Hiçbir karşılaşma tesadüf değil hayatta. Caddenin orta yerinde hızla çarpıp yanından geçtiğimiz adam, yağmur yağarken korunmak için girdiğimiz cafe, her gün aynı alışveriş merkezine uğrarken, anlık rota değişikliği ile uğradığımız süpermarket, metroda gözlerimizin içine dikkatle bakıp gülümseyen , annesinin ağlarken bir türlü susturamadığı minik bebiş, yemek yapmaya üşenip son anda uğradığımız balıkçı Refik Usta, karşıdan karşıya geçerken önümüzde aniden frene basan dalgın şoför, evimize aldığımız güzel sardunyalar, yanına kadar yaklaşıp bir adım kalmışken havalanan beyaz güvercin, trafikte kavga ettiğimiz kendini bilmez adam, trende yanına oturmak zorunda kaldığımız zihinsel özürlü genç, yolumuzu kesip para dilenen yaşlı kadın, belki her sabah yüzünü görerek uyanmak zorunda kaldığımız insan, acil serviste ölmeden yarım saat önce bizimle konuşan bilge kadın, düşüncelerle boğuşurken geçirdiğimiz trafik kazası, amansız yakalandığımız bir hastalık, doğduğumuz aile, mahalle arkadaşlarımız, ilkokulda okulda yanına zorla oturtuldugumuz sıra arkadaşımız, bizi yari yolda bırakan ya da yarı yolda bıraktığımız sevgililerimiz, en değer verdigimiz eşimiz, herşeyimiz olan çocuklarımız ve dahası... Her ilişki bizim bir aynamız. Yıllarca uzağa taşıyan bir şarkı ruhsal gelişimimizin bir parçası. İşyerinde yaşadığımız basit bir olay, düşünsel bir olayın tetikçisi. Gördüğümüz bir rüya ruhsal bir çağrının tamamlayıcısı. Plansızca oluşturduğumuz aslında hayata dair en ciddi planlarımız...
HAYAT ÖGRENCİSİ
Tamamen rastgele bir bakış açısıyla, birçok karşılaşma tesadüf olarak görülebilir. İnsanlar şans eseri, örneğin aynı anda aynı yerde olmak gibi nedenlerle yollarını kesiştirebilir de. Bu rastgelelik anlamlı ilişkilere yol açabilir ve karşılaşmanın arkasında daha derin bir amaç olduğu anlamına gelmez. Ancak benim kişisel inancım, "yolumuza çıkan" insanlarla bir sebepten dolayı yolumuzun kesiştiği. Ben tesadüflere inanmıyorum.
Hayatımdaki insanların gelip gidişlerinin zamanlamasına artık mutlak bir hayranlıkla bakıyorum. Yanlarında getirdikleri ya da onlara götürmeleri için verdiklerim, ortaya çıkma nedenlerine doğrudan yansıyor çünkü. Neye inanmaya karar verirseniz verin, her iki şekilde de hayatın bir öğrencisi olmayı düşünün bence. Herkesten öğrenebileceğimiz bir şey her zaman var, çünkü deneyimlerimiz kendimize özgü. Hiç kimse bir diğerinden daha akıllı veya daha iyi değil. Hepimiz farklıyız, hepimizin farklı yönleri , yetenekleri var. Yani herkesten öğrenebileceğimiz ve tanıştığımız diğer insanlara öğretebileceğimiz bi dolu şey var.Bir danışanım Melisa'dan örnek vereceğim;
AYNI TİP İNSAN
Neden aynı tip erkekleri hayatıma çekmeye devam ettiğimi anlamıyorum. Aşık olduğum her erkek sonunda ya beni aldatıyor veya başkası için beni terk ediyor. Bana neyi yanlış yaptığımı söyleyin derken,bir yandan hayatını sorguluyor, diger taraftan bu konuda yardım arıyordu. Konuya ilgilendiği erkeklerin ortak yönleri ile ilgili bir bakış açısıyla yaklaşıyor ve nedenini bir türlü kavrayamıyordu. Onunla görüşmelerimizde bunun bir tesadüf olmadığını, içinde taşıdığı öğretinin hayatını tamamen değiştirebileceğini konuştuk. İlişkilerindeki ortak paydanın aslında sadece kendisi olduğu üzerinde yoğunlaşmayı denedik ve oldukça faydalı oldu. Evet, aslında tüm ilişkilerilerimizdeki ortak payda aslında kendimiziz. Bazen, bize ihanet eden, istismar eden veya bizi terk eden adama odaklanmak, o ilişkide kendimizin nasıl bir rol oynadığına bakmak için zaman ayırmamaktan daha kolay! Hepimiz aşırı kullanılan klişeyi duymuşuzdur: "Zıt kutuplar birbirini çeker". Zayıf olduğumuz alanlarda güçlü olan insanlara doğru çekilme eğilimindeyiz. Ayrıca, "benzer benzeri çeker" diyen çekim yasasını da duymuşuzdur. Nadiren istediğimizi veya hak ettiğimizi çekeriz. Zaten olduğumuz şeyi çekeriz. Sadece eşimizle ve erkek arkadaşlarımızla değil, sahip olduğumuz her ilişkide.Bir kadın ya da erkek, "Görünüşe göre ilişkiye girmek için her zaman yanlış kişiyi seçiyorum. Hepsinin daha sonra ortaya çıkan aynı türden sorunları var" diyorsa, o zaman deneyimlerinden ders almıyor demektir. Hayat onlara aynı dersi tekrar tekrar gönderecek, ta ki ÖĞRENENE kadar. Aynı sorunu hayatlarında bu kadar sık tekrarlayan insanları başka nasıl açıklayabiliriz ki... Bunun nedeni, dersten habersiz kalmaları. Hayatımıza giren her kim olursa olsun, bize bir şeyler "öğretmek" ve eksik olduğumuz deneyimleri bize getirmek için oradalar. Ya da onlar, bizim onlara da bir şeyler öğretmemiz için yolumuza gönderildiler.
BAZILARI VE BİZ
Bazıları bizi mutlu ettiler. Bazıları kendimizi farklı görmemize yardımcı oldular yada kendimizi yeniden görmemizi sağladılar. Güçlü yönlerimizi vurgulayarak özgüvenimizi arttırdılar belki de. Ya da zayıflıklarımızı bize yansıtarak gelişmemiz için bizi zorladılar. Bazıları istek listemizi yerine getirdiler. Bazıları bizi güçlü kıldılar. Bazıları bize ilham verdiler. Amacımıza bizleri yönlendirmek İçin ordaydılar. Onlar hayatımızın yönünü gerçekten etkilediler. Gerçek tutkularımızı takip etmemiz için ne yapmamız gerektiğini anlamamıza yardımcı oldular.
YENİ BİR ŞEYLER
Bazıları yeni şeyler öğretti. Bazısı daha iyi bir insan olmamıza yardımcı oldu. Bazısı hedeflerimize ulaşmamızı kolaylaştırdı. Bazıları da zor zamanlarımızda ya da ihtiyacımız olduğunda bizi korumak için ordaydılar. Tam da onlara ihtiyaç duyduğumuz anda ortaya çıktıklarını fark ettiniz mi? Ayrılık yaşıyoruz veya iş kaybıyla uğraşıyoruz, tam zamanında karşımıza çıkıyorlar. Destek ve cesaret için sanki orada olmaları gerekiyormuş gibi. Bazıları inançlarımızı sorgulamak için ordaydı. Görüş ve inançlarımıza meydan okudular, eleştirel düşünmeye zorladılar. Bazıları kalıcı anılar yaratmak için girdiler hayatlarımıza. Değer verdiğimiz anlar ve yıllarca paylaşacağımız hikayeler yarattılar. Ancak en önemli nokta şu ki; çevremizdeki her bir kişi hikayemizin başarısında hayati bir rol oynadı. İnsanlarla tanışmanızın yüzlerce farklı nedeni olabilir. Size öğretebilirler, büyümenize yardımcı olabilirler veya yolculuğunuzda size rehberlik edebilirler. Deneyim iyi ya da kötü olsun, her karşılaşma öğrenmek ve kendimizin daha iyi bir versiyonu olmak için bir şans bana göre.
KARSILAŞMALAR
Tanıştığımız her insana hayatın bir HEDİYESİ gibi davranmak ve hayatımızda bir adım daha ileri gitmemize yardımcı oldukları için onlara minnettar olmak ya da olabilmek oldukça anlamlı. Onları dualarımızın bir parçası yapabilmeliyiz. Çünkü şu anki mutluluğumuzun ve gülümsemelerimizin nedenlerinden biri de onlar aslında... Farkındalık geliştirelim, daha derin düşünelim. Hayatın anlamını bulmaya çalışmadan önce, kendi hayatımızın anlamını bulmaya odaklanalım. Kendinizi daha iyi tanıyınca ve seçimlerimiz de netleşecektir. Sadece karşılaşmalar değil, her şey bir sebepten dolayı olur, bu sebebin ne olduğunu bulmaksa bizlere kalmış. Bizler için yazılmış mesajları okumaya çalışıp yürüdüğümüz yolu aydınlatarak, temizleyerek ilerlemek önemli bence. Hem de her adımda... Hiçbir şey şans eseri değil bu hayatta. Sonsuz gerçeklikler ve sonsuz zaman çizelgeleri olsa da, unutmamalı ki evrenin ilahi orkestrası her daim bizler için çalmaya devam ediyor. Biz dinliyor olsak da olmasak da! İyi ki varsınız, hiçbirinizin varlığı ya da şu an yazdıklarımı okuyor olması bir tesadüf değil. Sevgiler, harika bir yıl olsun hepimiz için. En güzel, en hayırlı dileklerim her daim sizlerle...