'HUZUREVİ'NE DESTEK OLUN

TOLGA TEKİN (HABER MERKEZİ)
Türk Kızılayı İzmir Şubesi Başkanı Prof. Dr. Aslı Özer, en büyük hayalini Yeni Asır'a anlattı. 20 yıl önce bir huzurevi yapmak için Kızılay ile Ege Üniversitesi arasında protokol imzalandığını söyleyen Prof. Dr. Özer, o dönem bağışların yetersizliği nedeniyle bu hayali gerçekleştiremediklerini ifade etti. Özer, hayırseverlere yeniden çağrıda bulunarak, "Gelin birlik olalım, 20 yıllık bu hayali gerçekleştirelim" dedi.
10 YILLIK BAŞKAN
İhtiyaç sahiplerinin her zaman kapısını çaldığı Kızılay İzmir Şubesi'nin son 10 yıldır başkanlığını yürüten Özer, 20 yıllık hayalini anlattı. 1992 yılında Ege Üniversitesi Rektör Yardımcısı olduğu dönemde, huzurevi yapmak için harekete geçtiğini belirten Özer, dönemin rektörü Sermet Akgün ve Kızılay Genel Başkanı Kemal Demir arasında protokol yapılmasını sağladığını ancak bağışların yetersiz olması nedeniyle bu projenin yarım kaldığını söyledi. Prof. Dr. Özer, projelerini ve hedeflerini Yeni Asır'a anlattı.

98 YIL ÖNCE KURULDU
- Kızılay İzmir Şubesi ne zaman kuruldu?
1914'te kuruldu, o zamanki adı Hilal-i Ahmer Cemiyeti İzmir Heyeti idi. İzmir'in işgali sırasında ve Kurtuluş Savaşı'nda aktif görev yaptı. 2. Dünya Savaşı sırasında İzmir'de İngiliz ve İtalyan esir askerleri arasındaki mübadele sırasında yine aktif rol oynadı. Bu görevden aslında Kızılhaç Federasyonu sorumluydu. Ama Kızılay bu görevde başarılı olunca Kızılhaç'a gerek duyulmamıştı.
ÜNLÜ KURUCULAR
- Şube kurulduğu yıllarda heyette hangi tanınmış İzmirliler vardı?
Dr. Mustafa Enver Bey, Süleyman Ferit Eczacıbaşı, İzmir Milletvekili Benal Nevzat, Avukat Baha Yörük, İzmir Demir Çelik'in kurucularından Sanayici Raşit Özsaruhan, Banka Müdürü Şekip Pirinççioğlu ve eşi Mediha hanım, Raşit Soyer Eczacıbaşı gibi daha birçok İzmirli bu şubenin kuruluşunda ve gelişmesinde büyük emekleri geçti.

"DAVET EDİLDİM"
- Kızılay ile sizin tanışmanız nasıl oldu?
1986 yılında benden önceki başkan olan Nevin Arpacıoğlu Kunter'in daveti ile yönetime girdim. O dönemlerde ben Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanıydım. Aynı zamanda da sosyal işlerden sorumlu rektör yardımcısıydım. Üniversite-Kızılay işbirliğini sağladım. Bu dönemde Kızılay İzmir Şubesi yönetimine girdikten bir süre sonra başkan vekilliği yaptım. Kunter'in vefatının ardından başkan seçildim.

500 KİŞİ ALACAK
- O dönemde Kızılay ile ne gibi işbirliği yaptınız?
O yıllarda en büyük projem üniversite sınırları içinde bir huzurevi yapmaktı. 6 Şubat 1992'de Rektör Sermet Akgün ile Kızılay Genel Başkanı Kemal Demir'in huzurevi için protokol imzalamasını sağladım. Üniversiteye ait alan, Kızılay'a devredildi. Tıp Fakültesi arkasındaki bin metrekarelik alana 4 katlı ve 500 kişi kapasiteli bir huzurevi yapılacaktı. Projeleri hazırlandı. En üst katı ise Geriatri Merkezi olacaktı. Ayrıca burada bütün dinlerin mensupları için mini bir mescit, mini bir kilise ve sinagog da olacaktı. Fakat yeterli bağış yapılmadığı için proje yarım kaldı. Bu proje benim en büyük hayalim ve halen bu hayalimi gerçekleştirmek istiyorum. Bunun için İzmirli hayırseverlere, bu projenin gerçekleşmesi için yardım çağrısında bulunuyorum.

"BİZ İLK ŞUBEYİZ"
- Bu çağrı umarım yerini bulacaktır. İzmir'de birçok Kızılay Şubesi var. Sizi diğerlerinden ayıran en önemli özellik nedir?
- İzmir'de 20'ye yakın Kızılay şubesi var. Ama biz ilk şube olmamız yönüyle diğerlerinden farklıyız. Yardım ve bağış toplayarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak zaten asli görevimiz. Fakat bizi farklı kılan eğitim çalışmalarına ağırlık vermemizdir. İlkyardım Eğitimci Eğitimi olarak da verdiğimiz hizmetlerin yanı sıra ilkyardım konusunda bilgi ve deneyimimiz ile uluslararası alanda da faaliyet göstermekteyiz. Bu alanda ilklere imza atan İzmir Şubesi olmaktan gurur duyuyoruz.

HEDEF VE PROJELER
- Bundan sonraki hedefleriniz ve projeleriniz nelerdir?
Ege Üniversitesi kampus alanındaki huzurevi projesini hayata geçirmek istediğimi ve bu konuda hayırseverlerin desteğini beklediğimi tekrar belirtmek isterim. Ayrıca eğitim amacıyla Avrupa Birliği projelerine ağırlık vererek diğer Kızılay şubeleriyle işbirliğine gitmek istiyorum. Önümüzdeki yıl içinde "Göz bebekleri Projesi"ni hayata geçirip gönüllü öğrenciler ve bedensel engelli öğrencilerle beraber el sanatları konusunda eğitim verip bir bebek sergisi yapacağız. Bunun için Kıbrıs Şehitler Caddesi içinde Konak Belediyesi'ne ait Karikatür Müzesi'nin olduğu binayı düşünüyoruz.
"Mavi Melek kurslarını başlattık"
- Hangi ilklere imza attınız?
1950'de başlattığımız "Mavi Melek" kursları ile hastanelerde gönüllü hizmet veren eğitimli kişilerin görev almasını sağladık. 2003'te ilk, ilkyardım eğitim merkezini açarak bugüne kadar 6 bin kişiye sertifika verdik. 2004'te ilkokul öncesi çocuk için ilkyardım programı yaptık. İzmir'deki anaokulu ve kreşlerdeki 13 bin 856 çocuğa ulaşarak güvenli davranış projesini hayata geçirdik. Bu kapsamda tiyatro oyunları ve Kızılay Şarkısı 1-1-2'yi besteledik. Hatta bu şarkıyı TRT Çocuk Korosu seslendirmiş ve büyük beğeni toplamıştı. Böylece çocuklarda Kızılay ve İlkyardım bilinci oluşturmayı hedeflemiştik. 2006'da evsizler için ilk kez kış aylarında sıcak çorba dağıtımı başlattık. 2006'da Mahalle Afet Gönüllü eğitimleriyle ilk mahalle afet timini kurduk.
"Braille" alfabesiyle ilkyardım
- Afet bilinci de verdiniz sanırım...
2007'de cezaevlerindeki hükümlü, tutuklu ve personele temel afet bilinci eğitimlerini verdik. 2008'de AB Projesi olan gençlerin Avrupa'daki faaliyetlere katılımı hakkında bilgi almalarını sağlayan Eurodesk programına katılan ilk şubeyiz. Bu anlamda İzmir Şubesi bir temas noktası oldu. 2009'da İzmir'in ilk afet lojistik merkezini kurduk. 2010'da Avrupa İlkyardım Referans Merkezi'ne İzmir'de ilk kez ev sahipliği yaptık. 2012'de Görme Engellilere yönelik ilk yardım eğitim programını hayata geçirerek "Braille" alfabesiyle ilkyardım kitabı bastırarak 30 görme engelliye dağıttık.

"421 47 90 numaralı telefondan ulaşın"
- İzmirlileri yardım ve bağış konusunda nasıl buluyorsunuz?
İzmir birçok konuda olduğu gibi yardım ve bağış konusunda da duyarlı bir şehir. Ancak biraz çekingen buluyorum. Bunun nedeni de bağış yaptıkları kurumun başında yıllardır tanıdıkları bildikleri güvendikleri bir ismin bulunmasını istiyorlar. Ben 10 yılı aşkın süredir bu kurumun başındayım. Bu konuda bir sıkıntı yaşamadım. Ama benden sonra da bu duyarlılığın sürmesini istiyorum. Ben bir hayırseverden iyi bir proje için bağışta bulunmasını istediğim zaman hemen yardım ediyor. Ancak bu bağışların sadece talep geldiğinde değil her zaman yapılması daha iyi olacaktır.
Halkımızın bize ulaşmak isterse 421 47 90 numaralı telefondan bizi arayabilir ya da internet aracılığıyla www.kizilayizmir.org.tr adresini kullanabilir.
Başarıyla dolu bir yaşam
Prof. Dr. Aslı Özer, 1965'te Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'nden mezun oldu. Hacettepe Üniversitesi Farmakoloji ve Toksikoloji Kürsüsü asistanlığı esnasında önce yüksek lisans eğitimi yaptı, 1969 yılında doktor ünvanını aldı. 1966'da Hadi Özer ile hayatını birleştirdi. 1969-1972 yıllarında ABD Harvard Üniversitesi'nde araştırmalarda bulundu. Yurda döndükten sonra 1975'de doçent oldu. 1975'te İzmir'e gelen Özer, 1978'de Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji ve Toksikoloji Kürsüsü Başkanlığı'na seçildi. 1979'da profesör ünvanını kazanan Özer, Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'nde 1982 - 1988 tarihleri arasında dekanlık yaptı. 1988-1992 yılları arasında ise Ege Üniversitesi Rektör Yardımcılığı görevini üstlendi.