Hızlı kahvaltının adı “Poğaça, simit, açma”

Türkiye’nin neresinde olursa olsun pastanelerde sabah yaşanan kalabalık günün başka saatlerinde yaşanmaz. Pastanelerin has ürünleri, işe giden, yola çıkan, acelesi olan karnı aç her insanın en hızlı ve doyurucu kahvaltı seçeneğidir. Mutfak Okulu'ndan Konuk Yazar Gülhan Kara yazdı.

Poğaça, simit, açma, Gaziantep'te katmer, İzmir'de boyoz, gevrek, Adana'da börek ülkemizdeki en hızlı kahvaltı seçenekleri arasında... Elbette kaşarlı tost, karışık tost, peynirli sandviç de hızlı kahvaltı seçenekleri olsalar da açma, poğaça ve simit kadar hızlı satın alınabilen, yemesi kolay olamıyor. Üstelik artan yarım tostu saklamanız zordur, saklasanız da soğuyunca yenecek halde olmaz. Ama simit öyle mi? Kalanını sarın bir kağıda koyun çantanıza cebinize atıştırmak istediğiniz her an yiyebileceğiniz bir gıdadır.

İLK SOKAK YEMEĞİ
Simit, bizim ilk sokak yiyeceğimiz aslında. Sokaktan satın alır, sokaklarda yürürken, otobüste, vapurda, dolmuşta rahatça yiyebilirsiniz. Yıllar geçtikçe simitler de değişiyor aslında. Fırınından ununa, ustasından susamına zamanla değişikliğe uğrasa da simiti seviyoruz. Simit eskiden şimdiki gibi pastanelerde de yapılan bir ürün değildi. Özel simit fırınları vardı ve halen de var. İşi sadece simit yapmak olan ustaların çalıştığı "simit fırını" olarak bilinen bu fırınlar tüm sokak simitçilerinin de kaynağıdır. Oysa günümüzde her alanda olduğu gibi ileri teknoloji sayesinde simit üretimi pastanelerde de yapılmakta ama pastane simidi ile taş fırın simidi birbirinden her anlamda ayrılıyor. Pastane simidi en başta elektrikli fırınlarda piştiği için daha gevşek, daha hafif oluyor. Taş fırın simidinde ise odun ateşinin verdiği nemlilik, hoş koku ve simitçi ustasının el ustalığından, dışında kullandığı susamına kadar farkını görebiliyoruz. Simit, mayalı, yağ içermeyen, dışı susamla kaplanmış bir hamur işi ürünü. Açma, poğaça, börekler, boyoz ise bol miktarda yağ içeren hamur işleri. Yağlı ürünlerin genellikle ılık ve simite göre daha taze tüketilmesi gerekiyor. Bekledikçe, özellikle de soğudukça ve içinde bulunan yağın donması sebebiyle ürün de yapı olarak sertleşmekte ve lezzetini kaybetmekte.

GÜNDE İKİ POSTA ÇIKAR
Bu nedenle genellikle sabah saatlerinde sıcak sıcak tazecik çıkan sade, zeytinli, peynirli poğaçalar ve açmalar hızlıca tükenir. Bir de günün ikinci yarısında ikindi vaktinde bazı pastanelerde bir parti daha sıcak poğaça, açma çıktığını görürsünüz. Simit yerine daha yumuşak bir ürünle hızlıca kahvaltı yapmak isteyenler genellikle poğaçaları ve açmaları tercih ediyor. Yanına en uygun içecek de simitte olduğu gibi yine taze bir bardak demleme çay... Mayalı hamurun insanda yarattığı mutluluk da bir başkadır aslında. Karnınızı doyurmakla birlikte mis gibi tazecik kokusu ve fosur fosur yumuşaklığı ile bu son derece sade görünen lezzet damağınızda adeta bir ziyafete dönüşür...

EVDE MİS GİBİ KOKULAR
Genç yaşlı, öğrenci çalışan hiç farketmeksizin günümüz yaşam koşulları ağırlaştıkça, evden işe işten eve ya da okula, ev dışında kahvaltı da kaçınılmaz oluyor. Çalışan annelerin bir kısmı çocuğu okula gitmeden ondan önce evden çıkmak durumunda kalıyor. Evde kahvaltı için zaman ayırmak zor değil aslında ama o zaman da uykudan fedakarlık yapmak gerekiyor. Hafta sonları için ailece evde kahvaltının keyfi tadı başka oluyor. 1-2 saat zaman ayırarak hamur yaoğurma keyfi yapıp evini mis gibi fırın kokusu sarsın isteyenler için simit, poğaça, açma tariflerimi paylaşıyorum.

