Beşiktaş takımı son yıllarda daha sezon başında ya da ilk yarının sonlarına doğru ligden uzaklaşıyor, Avrupa'dan kopuyor. Şu an bile lider ile arasında 13 puan fark var. Bu nedenle Rize maçı Kartal için çok önemliydi. Kazanıp ikinci yarıda taraftarıyla bütünleşip, hiç değilse Şampiyonlar Ligi'ne gitmek için çaba göstermesi gerekiyor. Geçen hafta Karadeniz ekibi Trabzon önünde yani deplasmanda 3-3 berabere kalmasına rağmen oynadığı futbol Beşiktaş'a yakışmamıştı ve taraftarını üzmüştü. Ve Sergen'e hatrı sayılır sitemler başlamıştı. Bu nedenle Rizespor maçı Beşiktaş için çok önemliydi. Çünkü Rize son haftalarda yeni hocası Recep Uçar ile daha başarılı neticeler alıyordu. Maça gelince Beşiktaş kazandı. Ama nasıl? Hem çok zorlandı hem de son dakikalarda ecel terleri dökerek ancak 3 puanı kopardı.
BU FUTBOLLA ÇOK ZOR
Oyunun 20. dakikasında Abraham'ın kaçırdığı gol yakışmadı. Bu kadar para alıyorsan bu golü atacaksın. Orkun kaptan ilk defa bu kadar takım için olumlu iyi toplar kullanıp adeta orkestra şefi gibi takımı idare etti. Orkun'u bir kenara ayırdıktan sonra bir de Ersin'in son dakikada kurtardığı topla Kartal 3 puanı almış oldu. Beşiktaş'ın en önemli eksiği hücumda gol yollarında bitirici ve çabuk golcüsünün olmaması. Eğer Beşiktaş ikinci devrede üst sıralarda olmak istiyor ve hedef koyacaksa. Hücum bölgesine 2 kanat oyuncusu ve 1 santrfor almalı. Yoksa Rize karşısında zor kazanan, Trabzon önünde 3-3'ü korumak için bin dereden su getiren bir takımın ikinci yarıda da kadrosu değişmezse işleri çok sor. Rize elinden geleni yaptı. Özellikle son 10-15 dakikada önemli baskı kurdu. Ama aradığı golü bulamadı. Bana derseniz bu futboldan zevk aldın mı? Bence hayır. Taraftara sorsanız yine hayır. Adı üzerinde Süper Lig o zaman takımlarda süper oynamalı ki taraftarlara keyif vermeli. Günün kısası zor da olsa Kartal, çayı sevdi, içti ve yendi.
