İkisini de kutlarım

Süper Lig'in iki Egelisinin Denizli Atatürk Stadı'ndaki mücadelesi gerçekten de nefisti... Ev sahibi Denizlispor haftalardır kazanamamanın getirdiği psikolojik etki nedeniyle özgüven sorunu yaşasa da Göztepe önünde bulduğu gol pozisyonlarıyla zaman zaman etkili oldu. Direkten dönen bir topu, bir türlü golle sonuçlanamayan atakları vardı. İyi oynuyordu, etkili oynuyordu ama sonuca gitmekte zorlanıyordu. Göztepe ise az ama öz ataklarla zorlu deplasmanda oyunu kuralına göre oynamaya çalıştı. İyi kapandılar ve hızlı kontra ataklarla da etkili oldular.
Ve nitekim Serdar ile de böyle öne geçtiler.
Göz-Göz'de Gassama, Titi, Alpaslan ve Berkan dörtlüsü fazla ileri çıkmadı. Castro ve sonradan oyuna giren Poko ile de savunmayı iyice sağlama alan Göztepe, Serdar, Halil, Napoleoni ile zaman zaman rakip kaleyi yokladı. Denizlispor Göztepe savunmasını delmekte oldukça zorlandı, başardığı anlarda ise karşılarına kaleci Beto çıktı, onu da sadece bir kez geçebildiler.
ÇOK GOL KAÇIRDILAR
Kaçırdıkça kaçıran ve bir türlü sonuca gidemeyen Denizlispor golü bitime dakikalar kala bulabildi. Denizlispor ligin yeni bir takımı. İyi de kadrosu var. Ancak bir türlü uyum sorununu çözemediler. Rodallega gibi bir golcü hangi takımda var. Ancak, onu oynatmak değil, onu topla buluşturmak önemli.
Barrow da öyle. Onazi'nin maçın başında sakatlanıp çıkması da tabii ki Denizlispor'u olumsuz yönde etkiledi. Recep Niyaz, Sedat Şahintürk etkisiz kaldı. Golü Estupinan ile buldular. Sonuçta Denizlispor bugüne kadar evinde yaptığı hataları bu maçta da tekrarladı ve kazanamadı. Evinde hovardaca puanlar harcayan, deplasmanlarda rakiplere kök söktüren Denizlispor dış sahada yaptıklarını iç sahada yapabilse işin rengi daha da değişecek.
Puana sevinen değil, galibiyete rahat ulaşan bir takım olacak. Neyse yıllar sonra Süper Lig'de Denizli'de bir Ege derbisi izledik.
Göztepe, kazanamadı ama kaybetmedi de.
Denizlispor, galibiyet özlemini 7 maça çıkarsa da puan puandır deyip şükretti