• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Bunun neresi etik! SELAHATTİN ERTAŞ

Bunun neresi etik!

selahattin.ertas@sabah.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 03.12.2016, 00:00

Belli bir yaşa gelmiş, faal çalışmayı düşünmeyen teknik adamlarımıza lafımız yok. Ya da sezon boyunca takım çalıştırmaz ki doğrusu budur, yeni sezona kadar gider televizyonda ya da radyoda yorumlarını yapar. İtirazım, takımın başında meslektaşına ve takımına devamlı eleştirmesi, zorda bırakması, yönetimine taraftarına çaktırmadan mesajlar yollamasına. İşine son verilen meslektaşının yerine geçerken de hiç sıkılma utanma olmuyor.İşler bozuldu mu takımdan ayrıl, tekrar ekranın başına geç, bir takım bulana kadar değirmeni döndürmeye devam..
Burada önce TFF'nin sonra da Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği'nin devreye girmesi gerekir.
Tabi bizim spor yazarları derneğimizin de.. Etik kurulu mu kurulur, resmi yoldan mı halledilir bilemem ama düzelmesi şart. Teknik adamın sezon boyunca sadece bir takımda çalışması sağlanmalı. Yorumculuk yapacaksa da sezon boyunca olmalı. Böylece kimse kimsenin yeriyle oynayamaz. Oh ne ala, otur Süper Lig takımının yöneticileriyle masaya, "Küme düşürmezsem kulübün naklen yayınlarından, tribün gelirlerinden, reklam pastasından şu kadar milyon lirayı garantiyi alırım" de. Olmadı mı ekranda yorumculuk yaparak, piyasaya mesajyolla..
Hoş hareketler değil bunlar..
Sahalar teknik adamların, ekranlar gazetecilerindir...

Teknik arıza

Kimsenin parasında gözümüz yok... Ama futbolumuzda öyle teknik adamlar var ki, marifetlerine şaşıp kalıyoruz.. Bazı isimler var, sezonda 2 takım değiştiriyorlar, kesinlikle işsiz kalmıyorlar. Çünkü takımdan ayrılınca hemen bazı eller tarafından TV kanallarında yorumculuk koltuğuna oturturuluyorlar.
İki, bilemedik üç ay ekranda küme düşmeye aday takımların yönetimine, antrenörüne ayar çekiyor, bir süre sonra bir bakıyoruz eleştirdiği takımın başında teknik sorumlu olmuş!

Trilyonlar nereye?

600 milyon dolarlık naklen yayın ihalesi yine Digitürk kazanmıştı. Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, geçtiğimiz günlerde bir kanalda, kulüplerimizin çok dikkatli harcamalarını istemiş. Ayrıca hatırlatmış:
Naklen yayın, stat ve reklam gelirleri kulüplerimize büyük para akışını sağlamakta. Ama hesapsız kitapsız yapılan transferler yüzünden kulüplerimizin çoğu UEFA tarafından ya transfer yasağıyla ya da Avrupa kupalarına katılmama cezasıyla kalıyor. İnşallah kulüp başkanlarımız, Bakan Çağatay'ın parayı harcama konusunda çaktırmadan yaptığı "kulak çekme" sözlerini unutmazlar.

G.Saraylılar'a olta atmak

Tarihçi Murat Bardakçı, bir yazısında, son 24 yıldır Kadıköy'de bariz üstünlük kuran F.Bahçe'nin sırrını, Bektaşi tekkesinin şeyhi Yusuf Fahir Baba'ya bağladı. "Şükrü Saracoğlu Stadyumu manevki oruma altındadır" iddiasına bulundu. Bardakçı, sanırım 'daha çok okunmak' istemiş ama buna inanan fanatik ve iş bilmez yönetici çıkacaktır.
Çünkü yazar, yazısının sonunda G.Saray'ın bu durumdan kurtulması için kurşun döktürme seansının formülünü de veriyor.
F.Bahçe'nin manevi korunma işi nedense G.Saray'a karşı tutuyor da, genelde yabancı takımlara karşı etkisiz kalıyor.

Bey ve bye bye

Spor medyamız önce Riekerink Bey dediği Galatasaray teknik direktörüne her karşılaşma öncesi 'Takım yenilirse bye bye' demekten yorulmadı, biz okumaktan bıktık. Kulüp de yalanlıyor ama hala başta fanatik yazarlarımız gitmesinde ısrar ediyor. Kabak tadı verdi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA