CHP'de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve 24 Haziran seçimlerinin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce arasındaki koltuk kavgası iyice kızıştı. İnce'yi destekleyenlerin seçimli olağanüstü kurultay için delegeler arasında başlattığı imza toplama sürecinde yeterli sayıya yaklaşılmasının ardından taktik savaşlarında kan gövdeyi götürmeye başladı. Muhalifler ilk 5 günde 604 imzaya ulaştıklarını kurultayın toplanması için gerekli 634 imzaya en kısa sürede ulaşacaklarını açıkladı. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu ve ekibi ilginç bir taktik uyguladı. Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, "Cumartesi saat 11.00'de 604 noter onaylı imzanın Genel Merkezimize sunulması halinde gereği derhal yapılacaktır" açıklamasında bulundu.
KILIÇDAROĞLU'NUN CİNLİĞİ
Tabi muhalifler bu cinliği yemedi. Çünkü, tüzük açıktı ve kurultayın toplanması için 15 gün içinde delegelerin salt çoğunluğundan imza alınması gerekiyordu. 604 imza bunun için yeterli değildi. Hem ne malumdu Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarının söyledikleri gibi kurultayı toplayacağı? Belli ki, Kılıçdaroğlu muhaliflerin elini görmek istiyor ve kimler imza vermiş bunu öğrenmek istiyordu. Kurultayı toplasa bile, "634 imzaya bile ulaşamadınız. Ben kendim lütfettim de kurultayı topladım" havalarına girecekti. Nitekim muhaliflerin başındaki CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, "Partimizin tüzüğünde yazılı olan sürede yeterli sayıda noter tasdikli kurultay delegesi imzası Genel Merkezimize teslim edilecektir" diyerek kestirip attı.
VAATLER HAVADA UÇUŞUYOR
CHP Ankara eski Milletvekili Necati Yılmaz da, muhaliflerin imzaları Genel Merkez'e verme konusundaki kaygılarını Erkek'e sorduğu şu sorularla dile getirdi:
"İmzacıların imzasını çektirme yönündeki girişimlerden vazgeçilecek mi? Verilen isimler üzerinde benzer bir çalışma yapılmayacağına inanmalı mıyız?" Bu cevapların ardından savaşta adeta göz gözü görmez oldu. Artık 1 imza bile çok önemliydi. Eğer muhalifler 634 imzaya ulaşırsa Kurultay'ı da rahatça kazanabileceklerini ortaya koyacaklardı.
634 imzaya ulaşılması halinde Kılıçdaroğlu çekilmek zorunda kalabilirdi. Bu yüzden Genel Merkez, imza verdiğini öğrendiği delegelere imzalarını geri çekmeleri için baskı yapmaya başladı. Muhalifler de hem imzasını aldıkları delegeleri deşifre etmemek hem de yeni delegelerden imza alıp 634'e ulaşmak için müthiş bir mücadelenin içine girdi. Tabi delegelere iki taraftan da belediye başkanlığı, milletvekili adaylığı gibi makam vaatleri de havada uçuşmaya başladı. Artık kim neyi kaparsa...
İşte bu aşamada Genel Merkez'den beslenen bazı basın yayın organlarıyla muhalifleri destekleyen bazı internet siteleri de devreye girdi. Genel merkez yanlısı sitelerde içlerinde İzmir ve Manisa'nın da olduğu 4 ilde 17 delegenin imzasını geri çektiği haberleri yapıldı. Diğer yandan muhaliflerin 604 imzayı toplayamadıkları, delegeleri ikna etmek için sayıyı özellikle yüksek gösterdikleri bu nedenle de 604 imzayı teslim edemedikleri dedikoduları piyasaya sürüldü. Bu süreçte Aydın'dan da 5 delegenin imza verdiği açıklanınca muhalifler büyük sevinç yaşadı. Öte yandan muhalifler için devreye Ankara'nın Çankaya Belediyesi Meclis Üyesi ve 68 kuşağının sosyalist liderlerinden Deniz Gezmiş'in yeğeni Funda Gezmiş bile girdi.
Değişim çağrısı yapan Gezmiş, "Kurultay delegeleri tarihi sorumluluklarını yerine getirmelidir!" ifadelerini kullandı.
Anlayacağınız, CHP'de şu an bir oy bile hayat memat meselesi. İnce, "İmzaları ben değil delege topluyor" havasında.
Koltuğu kaptırmamak için canhıraş bir mücadele veren Kılıçdaroğlu ise, dün beyin yakan bir demeç verdi: "İnsanlar geçim derdinde. Birileri koltuk derdinde, olacak şey değil." Pes doğrusu...