Türkiye'nin incisi İzmir...Bugün İzmir, birçok özelliğinin yanı sıra gayrimenkul ve yatırım konusunda parlayan yıldız. Son dönemde birçok kurumsal firma İzmir'de yatırımlar ve projeler yapmaya başladı. Yatırım kararları verilirken son dönemde İzmir özelinde yaşanan gelişmelerin ve değişimlerin iyi analiz edilmesi gerekiyor. Yatırımcılar yani para sahipleri neden İzmir'e yatırım yapıyorlar?
Bu soruların cevaplarını vermeye çalışacağım.
Konutta en çok İzmir rağbet görüyor.
Merkez Bankası'nın (TCMB) açıkladığı son Hedonik Konut Fiyat Endeksi raporuna göre İzmir'deki konut fiyat artışı yıllık yüzde 18.66 ile İstanbul'u üçe katladı.
Yeni otoyolla İstanbul ile mesafenin 3,5 saate inmesi, İstanbullu müteahhit firmaların yatırım kararları ve göç etkili oldu.
İzmir gayrimenkul piyasasının yükselme nedenleri ise şöyle: "İzmir yaşanabilirlik endeksinde 2016'da 10 sıra birden yükseldi."
KENT YENİLİKÇİDİR
İzmir yüzyıllardır Anadolu'nun dünyaya açılan penceresi olagelmiş. Bu pencereden ışık girmiş, yenilik girmiş. Onun için İzmir'in insanları dünyaya daha rahat bakar, yenilikçidir. İzmir; sanayi, ticaret, ulaşım, liman, askerî ve üniversite şehri özelliğiyle çok fonksiyona sahip bir kentimizdir.
Doğal limanı olması, iyi bir ulaşım ağıyla çevresine bağlanması İzmir'i büyük bir sanayi ve ticaret şehri haline getirmiştir.
Bu noktada ayrıca İzmir'e bir lojistik köy kurulması, Çandarlı Limanı'nın faaliyete geçmesi, Alsancak Limanı'nın yapısal olarak iyileştirilmesi, havayolu trafiğine uygun olması yatırım için en önemli itici güçler olacaktır.
Uluslararası firmaların ülkemize yatırım yaparken ilk tercih ettiği şehirdir. Günümüzde değişen ülkeler arası rekabet yerini kentler arası rekabete bırakmıştır. Daha yaşanabilir, daha iyi hizmet sunan, yerli ve yabancı yatırımları kendine çekmeye çalışan kentlerin yarışında diğerlerine üstünlük sağlayan kentler, rekabetçi kent olarak nitelendirilmektedir. İzmir bölgesel, ulusal ve uluslararası açıdan önemli bir ticaret ve turizm kenti olmasının yanı sıra tarihi, kültürel ve doğal zenginliği ile rekabette önemli avantajlara sahiptir. Geçmişte ev sahipliği yapmış olduğu uluslararası organizasyonlar düşünüldüğünde deneyimli bir kent olma özelliği taşımaktadır.
İzmir iklimi ve insan kaynağıyla tüm dünyaya hitap eder yapıdadır. Eğitim, sağlık, turizm, yeme içme ve eğlence, fuarlar ve kongre turizmi, önemli dini merkezleri barındırması bu konudaki başlıca zenginliklerimizdir.
İzmir bu konudaki avantajları ile özellikle Dokuz Eylül Üniversitesi'ndeki Güney Avrupa ve Ortadoğu'nun en büyük AR-GE Merkezi İBG- İzmir ve dünyadaki gelişmelere paralel önümüzdeki dönemde İzmir sağlık turizminin ve inovasyonunun başkenti olacaktır.
Türkiye'nin en büyük konteyner limanlarından birine sahip olması, kentte bulunan yüksekokul ve üniversiteler sayesinde iyi yetişmiş insan gücüne sahip olması en büyük avantajlarıdır.
HUGO'YA KATILMAMAK ELDE Mİ?
Victor Hugo'ya katılmamak elde mi? "Les Orientales" isimli kitabında bulunan "La Captive" isimli şiirinin ilk dizesinde, "Smyrne est une princesse" demiştir.
Yani, "İzmir bir prensestir." Hugo, İzmir'e hiç ayak basmadan, çok uzaklardan şöyle bir bakıp, ona nasıl prenses diyebilmiştir? O bir prensestir, bazen bir sevgili veya eş, bazen kız kardeştir, bazen de küçük bir kız çocuğudur.
Son söz; Değişimin, dönüşümün ve yeniliğin uygarlığın kenti İzmir. Şimdi de yatırımın inovasyonun lideri başkenti.
Sevgili hemşerilerim okuyucularım yatırım kararlarını alırken ellerindeki yatırım enstrümanlarını değerlendirirken bu değerlendirmeler ışığında karar versinler.