• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Söğüt Köyü artık bir kitapta, ya sizinki? HÜROL DAĞDELEN

Söğüt Köyü artık bir kitapta, ya sizinki?

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02.09.2016, 00:00

Her insan, doğup büyüdüğü, çocukluk anılarını geçirdiği, kimi zaman hüzünlü kimi zaman mutlu ama hep sevdalı geçirdiği mahalleyi, şehri, köyü, kasabayı, bir gün gelir birilerine anlatmak ister...
Anlatmak, suya yazı yazmak gibidir oysa, uçup gider... Eğer hatıranı anlattığın kişi de gün gelir unutursa, insanlık tarihinden bir sayfa düşüp gider zorla tutunduğu daldan...
Oysa yazmak kanıttır, kuşaklar boyunca, geçmişten geleceğe sağlam bir köprüdür; anılar, yaşanmışlıklar değer bulur, dilden dile dolaşır, kuşaklara can olur, örnek olur...
Dünyaca ünlü yazarların romanlarında yaptığı tasvirler, hep o çocukluk anılarından kalan izlerdir.
Süsleyip püsleyip armağan eder okuyucuya...

Doğrusu, dünya tarihinde çok az insan bunu başardı, başarıyor.
Çok az insan, anılarını kitap haline getirip geleceğe aktarıyor.
Bu kişilerden biri de aramızda; yıllardır TCDD İzmir Bölge Müdürlüğü'nde müdür olarak görev yapan makine mühendisi Hasan Ali Çakır...
Çakır, doğup büyüdüğü Denizli'nin Söğüt köyünü, çocukluk anılarını, ailesiyle yaşadığı acı tatlı hatıraları, arkadaşlarını unutamamış... Duru ve gerçekçi bir üslupla yazıya dökmüş, üstelik yöresel diline de sahip çıkarak...
Şimdi Söğüt'te büyüyen her çocuk, Hasan Ali Çakır'ın anılarını okuduğunda, geçmişle bugün arasında bir kıyaslama yapacak, Söğüt'ün değerini daha iyi anlayacak.
Çakır bunun da da kalmamış, kitabın gelirini de köy çocukların eğitimine harcanması için bağışlamış... "Biz çok zorluklar çektik onlar sıkıntı çekmesin" diyerek üstelik...

Hasan Ali Çakır'ın Söğüt köyü artık, bir gün unutulacak olan anılarda kaybolmayacak, aksine yazılı bir belge olarak insanlık tarihine, Söğütlü çocuklara bir ışık olacak.
Hadi siz de elinize kağıdı kalemi alın, (pardon bilgisayarın başına geçin)...
Yaşadığınız kenti anlatıp geleceğe aktarın.
Yaşadığınız kente en anlamlı armağanınız bu olacaktır, emin olun.

Vedat Türkali...

Gençlik yıllarımda elimden düşürmediğim kitaplardan biriydi "Bir Gün Tek Başına"... 1960 ihtilalinden önce için için kaynayan İstanbul'da yaşayan, komünistlikle suçlanan genç bir adam olan Kenan'ın gelgitlerle örülü öyküsünü anlatan kitap, kimi zaman sert kimi zaman ise duygusal üslubuyla içime işlemiştir adeta...
Kitabın "toplumsal gerçekçiliği" yüze vuran adı bir yana Kenan'ın yalnızlığı ve yaşadığı talihsizlikler, ruhumda fırtınalar kopmasına neden olmuştu.
Eşi ve çocuğuyla sıradan bir yaşam sürerken aşık olduğu Günsel ise, sadece onun değil, her okuyucu için umut ateşini yakan bir cazibeydi...
Etkili bir yazardı Vedat Türkali...
Bunu tüm eserlerinde görmek mümkündü, okuyucuyu kendisiyle yüzleştirecek kadar cesur bir kalemdi. Okumayı, hatta yüzleşmeyi sevmeyen bir toplumda, "ayakta kalma", bir fikir yazarı olarak "değerini" hissettirme ustasıydı.
Bir müzik klasiği olan, sözlerini yazdığı "Bekle Bizi İstanbul", bir şehre olan özlemi anlatan en iyi şarkıdır mesela...
Yaşadığı zaman diliminde, "direnme hakkını" savundu, "insan olmanın" onurunu yaşattı.
Mekanın cennet olsun Vedat Türkali...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA