Sağlıklı yaşamak ve güvenli işyerlerinde çalışmak en temel haklarımızdandır.
Teknolojik gelişmelerle birlikte çalışma şartları her geçen gün değişmekte, çalışanların karşılaştıkları riskler de aynı oranda farklılaşıp artmaktadır. Gıdadan inşaata, madenden tekstile her alanda ürünün kalitesi kadar, üretim şartları ve çalışanların maruz kaldığı riskler de çalışma hayatında önem kazanmaktadır.
İş kazalarının % 98'i, meslek hastalıklarının %100'ü önlenebilir iken; gerekli tedbirler alınmadığı için maalesef her yıl, milyonlarca insan dünya genelinde hayatını kaybetmektedir.
Doğrudan doğruya insan sağlığı ve hayatı ile ilgili olduğu için iş sağlığı ve güvenliği küresel bir sorun alanıdır. Dünyada her gün 6.300 kişi işle ilgili kaza veya hastalık sonucunda hayatını kaybetmektedir. Her yıl yaklaşık 2.3 milyondan fazla ölüm meydana gelmektedir.
Türkiye'de ise 2015 yılında 241.547 iş kazası ve 510 meslek hastalığı tespit edilmiştir. Bu iş kazaları sonucunda 1.252 çalışanımız hayatını kaybetmiştir.
Yaklaşık 3 milyon işgünü kaybı yaşanmıştır.
ÖNLEYİCİ YAKLAŞIM
Ülkemiz iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili çağdaş yasal düzenlemeler konusunda son yıllarda büyük gelişim göstermiştir. Özellikle 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun çıkmasıyla beraber konu daha da önem kazanmıştır.
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu iş sağlığı ve güvenliği hakkında çıkarılmış ilk ve tek müstakil kanundur.
Memur, işçi, işveren, çırak, stajyer tüm çalışanlar, tarım dahil tüm işkollarında, çalışan sayısı sınırı gözetmeksizin kanun kapsamına alınmıştır.
Kuralcı ve cezacı yaklaşım yerine önleyici yaklaşım esas alınmıştır.
Bütün işyerlerine risk değerlendirmesi yapma zorunluluğu getirilmiştir.
Bütün çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimi alması sağlanmıştır.
Kamu-özel sektör ayrımı gözetmeksizin bütün tarafların bu alanda işbirliği yapması önem taşımaktadır. İlk başta işverenlere bir külfet gibi görünen iş sağlığı ve güvenliğine yönelik harcamalar, iş kazaları meydana geldiğinde ödenen bedellerin yanında çok küçük kalmaktadır.
HAFTA DÜZENLENDİ
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB), iş sağlığı ve güvenliğinin çalışma hayatındaki önemini vurgulamak amacıyla her yıl "İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası" düzenlemektedir.
Bu yıl 4-7 Mayıs 2017 tarihleri arasında düzenlenen etkinliklere Gaziantep ev sahipliği yapmıştır. Hafta etkinlikleri kapsamında çeşitli sempozyum ve toplantılarla ülkemizde "İş Sağlığı ve Güvenliği" bilincinin geliştirilmesine yönelik faaliyetlerde bulunulmuştur.
Güçlü yasal düzenlemeler tek başına sorunların çözümünde yetersiz kalmaktadır. Ülkemiz gelişmişlik seviyesinin artması ve çalışma hayatındaki değişime entegrasyon yoluyla hızla büyümektedir. Ancak insan davranışlarının bu gelişime ayak uydurması aynı ivmeyle gerçekleşmemektedir.
İş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesinde güvenlik kültürünün bir yaşam tarzına dönüşmesi büyük önem taşımaktadır.
İş güvenliği kültürü, iş güvenliğinin öncelikli olduğu yaşam biçimidir. Güvenlik bilincinin nesillere yerleşmesinde en önemli unsur eğitimdir. Küçük yaştan başlayarak güvenli yaşam bilincinin okullar dahil bütün yaşam alanlarında çocuklara kazandırılması gerekmektedir.
ÇSGB'ye bağlı bir eğitim merkezi olan ÇASGEM, "önlemek ödemekten daha ucuz ve daha insanidir" anlayışı ile güvenle büyüyen bir toplumun inşası için, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine aralıksız devam etmektedir.