Giyimi sevenlere cesaret çağrısı!

Manish Arora, Alexsander Mc Queen, Thierry Mugler, Jean Paul Gaultier, John Galliano, Vivienne Westwood, Maison Martin Margiela ve Huseyin Çağlayan gibi tasarımcılar hem sıra dışı hem de giyilebilir tasarımlarıyla harikalar yaratıyor. Çağrım bu gruptaki kıyafetlere dönük

Siz kendinizi özgür hissediyor musunuz?
Benim yanıtım hayır!
Çünkü istediğim gibi giyinerek sokağa atamıyorum kendimi!
Bir şapka görüyorum mesela, oldukça geniş kenarlı.
Takmak istiyorum.
Ama sonra vazgeçiyorum.
'Dikkatleri çok çeker' diye.
Çeker de zaten. Şehrin en modern yeri olsa bile bir kafa döner, bakar ve yanındakine söyler 'kadına bak ne giymiş' diye. Çok iyi biliyorum. Başıma geldi çünkü!
Birkaç yıl önce kesimi oldukça farklı bir pantolonla karşıdan karşıya geçerken caddedeki bir arabada tesadüfen arkadaşlarımdan biri varmış. Yanında da arkadaşı... Arkadaşı, dönüp dönüp bana bakmış, 'Kadına bak ne giymiş!' diye.
GİZLİ BASKI
Sokaktakileri bırakın yakın çevremizde de yadırganır farklı bir şekilde giyinmek!
Hemen 'ne komik olmuşsun', 'ne o tarz mı yapmaya çalışıyorsun' gibi laflar işitiriz.
Gizli bir toplum baskısı söz konusu.
Ben genelde bu baskılara fazla aldıran biri olmasam da biliyorum ki değişik giyinmek isteyip de bu baskılar yüzünden giyinemeyenler çoğunlukta.
Halbuki farklı stiller, özgün giysiler giymek hayatla eğlenen kadınlar ve erkeklerin ayrı bir becerisidir.
Severim fark yaratanları.
80 yaşını aşkın moda gurusu Anna Piaggi'yi mesela. İtalyan Vogue'un efsanevi editörü her daim orijinal şapkaları ve renkli sıradışı giysileri ile modayla dalgasını geçiyor adeta.
Peki ya sınırsız hayal gücüyle yaratılan tasarımları kendi stiliyle başarılı şekilde kombinleyen Daphne Guinness'e ne demeli?
Kalem etek altına Alexsander Mc Queen ayakkabıları ile farklı kişiliğini kabul ettiriyor.
Ve de sevilerek de takip ediliyor üstelik. Birçok kişinin giymeye cesaret edemediği sıradışı giysileri giyenler aslında eğlenceli kişilikleri olan kadınlardır.
SIRADIŞI MODA
Şimdi burada şunu düşünmek gerek. Bir giyilebilir giysiler var -ki onlar değişik kesimleri olan farklı kombinlerle günlük hayata uyguladığımız şeyler - bir de günlük hayata adaptesi zor, cesaret gerektiren sıradışı tasarımlar var.
Modacının daha çok kendini kanıtlamak, yaratıcılıklarını göstermek için yaratılıyorlar.
Gareth Pugh'un uzaylı stilleri, Pedro Laurenco'nun kuşlardan esinlendiği koleksiyonu gibi...
Gerçi Moloko'nun başarılı solisti Roisin Murphy, Pugh'un Victorian dönemi ile futuristik detayları olan stildeki elbisesini gayet güzel de taşımıştı hatırladığım kadarıyla. Ama herkesin harcı değil işte o.
KABUL EDİLENLER
Bu tarz giysilere hayranlıkla baksak da giyinmek maalesef o kadar o kolay olmuyor. Bir kere o stil giysileri kaldırabilecek sosyal çevre lazım her şeyden önce.
Hadi o çevreyi buldun, diyelim. Gene de senin tarzının toplulukta baştan kabul edilmesi gerekiyor. Yani kısaca 'delidir ne yapsa yeridir' denmesi tehlikesi her an söz konusu.
Örneğin Nil Karabrahimgil. En çılgın tasarımları son derece başarılı ile taşıyan, modayı seven ve bir o kadar da moda ile eğlenen bir tarzı var. Ve kimse 'Ay Nil, olmamış!' diyemiyor ona. Çünkü herkes onu kabullenmiş.
İşin özü de budur işte!
Kabullenmek.

ÜÇÜNCÜ GRUP

Bir de benim için üçüncü bir grup var. Hem sıra dışı giysiler olup hem de giyilebilen tasarımlar. Manish Arora, Alexsandr Mc Quien, Therry Mugler, Jean Paul Gaultier, John Galliano, Vivienne Westwood, Maison Martin Margiela, Huseyin Çağlayan tasarımları gibi.
Ben bu isimlere sanatçı gözüyle bakarım. Her ne kadar moda sanat olmasa da.
Evet moda bir sanat değildir.
Sanatsal anlatımı olabilir ama sanat? Benim burada soru işaretlerim var. Çünkü moda koskoca bir sanayi. Ürettiklerini satması gereken büyük bir sektör.
Atıl Kutoğlu'nun geçen kış Hüseyin Çağlayan defilesinden sonra 'bu defa ticari bir koleksiyon hazırlamış' demesi de bu yüzdendi. Ama Hüseyin Çağlayan bir sanatçıdır. Margiela da sanatçı. Manish Arora da.
Alexsander Mc Queen de sanatçıydı
SANATÇILAR
Modaya sanat katan yaratıcılar onlar. Bana göre dahi tasarımcılar. Giyilemez gibi görünen ama aslında giyilebilen, sıra dışı giysilere imza atıyorlar. Tasarımlarının fikir ve estetik yönleri çok kuvvetli giysileri, biz tüketicilere beğendiriyorlar.
Çoğu zaman anlatmak istediklerini anlamasak bile...
Ben bu üçüncü grubu cidden çok seviyorum. Ve herkesi biraz cesarete davet ediyorum. Toplumsal baskılardan arınmaya, daha özgürce giyinmeye ve sokakların renkli insanlarla dolacağı günleri hayal ediyorum.
Ve bu hayalle de bitiriyorum bu haftayı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.