• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
‘Toplumsal güven’ yeniden kurulmalı HÜROL DAĞDELEN

‘Toplumsal güven’ yeniden kurulmalı

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 28.10.2015, 00:00
Doğum ve ölüm kaçınılmaz...

Çünkü hayat geçip gidiyor, tıpkı bir film şeridi gibi...

Sevdiklerimizden anılar kalıyor bizlere...

Bizlerden de sonraki kuşağa...

Bu adeta bir devir teslim gibi...

En güzel anlarda çekilen fotoğraflar, video filmler iz bırakıyor beyinlerde...

Gün gelince albüm açılıyor, hafif bir gözyaşı, özlem ve hasret karışıyor duygulara...

İnsan olmanın o "biricik" değeri olan sevgi, gün ışığına çıkıyor; paylaşımlar, temenniler, beklentiler, yüze yansıyor muzip bir gülümsemeyle...

Çünkü anılardan kalan bir sır yansır yüreğinize; insan sevgisi...

İnsan olmanın o "sıcak" yüzünü seviyorum ben...

Artık görmeyi özlediğim, yüreğimde hissedemediğim o sevgi dokunuşunu...

Çünkü onca acıya, onca yokluğa karşın böyle büyüdüm ben ve bizim kuşak...

Toplumda bir değer olduğumu hissederek...

Zira toplumda bir moral değer vardı, bir dostluk, bir birliktelik... 

***


Şimdi ise kaygı var yüzlerde, gergin ve sevgisiz bakıyor gözler...

Bunu yaşamak için otobüsle, vapurla, metroyla yolculuk yapın, anlarsınız...

Özel aracınız size bu tüyoyu vermez ancak halk arasındaysanız fark edersiniz...

Toplum kaygılı, bu net...

Çünkü kaygı, endişe ve stres gündelik yaşamın bir parçası haline gelmiş, sadece anne ve babalarda değil, gençlerde, sevgililerde, yeni evlilerde, hatta çocuklarda bile böyle...

İnsan kavga etmek için zemin arıyor sanki...

Eskiden anlaşmak için zemin yoklanırdı. Şimdi daha uyanır uyanmaz gerginlik başlıyor...

Bugün gazetemizde okumuşsunuzdur, Aydın'da yaşanan yol kavgasında, servis minibüsü şoförü, özel araç sahibini yumruklamış, o da tutmuş diğerinin kulağını kopartmış...

Bu inanılmaz bir öfke, bir cinnet hali...

Birbirine tahammülü kalmayan insanların, "önce ben" zihniyetini hayat felsefesi yapmasının bir sonucu...

Oysa toplumların temeli "ben" değil, "biz" üzerine kurulmuştur... 

***

Bu olumsuz gelişimin çeşitli nedenleri var, ancak en önemlileri, toplumun giderek sevgisizleşmesi, kültürel açıdan kendini besleyememesi, kamplaşması ve "bizlik" duygusunu yitirmesi...

Ve elbette para. Bu yüzden bir toplumsal terapi gerekiyor, umutsuzluğu yüreğine yerleştiren milyonlara...

Sadece bu da yeterli değil, artık insana yatırım yapmanın zamanı geldi. Bu açıdan politikacılara çok iş düşüyor. 12 Kasım seçimlerine çok az bir süre kala, insana yaklaşımı "sevgi" zinciriyle olan ve güven veren parti sonuca ulaşacaktır sanırım...

Zira beklentiler değişti, insanlar artık sadece para, yatırım, iş, aş açısından bakmıyor seçime, mutsuzluğuna da çözüm arıyor. İstiyor ki, sevgi ve hoşgörü de toplumun yüreğine yerleşsin. Bu yüzden artık vaat eden değil, hayata geçiren kazançlı çıkacak ülke yönetiminde...

Toplumsal güven de bu işin ipucu...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA