Rakip Avusturya'nın gücü az-buz değildi.
Ne kadar devşirme varsa toplamışlardı.
İki Sırp'tan, Arnautovic pas verdi, Junuzovic gol attı. Nijeryalı babalardan olma Bayern'li siyahi Alaba, 1860 Münih'li siyahi Okotie. Avrupa Şampiyonası Eleme Grubu'nda Rusya ve İsveç gibi güçlü ülkeleri, Yugoslav ekolünden gelen Karadağ gibi bir ekibe gövde gösterisi yapmış, 10 maçta 9 galibiyet 1 beraberlikle, 25 gol atıp, sadece 3 gol yiyerek namağlup final vizesi almıştı. Hiç eksiği yoktu ve Ernst Happel'de evinde oynuyordu.
Ya biz ? Kırık, dökük, eldekilerle idare etmek durumundaydık. İki orta bekimiz Serdar Aziz ve Hakan sakat, Semih formsuzdu. Fatih Terim ne yapsın, yine eksiklere sığınmadı, moral bozmadı, üstelik moral verdi oyuncularına.
"Hazırlık maçlarını namağlup bitireceğiz.
Kendinize güvenin" dedi. Topal'ı ön liberodan defansa çekerek onun yanına da cesaretle Ahmet Çalık'ı koydu. Jokerimiz Mehmet Topal yine başarılıydı, Ahmet Çalık da deneyimsizliğine rağmen sırıtmadı. Terim'in askerleri iyi futbol oynadı, Avusturya'yı oynatmadı.
57'ye 43 topla oynama yüzdesi bizim için azımsanmayacak bir pas trafiği başarısıydı.
Fatih Terim sahaya sürdüğü 11'de tek hatayı sağ kanatta yapmıştı, Hakan Çalhanoğlu'nu kanat oynatmak istedi ama orası, onun yeri değildi. İçeri içeri kaçtı, Avusturyalılar da, ondan markaj gelmeyince Gökhan Gönül'ü sürekli ikiye bir üçe bir yakaladılar, tek başına ne yapabilirdi ki ? Avrupa'nın hiçbir takımında bizim kadar duran top ustası yok. Arda Turan, Hakan Çalhanoğlu, Selçuk İnan ve Caner Erkin bize kim 18 civarında faul yaparsa yandı. Ve Hakan Çalhanoğlu 43. dakikada öyle bir frikik golü attı ki, TV'lere jeneriklik.
Ve ardından öyle bir füze gönderdi ki, Avusturya'nın Türk kalecisi Ramazan kurtardığına bin kez şükretmiştir. Fatih Terim 2. yarıda yanlışından döndü, Volkan Şen'i oyuna sokup sağ kanada verdi. Ramazan, şanssız bir degaj ile bize galibiyet şansı tanıdı, Arda Turan bu ikramı nefis bir plaseyle geri çevirmedi.
Yediği gole, "Kurtarabilir miydi ?" diye tartıştığımız Volkan Babacan, 2. yarıda yüzdeyüz üç gol kurtararak, Terim'in ona güvenini boşa çıkarmadı. Tarihsel akışta pekçok kez kuşattığımız Viyana'yı bir türlü alamadık ama, dün gece futbolumuzla başkenti fethettik.
Maçın en güzel yanı, gurbetçilerimizin Avusturyalılarla birlikte Avusturya Milli Marşını birlikte söylemeleriydi. Bizi Avrupa'dan dışlamak isteyenler belki utanırlar.