Maganda muhtarlara iki kat ceza verilsin!

Kütahya'da katıldıkları düğünde havaya tabancalarla ateş açıp oynayan 4 köy muhtarının görüntüleri ortaya çıktı. Tabancalara el konulurken, muhtarlar hakkında 'genel güvenliği tehlikeye sokmak' ve 'ateşli silahlar kanununa muhalefet' suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Bu haberi görünce aklıma türlü çeşit atasözü geliyor. Bir tanesi de 'Balık baştan kokar'... Şimdi 4 köyün muhtarı çıkıp bir düğünde magandalık yaparsa diğerleri ne yapmaz? Muhtar demek seçilmiş kişi demektir, rol model demektir, sözü dinlenen, açtığı yoldan gidilen kişi demektir. Hele ki köy gibi küçük bir yerde! Düşünsenize belediye başkanının düğünde silahı çıkarıp havaya ateş ettiğini, aynı şey. Bence bu muhtarların normal bir magandaya verilecek cezanın iki katını alması gerekiyor. Birincisi kendi işledikleri suçun cezası, ikincisi de rol model oldukları için potansiyel magandaları uyandırma cezası!

SUÇLU KİM?
Ünlü Amerikalı Yazar Paul Auster'ın oğlu 10 aylık kızını öldürmekle suçlanıyor. Sosyal medyası kızıyla geçirdiği güzel vakitleri ölümsüzleştiren fotoğraflarla dolu olan Auster'ın bebeğine uyuşturucu vererek öldürdüğü iddiası kan dondurucu. Babası ve üvey annesi ülkenin en ünlü yazarı olan Daniel Auster'ın bir uyuşturucu bağımlısı olduğ ve daha önce bir uyuşturucu satıcısının ölümüne adının karıştığı da biliniyor. Auster'ın 2003 yılında yayınlanan 'Kehanet Gecesi' adlı romanı, oğlu uyuşturucu bağımlısı olan bir yazarı anlatıyor.

KEHANET GERÇEK Mİ OLDU
Paul Auster'ın eşi, Daniel Auster'ın üvey annesi ve kendisi de çok ünlü bir yazar olan Siri Hustvedt de 2003 yılında baş kahramanı bir uyuşturucu bağımlısı olan bir roman yazmıştı; hatta bu romanın kahramanın adı da tıpkı Daniel Auster gibi bir uyuşturucu satıcısının ölümüne karışmıştı. Tüm bu tesadüfleri düşününce "Auster'ın Kehanet'i gerçek mi oldu yoksa Auster romanlarında kendini mi yazdı" diye düşünmeden edemiyor insan. Fakat asıl büyük acı minicik bebeğin vücudunda bulunan eroin! Onun dünyaya gelmesine sebep olmuş insanların elinde sonlanan kısa ömrü! Peki bunun sorumluluğu kimde? Bağımlı babada mı, ondan çocuk dünyaya getiren annede mi, o çocuğu o ailede bırakan devlette mi?