Fethin müjdecisi Ayasofya

Ayasofya'nın müzeye çevrilmesi ile ilgili alınan Bakanlar Kurulu kararı uzun yıllar tartışılan konulardan biri oldu. İstanbul’un fethinin simgelerinden Ayasofya, yargının gündeminde. DANIŞTAY, Ayasofya’nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davayı gündemine aldı. Dava yarın karara bağlanacak.

Doğu Roma İmparatorluğu'nun İstanbul'da yaptığı en büyük kilise olan Ayasofya, Osmanlı döneminde camiye dönüştürülerek 500 yıla yakın bir süre Müslümanlığa hizmet etti. Cumhuriyet dönemine kadar bu görevini sürdüren tarihi yapı, 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla müzeye dönüştürüldü. Müslümanlar için İstanbul'un fethinin en önemli simgelerinden olan, Fatih Sultan Mehmet'in kılıç hakkı olarak camiye çevirdiği Ayasofya'nın müzeye dönüştürülmesi günümüze kadar pek çok kez tartışıldı. Son olarak bu kararın iptali istemiyle açılan davayı yarın Danıştay karara bağlayacak. İlki 360 yılında yaptırılan ve İmparator II. Theodosis'in 415 yılında yeniden inşa ettirdiği kilise, halk ayaklanmalarında yıkılmıştır. Günümüz Ayasofya'sı, İmparator Justinianos tarafından yaptırılmıştır. 911 yıl kilise olarak kullanılan yapı, Fatih Sultan Mehmet'in 1453'te İstanbul'u fethetmesiyle camiye çevrilmiştir. Yapının dışına farklı dönemlerde yaptırılan minareler, medrese, sıbyan mektebi, muvakkithane, şadırvan, sebiller, güneş saatleri, mütevelli heyeti odası ile Ayasofya, Osmanlı'da kompleks bir yapıya dönüşmüştür.

İLK CUMA NAMAZI
1 Haziran 1453'te İstanbul'daki ilk Cuma namazını burada kılan Fatih Sultan Mehmet, Ayasofya'nın cami olarak hizmet vereceğini duyurdu. Yapıya mihrap ve minber yapıldı, çan ve Haç kaldırıldı. Mozaiklerin üstü kapatıldı. 1481'de ilk minaresi inşa edildi. Fatih'ten sonra tahta geçen Sultan İkinci Bayezid zamanında bir minare daha dikildi. 1509'daki büyük İstanbul depreminde ilk minaresi yıkıldı, yerine tuğladan bir minare yapıldı. Diğer iki minare de Sultan İkinci Selim zamanında, Mimar Sinan tarafından inşa edildi. Bu sebeple Ayasofya'nın farklı zamanlarda yapılan 4 minaresi birbirinden farklı.

İÇERİSİNDE 43 TÜRBE VAR
İkinci Selim'in türbesi Ayasofya içindeki ilk padişah türbesi oldu. Ayasofya'da, içinde padişahların, eşlerinin ve şehzadelerin de yer aldığı 43 türbe bulunuyor. Sultan Ahmet 1616'da Sultan Ahmet Cami'ni inşa ettirene kadar Osmanlı Devleti'nin en büyük camisiydi. 1739'da camiye medrese, kütüphane ve aşevi eklendi. 1847- 1849 arasında yenilenme çalışmaları sırasında kapalı kalan Ayasofya, cami olarak son kez 1849'da açıldı.

NEDEN MÜZE OLDU?
Cumhuriyeti'n ilanından sonra cami olarak kullanılmaya devam etse de Ayasofya, Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'ün emri ve Bakanlar Kurulu kararı ile 1934 yılında müzeye dönüştürüldü. Atatürk'ün verdiği izin sonrası başlayan çalışmalar 15 yıl sürdü ve 1947'de tamamlandı. Ayasofya'nın kubbe ve minareleri, 1997-2002 tarihleri arasında restore edildi. Müze aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası listesinde.

