başından geçenleri anlattıktan sonra, avukat sordu:
"Peki ne yapmamı istiyorsun?"
Kadın şehvetli bir şekilde:
"Hele siz olay yerini bir inceleyin de..."
laflama
* Kızdığımız kişiye kuş beyinli deriz ama kuşlar kadar da özgür olmak isteriz ne iş?
* Bakışların bana biraz cesaret versin... Korkuyorum senden borç istemeye!
* Alem buysa Kral sensin evet ama. Kraliçe'nin gönlü başkasında gibi sanki!
* Tutturmuşlar ikide bir "Oyuna gelmeyin, oyuna gelmeyin" nakaratını söyleyip duruyorlar. Ben de diyorum ki: "Oyuna gelin ülen, yaşayın çocukluğunuzu."
İbrahim Ormancı'dan