BESİM KAZADO

Merhabalar, yine güzel bir İzmir sabahı. Bu kez evden yazıyorum bu satırları. Geçen hafta Bodrum'dan İzmir'e arkadaşımın arabası ile döndük. Şirince'ye uğradık. O serin serin Şirince, insanın içini o kadar ferahlık veriyor ki. Birkaç turist grubu dolaşıyordu. O pırıl pırıl dükkanları tek tek dolaştım. Ev yemeklerimizi yedikten sonra turlamaya devam ettik. 'Annem yapıyo ben satıyom" sloganıyla Muharrem Ustanın dondurmasını atlamadan narlara geçtik. Nar, evet nar yılın meyvesi gibi duruyordu. Kocaman kıpkırmızı narların suları da pek iyi oluyor. Hele bir sabunlar aldım yağdan ve de çeşitli meyvelerden kokularını almış sabunlar, çok özel. Amerika ve İtalya'daki arkadaşlarıma götürmek üzere. Derya Yaylalar ve Mahir Çatal'ın "Kır Kahvesi"nden... Bir de teyze vardı ki, elinde şişleri tığ işliyordu. Hele saymakla bitiremeyeceğiniz 'Balkızın reçelleri'. O kadar etkilendim ki anlatamam. Arada bir bu özel yere gitmek lazım diye düşündüm.

VELİ'DE HASRET YEMEĞİ
Akşamına özlediğim (uzun bayram tatilinde o da GAP turuna çıktığından) Aysel'im (Uysaler) ve de Filiz'le (Radika restoran) hep beraber Kordon Veli Balık Pişiricisi'nde hasret yemeği yedik. Bir palamut, ağzınıza afiyet... Sohbet derinleşirken Filiz'in babası İzmir'in, Türkiye çapında işadamları ve sanatçıların uğrak mekanı Erol'un Yeri'nin sahibi Erol Birkan geçiyordu ki bizlere katıldı. O ne sohbet, nerelere gidildi. Bayılıyorum o hatıraları dinlemeye, hele bu konuları Aysel ve Erol abi açarlarsa. Çektiğim resmi haydi face'e atayım dedim. Anında başta Bodrum'dan Feraye (ki annesi canımız Müzeyyen ablam Erol'ın yerinde rakısını içmeden oteline geçmezmiş, dünyanın yorumunu aldık. Hülya Yiğitalp Aysel'ine öpücükler, Neslihan Yargıcı da balık da duayenlerle yenir, yorumu ile.. Pek sevmezdim başlarda ama şimdi alışmaya çalışıyorum, yani flört ediyoruz 'face' ile.

VER ELİNİ GÖCEK
Ertesi sabah, size dün anlattığım İstanbul... Cuma günü İzmir'e dönüyordum ki Başaran Holding'in sahipleri Beril ve Hüseyin Başaran çifti uçaklarına bindirip Dalaman'da indirdiler. Ver elini Göcek. Aman ne Göçek... Hava muhteşem, etraf sakin, hemen tekne ile geçtiğimiz cennet köşemizde huzur başladı. Hele sabah o güzel görüntü. 'Cennet burası herhalde' dedirtiyor. Komşu teknemiz ... Avladıkları balıkların lezzeti tartışılmazdı. Buna karşın çevredeki teknelerin çoğuna dağıtılan ve de bana İzmir'e getirmem için verilen balıkların kalitesini kelimelerle anlatamam. Size en yakında nerede kiminle götürdüğümü yazarım balıkları... Hepinize yeni mutlu bir ay diliyorum.