2. Selim döneminde (1566-1574) dayanıksızlık belirtileri gösteren Ayasofya, dünyanın ilk deprem mühendislerinden biri sayılan Mimar Sinan tarafından eklenen dış istinat yapılarıyla sağlamlaştırılmıştır
BALKAN PAKTI JESTİ
AYASOFYA'NIN müzeye dönüştürülmesi ile ilgili en önemli kaynaklardan biri Celal Bayar'ın anlattıklarıdır. 1934 yılı Türkiye'nin İtalyan tehdidine karşı Balkan ülkeleri ile birlikte bir pakt kurma çalışmalarının olduğu yıldır. Bu çerçevede Atina'ya giden Celal Bayar'a Yunan Başbakanı Türkiye'nin bu pakta dahil olmak için bir jest olarak Ayasofya'yı müzeye dönüştürebileceğini söyler. Bu öneriyi Atatürk'e aktaran Bayar, şöyle bir karşılık almıştır: "Az önce, Vakıflar Genel Müdürü buradaydı. Ayasofya Camii'ni tamir edecek para bulamıyorlar. Bugünkü hali ile harap ve bakımsız. Hatta mezbelelik. Ayasofya'yı müze yapsak, hem harabiyetten kurtarsak, hem Yunanlara jest yapsak Balkan Paktı'nı kurtarabilir miyiz? Öyleyse yapalım."


DANIŞTAY'IN KARARINI BEKLİYORUZ
BAŞKAN Recep Tayyip Erdoğan, mekanla ilgili bundan sonra atılacak adımlar için Danıştay kararının beklendiğini söylemişti. Erdoğan, bu konuyla ilgili başta Yunanistan'dan olmak üzere gelen tepkilerle ilgili de, "Ayasofya'yı camiye çevirmeyin diyorlar. Türkiye'yi siz mi idare ediyorsunuz? Böyle bir adım atılacaksa bunun yetki sahipleri bellidir. Şu anda biz bir hukuk devleti olarak Danıştay'ın vereceği kararı bekliyoruz. Kararı verdikten sonra atılması gereken neyse o adımlar atılır" ifadelerini kullanmıştı.
500 SENE CAMİ OLARAK KALDI
AYASOFYA fethin en mühim sembollerinden biridir, "kılıç hakkı"dır, yani bizde fetih sırasında yürürlükte bulunan İslam Hukuku'nun fethedilen şehrin fatihlerine camiye çevirme hakkı verdiği en büyük ibadethanedir ve 500 seneye yakın cami olarak kullanılmıştır. 324-327 yılları arasında yapılan Ayasofya, 911 yıl kilise 481 yıl cami olarak kullanıldıktan sonra, 1934'ten bu yana en çok ziyaretçisi olan müzelerden biri olarak hizmet vermektedir.


TARTIŞMAYA KONU OLAN İMZA
AYASOFYA'YI ibadete kapatıp müze yapan 1934'teki Bakanlar Kurulu kararı bu yapının tarihi bir adım atılarak yeniden camiye çevrilmesinin önünde kritik bir eşik olarak duruyor. Bu kararla ilgili tartışmalardaki en önemli 2 husustan biri karardaki Atatürk imzasının gerçek olmadığı ve kararın Atatürk'ün bilgisi dışında alındığı iddiaları. Bu iddiaları ortaya atanların en önemli dayanağı ise karardaki imzanın Atatürk'ün gerçek imzasından oldukça farklı olması ve başka bir örneğinin bulunmaması.

ÜZERİNDEKİ ANTETLER FARKLI
Ancak o günkü hükümet üyelerinin Cumhuriyet Arşivi'nde, 49-79-6 numarada muhafaza edilen iki sayfalık kararnamenin son sayfasındaki imzaları ise gerçek. Üstelik Ayasofya ile ilgili iki sayfalık kararnamenin metninde sayfaların üzerindeki antetler de farklı. İlk sayfada "T. C. Başvekalet Kararlar Müdürlüğü" ikinci sayfada ise "T. C. Başvekalet Muamelat Müdürlüğü" anteti bulunuyor. Kararname ile ilgili tartışma yaratan ikinci konu ise 24 Kasım 1934 tarih ve 1589 sayılı karardan 2 gün önce çıkan kararnameler 1590-1606 arasında numaralandırılırken 24 Kasım'da alınan bu kararın numarasının 22 Kasım'da verilen numaralardan daha geride olması. Ayrıca 24 Kasım günü çıkmış olan diğer kararnamelerin de 1613 ve 1614 olarak numaralandırılması.

Zümrüt YILMAZ

AK Parti’den ‘Ayasofya’ anketi! Başkan Erdoğan’a sunuldu

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.