MAYALI POĞAÇA

GEREKLİ MALZEME:
■ 4.5 su bardağı un ■ 15 gr tuz ■ 15 gr tozşeker ■ 1 pkt yaş maya ■ 125 ml su ■ 250 gr margarin ■ 1 bütün yumurta ■ 1 yumurta beyazı ● ÜZERİ İÇİN: ■ 1 yumurta sarısı ■ Unu bir kaba alıp ortasını açın. Mayayı içine ufalayıp su ve şekerle ezin. Oda sıcaklığında yumuşatılmış margarin, tuz, yumurta ve yumurta beyazını ilave edip özleşene kadar hamuru yoğurun. ■ Üzerini örtüp 30 dakika kadar dinlendirin. Hamurdan yumurta boyunda parçalar koparıp yuvarlayın ve sade pişireceğiniz poğaçaları yağlanmış fırın tepsisine aralıklarla dizin. Peynir, patates, zeytin gibi iç malzemeli yapacaklarınızı tezgaha koyup elinizin ayası ile ortasını bastırarak açın. İç malzemeyi koyup ikiye katlayarak kapatın ve poğaçaları yağlanmış tepsiye dizin. İki katı kabarıncaya kadar mayalanmaya bırakın. ■ Mayalandıktan sonra üzerlerine çırpılmış yumurta sarısı sürün. Sade poğaçaların üzerine çatalın ucuyla çizgili desen yapıp tepsiyi önceden ısıtılmış 180 derece fırına verin. Üzerleri kızarıncaya kadar 15-20 dakika pişirip fırından alın. Soğuyana kadar tepside bekletin.

İSTANBUL SİMİDİ

GEREKLİ MALZEME: ■ HAMUR İÇİN:
■ 375 gr un ■ 250 ml su ■ 1 paket yaş maya ■ 1 çorba kaşığı tozşeker ■ 2 çay kaşığı tuz ■ DIŞI İÇİN: ■ 1 su bardağı su ■ Yarım su bardağı üzüm pekmezi ■ Sarı susam ■ Unun ortasını havuz gibi açın. Mayayı ve ılık suyu ilave edip parmak uçlarınızla ezin. Şeker, tuz ilave edip hamuru yoğurun. Üzerini örtüp 20 dk dinlendirin. Fırını 175 dereceye ayarlayıp ısıtın. Hamuru eşit boyda 5 parçaya ayırıp top yapın. Her parçayı tezgah üzerinde, parmak kalınlığına gelene kadar yuvarlayarak uzatın. ■ İki ucunu bir araya getirip kendi etrafında döndürerek burgu yapın. Burgunun iki ucunu birleştirip önce pekmezli suya ardından susama batırıp yağlı kağıt serilmiş tepsiye yerleştirin. Bu şekilde işlemi tekrar ederek simitleri hazırlayın. Önceden ısıtılmış 175 derece fırında kızarıncaya kadar yaklaşık 25-30 dk pişirin. Çıtır simitlerinizi sıcak sıcak servis yapın.

AÇMA

GEREKLİ MALZEME:
■ 1 su bardağı ılık su ■ 40 gram (1 paket) maya ■ 1 adet yumurta ■ 1 çorba kaşığı toz şeker ■ 1 tatlı kaşığı tuz ■ 1 su bardağı yoğurt ■ 1 çay bardağı sıvı yağ ■ 40 gr tereyağı ■ Aldığı kadar un ÜZERİ İÇİN: ■ Yumurta sarısı
Mayayı ılık suda eritip 10 dakika bekletin. 4 su bardağı unu hamur yoğurma kabına alıp şeker, tuz, sıvı yağ, yoğurt ve yumurta akını unun ortasına koyun. Mayalı suyu ilave edip malzeme özleşene ve kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde edene kadar azar azar un ekleyerek yoğurun. Hamuru örtüp 30 dakika kadar mayalandırın. ■ Hamurdan yumurta büyüklüğünde parçalar koparıp elinizde yuvarlayın ve üzerinden hafifçe bastırın. Hamurun ortasına fındık kadar tereyağı koyup yağı dışarı taşırmadan hamuru kapatın ve tezgaha koyup iki elinizin arasında yuvarlayarak, yaklaşık 1 karış uzunluğa getirin. Hamurun iki ucuna elleriniz koyup aksi yönlere doğru çevirerek hamuru hafifçe burun. ■ Hamuru elinizin etrafına sarıp düğüm atar gibi uçlarını birleştirin ve yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine yerleştirin. Üzerlerine yumurta sarısı sürüp susam veya çörekotu serpin. İki katı kabarıncaya kadar tepside bekletin. Önceden ısıtılmış 160 dereceye ayarlı fırında üzerleri kızarıncaya kadar yaklaşık 15-16 dakika pişirin. Soğuyana kadar tepside bekletin

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.