• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Erzincan’daki facianın ucu İzmir’e de uzandı ERHAN GÜLENÇ

Erzincan’daki facianın ucu İzmir’e de uzandı

erhan.gulenc@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 16.02.2024, 00:00

İzmir'de görev yapan gazeteciler olarak tecrübelerimizden yola çıkıp, "Nerede bir olay olsa bir ucu mutlaka İzmir'e uzanır" sözünü sık sık kullanırız. Bu söz Erzincan İliç'teki altın madeninde yaşanan toprak kayması faciasında da doğrulandı. Maalesef facianın bir ucu da İzmir'e uzandı.

Batıçim ve Çiftay İnşaat'ın patronu Sabit Aydın

İzmir'de Batıçim ve Aydın'da Batısöke Çimento şirketlerinin ana hissedarı olan Aydın ailesine ait Ankara merkezli Çiftay İnşaat, bu madende alt işletmecilerden biri olarak görev yapıyordu. Hatta toprak kayması görüntülerinde yukarıdan gelen yığının altında kalan kamyon da Çiftay İnşaat'a aitti ve kaybolan şoförü de bu şirketin elemanıydı. Görüştüğümüz yetkililer, Çiftay İnşaat'ın madende kaymanın oluştuğu bölgenin kendi görev sahalarıyla ilgisi olmadığını ifade etti. Çiftay İnşaat'ın cevherin çıkarılıp konkasöre yüklenmesi aşamasından sorumlu olduğunu ifade eden yetkililer, faciada kaybolan kamyonun geçtiği yolu da nakliye güzergahı olarak kullandıklarını dile getirdi. Kaymanın işletmenin kendi görev alanlarından sonraki aşamasında bulunan yerde meydana geldiğini belirten yetkililer, kendilerinin de olaydan mağdur olduğunu ifade etti. Umarız bu felaketin yaraları kısa sürede sarılır.

Liderlik, örgüte fil gibi dalıp siyasi rüşvet dağıtarak olmaz!

CHP lideri Özgür Özel, İzmir'deki belediye başkan adaylarının belirlenmesi sürecini eline yüzüne bulaştırdı. Tabii ki CHP, Büyükşehir Belediyesi'nin mevcut Başkanı Tunç Soyer'i de diğer ilçelerdeki başkanları da aday göstermeyebilirdi. Ancak Özel, süreci o kadar yanlış yönetti ki, bundan parti ve örgüt büyük yara aldı. Tunç Soyer'i son dakikaya kadar oyaladı, adeta Çin işkencesi çektirdi. Oysa bu işi baştan konuşup çözebilir ve bu kadar bir sancıya yol açmazdı. En basitinden şu an Büyükşehir, CHP'nin İzmir'deki seçim çalışmalarının hiçbirine destek vermiyor. Bu CHP için büyük bir handikap oluşturuyor.

Özel, Çiğli'de gösterilen adayı ne kadar yanlış olduğunu görünce apar topar değiştirdi. Şimdi de Karabarun'da aday yaptığı Nurşen Balcı yerine ise mevcut Başkan İlkay Girgin Erdoğan'ı tekrar aday yaptı ve dünkü aday tanıtım toplantısında elini havaya kaldırdı. Oysa Karşıyakalı olan ve bu ilçeden aday adaylığı başvurusu yapan Balcı'yı hiç alakasının olmadığı Karaburun'da baştan aday göstermese böyle bir kırgınlık süreci de yaşanmayacaktı.

DERS GİBİ SÖZLER
Özel, aday yapmadığı Soyer'e bu süreçte sesini yükseltmemesi için siyasi rüşvet olarak CHP'nin yurt dışı ilişkiler sorumluluğunu teklif etti. Ancak Soyer, bunu kabul etmedi. Bu arada Özel'in adaylıktan sessiz sedasız çekilmesi için Nurşen Balcı'ya da siyasi rüşvet teklifinde bulunduğu ortaya çıktı. Balcı dün bir açıklama yaparak, "Partimizin Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ve ardından Genel Başkanımız Özgür Özel tarafından dün akşam aranılarak 'adaylıktan geri çekilmem' istenmiş ve şahsıma 'Karşıyaka Belediyesi'nde Başkan Yardımcılığı veya Büyükşehir Belediyesi'nde üst düzey bir görev' teklif edilmiştir. Kendilerine üyesi olmakla onur duyduğum CHP'nin Karaburun Belediye Başkan adaylığından çekilmeyi kabul etmediğimi söyledim ve görev tekliflerini siyaseti makam için değil partim ve ülkem için yaptığım için reddettiğimi bildirdim" ifadelerini kullandı. FİL GİBİ DALDI
Yani Balcı bu anlamda dik durmayı başararak Özel ve Böke'ye de gerçek partililik dersi vermiş oldu. CHP Genel Başkanlığı, öyle züccaciyeci dükkanına dalan fil gibi örgüte dalıp kırıp dökerek ve sonra da bundan zarar görenlere siyasi rüşvet teklif ederek yürütülemez. İzmir'e gelip "30 ilçenin 30'unu alacağız" diye gaz vererek de yapılmaz... Bunun sonu mutlaka hüsran olur. Bizden söylemesi.

Aslanoğlu'nun dramı

CHP'nin Genel Başkanı Özgür Özel'in katılımıyla İzmir'de yaptığı aday tanıtım törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer katılmadı. Doğru muydu? Bizce Soyer, kendi cephesinden haklı. Tabii ki, partili ise katılması gerekirdi ancak Soyer'e adaylık sürecinde yapılan muameleyi düşününce kendisini bu konuda mazur görmemek mümkün değil. Burada asıl CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun dramı dikkat çekici...

DİK DURABİLİRDİ
Aslanoğlu'nu İl Başkanlığına Soyer getirdi. Şenol Bey, CHP'deki kurultay sürecinde eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na açık destek verdi. Hatta Özgür Özel'in Genel Başkan Adayı sıfatıyla geldiği İzmir İl Kongresi'nde yaptığı konuşmayla üzeri kapalı olarak Özel'e yüklendi. Çok belli ki, 'kindar' yapısıyla öne çıkmaya başlayan Özgür Özel, uygun bir zamanında Aslanoğlu'nu da yiyecek. Ama Aslanoğlu, koltukta kalmak için her türlü atraksiyonu yapıyor. Tabii ki il başkanı olarak parti görevlerini yerine getirebilir. Bu çerçevede Özel'i havalimanında karşılamaya da aday tanıtım toplantısına gitmesi de normal. Ancak genel tavır anlamında biraz daha dik durabilirdi. Belki dik dursa CHP'de devranın dönmesi halinde bir siyasi geleceği olabilirdi. Ancak o bu tavırlarıyla sonu belli olan bir dramaın başrolünü oynamayı tercih ediyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA