Sevdiğimiz, alıştığımız, tenis gündemimizin vazgeçilmezi olmuş, Garanti Koza firmasının muhteşem tesisinde TEB PARİBAS ve TTF ile işbirliği içinde ülkemize kazandırıp sporseverlere hediye ettiği toplam 250 bin dolar ödüllü WTA İstanbul Cup bu sene 9. kez başladı. İstanbul Cup, içinde bulunduğumuz tüm olumsuz şartlara rağmen hiç kimseye taviz vermeden, turnuvadan geri çekilen oyunculardan etkilenmeden, doğru bildiği yolda ilerleyerek ve programını aynen uygulayarak kararlılığını bir kere daha göstermiş oldu. Takdir ile karşılıyor ve kutluyorum. WTA İstanbul Cup'ın ardından başlayacak olan ve bu sene ikincisini organize edeceğimiz ATP 250 İstanbul Open'da ilk yüz oyuncu içinde bulunan bir çok tenisçi katılacak. Bunların içinde Dimitrov ile Tomic'i de seyretme imkanımız olacak. Milli oyuncularımız İlhan Marsel ile Cem İlkel'i de destekleme şansını yakalayacağız. Bu turnuvalar ülkemizde tenisin gelişmesi bakımından çok önemli. Yeter ki bu fırsatları iyi kullanalım ve de tabii ki genç yeteneklerimiz de buradaki hiç bir maçı kaçırmadan bu şölenden feyz alıp istifade etsinler. Başka neler denebilir ki? Teşekkürler Garanti Koza... Tenis için yaptıklarınız unutulmayacak ve zaman içinde hedeflerine ulaşacaktır.
Nadal efsanesi dönüyor mu?
Nadal her ne kadar Barcelona'da ilk turlarda elenmiş olsa da, çok sevdiği toprak zeminde ve şimdiye kadar 8 defa şampiyon olduğu Montecarlo'da eski günlere dönüşün sinyallerini verdi. Federer, Djokoviç, Murray gibi zorlu rakiplerinin de rekor peşinde koştuğu turnuvada finale kadar çıkmayı bilen Nadal final maçında son seti de 6/0 gibi müthiş bir skorla alarak şampiyonluğu kazandı. Djokoviç'in MASTER 1000 turnuvalarındaki 28 şampiyonluk rekoruna da ortak oldu. Böylesi büyük bir oyuncunun son zamanlarda içinde bulunduğu çok sıkıtılı durumlardan çıktığını görmek tenis adına çok sevindirici. Devam etmesini diliyorum.
Enteresan konular bunlar
Kadın maçlarında kullanılan toplarla erkeklerin maçlarındaki topların farklı olduklarını en azından biz veteranların bilmediğini, Andy Murray'ın maç sırasında eline yanlışlıkla geçen kadın maç topundan dolayı hakeme yaptığı itiraz ile öğrendik. Evet, ikisinin de üzerindeki marka baskılarında renk farkı varmış. Bir başka fark da kadın ve erkeklerin turnuva gelirlerindeki dengesizlik. Herkes gibi ilgili oyuncular da fikirlerini söylüyorlar ama henüz pek değişen bir şey de yok.
Çağla ile övünüyoruz
Çağla Büyükakçay son yıllarda tenisimizin uluslararası alandaki yıldızı. TEB BNP Paribas İstanbul Cup Uluslararası Kadınlar Tenis Turnuvası'nda başarıdan başarıya koşuyor. 2. turda Rumen Sorana Cirstea'yı 2-0 yenerek çeyrek finale yükselen milli tenisçimiz, çeyrek finalde Japon Knibo'yu ezerek 6-1, 6-2'lik setlerle yarı finale yükseldi. Onunla gururluyuz.