• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Giriş Tarihi: 04.03.2023, 00:00

Çocuğunuza karşı ne kadar dürüstsünüz?
En son ne zaman yalan söylediniz ona? Hiç söylemez misiniz? Beyaz yalan da mı söylemediniz?
Peki, yalanın beyazı olur mu?
'Ben kendime, yalanlar söyledim Sonra ben o kendimden, Onları dinledim.
Dinledim.
Dinledim.' Demiş Özdemir Asaf... Kendimize söylediğimiz yalanlar ile yarattığımız dünyanın esiri olduk çok zaman. Az zamanlı ömrün azımsanmayacak kısmı geçti bu yalanlarla... Gerçeklerin ortaya çıkma gücünü yok saysak da, onlar hep vakti geldiğinde dikildi karşımıza ve çok daha fazla acıttı.
Yine aynı korkular yüzünden yalanlarımızla büyüttük çocuklarımızı.
İncinmesin, kırılmasın, üzülmesin diye yarattığımız gerçek dışı dünyaların sahte prensleri, prensesleri yaptık onları...
Gerçekleri ömrümüz yettiğince saklar, uzak tutarız, onları koruruz diye düşünüyoruz ama ya ömrümüz bittiğinde ne olacak?

KATLANARAK ARTACAK
Çocuklarımıza yapacağımız büyük kötülüklerden biri gerçekleri söylememek, daha da kötüsü onlara yalan söylemek. Sakladığımız gerçekler ortaya çıktığında, sakındığımız her üzüntü katlanarak gelecek önlerine. Yanına güvensizlik eklenecek bir de... Üstelik o güvensizlik sadece bize değil, dünyaya hatta kendine olacak. Tutunacak dal bırakmayacağız yani. Yetmeyecek, gerçeklik algısı da oluşamayacak...
Beraberinde mücadele gücü de.
Bir filmde, bir öğretmenin kurduğu cümle çok çarpıcıydı: Öğretmenliğimin en temel kuralı öğrencilerime asla yalan söylememek diyordu. Öğrencinin hoşuna gitmeyecek de olsa gerçeği en yalın hali ile söylüyordu.
Çocukların her acısı ile hemhal olup, gerçek iletişim kuran bu öğretmenin öğrenciler için en güvenilir kişi olduğunu söylemeye gerek yoktur sanırım.

DOGRU ROL MODEL OLMAK
Eğitimin en etkili yöntemlerinden biri de doğru rol model olabilmektir.
Dik duruşlu, hakikatin peşinde ve savunucusu ebeveynler ve öğretmenler, hayatın doğal akışı içinde; imaj veya algı kaygısı olmadan davrandıklarında zaten önemli yol kat etmiş olacaklar. Nabza göre şerbet vermenin, hatta bazen de ilm-i siyasetin çok daha farklı kavramlarla karıştırıldığı günümüzde çocuklarımızın diklenmeden doğruyu söylemeyi ve doğrudan sapmamayı öğrenmelerinin en etkili yolu gördüklerini uygulamak olacaktır.
Öyleyse, çocuklarımızı ve öğrencilerimizi ayna gibi düşünüp; gördüğümüz her hatalı davranışta kendimizi sorgulayabiliriz. Hem bizim, hem de çocuklarımızın iyiliği için.

SEFKAT VE MERHAMET
Yeri gelmişken belirtmekte fayda var, edep veya erdemlerin öğretildiği ilk yer aile olsa da okulların sorumluluğu ihmal edilemez. Yeri gelir okul, aileyi de eğitir, yönlendirir. Çocukların istenmeyen davranışlarına hoşgörülü olabilmek de yalanı önlemenin yollarından biridir. Anne ve baba, şefkat ile merhamet simgesi olmalı... Çocukların hata yaptıklarında kolayca gidecekleri bir merhamet kapısının olması, dürüstçe hatalarını itiraf edebilmeleri; 'ödevini yaptın mı, testini çözdün mü?'den ibaret olmayan gerçek iletişimle mümkün ancak. Sevginin temel alındığı, çocuğun gerçeklerinin göz ardı edilmediği, samimiyet dolu diyaloglar ile... Zor zamanlarında gidilecek kapı olamıyorsanız evlatlarınız için, o boşluk çok tehlikeli bir şekilde dolabilir.
Her akşam adeta kavgaya dönüşen, bağları zayıflatan çekişmelerin altında değersizleştirdiğimiz; sonrasında göklere çıkarıp boylarını ve ruhlarını aşan hedefler ile boğduğumuz çocukların hangi gerçekliğe nasıl ulaşacaklarını sorgulamalı. Öyleyse, önce kendimize sonra da evlatlarımıza söylediğimiz yalanlardan vazgeçip, en önemli gerçekliklerden birine tutunalım:
Sevgiye. Unutmayalım; o sınavlar da testler de, çocuğun ruhuna zarar verdikten sonra hep yalan....

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA