• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Avrupalı’nın batıl inancı gelenek oldu YUNUS KARAKAYA

Avrupalı’nın batıl inancı gelenek oldu

yunus.karakaya@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 05.09.2017, 00:00

Kültür bir milletin maddi ve manevi değerlerinin bütününe denir. Avrupalının batıl inançlarını milletimize kültür olarak sokmalarına bir türlü anlam veremiyorum.
Düğünlerde gelinin elindeki buketin gerçek hikayesini duyunca eminim sizler de şaşıracaksınız.
Türkiye topraklarına girmeye başlayan bir nedime geleneği var. Ama bir geleneği herkes yapıyor diye değil de, anlamını bilerek gerçekleştirmek daha doğrudur sanırım.
Gelin buketi ile ilgili en sık anlatılan hikayenin özü koku.
Rivayete göre, 16. yüzyıl İngiltere'sinde insanlar senelik banyolarını Mayıs ayında yapıyorlarmış. Haziran'da da evleniyorlarmış. Tabii haliyle, düğün gününde çok da temiz kokmaları mümkün olmuyormuş.
Vücutlarından çıkan pis kokuyu bastırmak amacıyla gelinler ellerinde taze çiçek buketleri taşıyorlarmış.
Yani, anlayacağınız Fransa- parfüm hikayesinin bir başka versiyonu da İngiltere ve gelin buketi geleneğinde yaşanmış.
Tabii günümüzde gelinlerin düğünlerinde mis gibi kokacağına dair en ufak şüphem yok Ama temizliği bizlerden öğrenen Avrupalı'nın geleneğinin Türk kültürü gibi lanse edilmesine anlam veremiyorum.

NEDİME- SAĞDIÇ

Düğünde gelin veya damada kılavuzluk eden kimseye Türk kültüründe "Sağdıç" dendiğini biliyorsunuz. Ama son dönemlerde "Nedime" adeti çıkarttılar ortaya. Peki, Avrupalılarda "Nedime" adetinin nereden geldiğini bilmeyenler için anlatayım.
Avrupalıların inanına göre düğünle ilgili birçok geleneğin arkasında aslında kötü ruhlar yatıyor.
Örneğin nedimeler, kötü ruhlar gelinin kim olduğunu anlamasın diye var. Yine duvakla ilgili rivayetlerden bir tanesi de gelinin yüzünü kapatarak kötü ruhlardan korumayı işaret ediyor.
Bu kötü ruhlar işi o dönemde çok ciddiye alınıyormuş ki, duvak ve nedimelerin yanı sıra gelin buketine de bir rol düşmüş.
Keskin ot, baharatlar ve kötü ruh savar deyince ilk akla gelen sarımsak gibi bitkilerden gelin buketleri yapılırmış. Bu buketlerin kötü ruhları geline yaklaştırmadığı söyleniyor. Aynı mantıkla İsveç ve Danimarkalı gelinler, kıyafetlerinin içine sarımsak, Frenk soğanı ve biberiye gibi güçlü kokusu olan bitkilerden keseler dikip ve bunun iyi şans getireceğine inanırlarmış.
Mantarcılık sektörü büyüyecek
Ülkemizde kültür mantarı üretimi çok geç başlamıştır, ama özellikle son yıllarda hızlı bir gelişme göstermiştir.
Kültür mantarcılığının önemli isimlerinden olan Ege Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Erkan Eren, TRT Kent Radyo İzmir'de İzmir'in Renkleri Programı'nda konuğum oldu. Kendisiyle ülkemizdeki kültür mantarı yetiştiriciliğinin durumunu konuştuk.
Son 10 yıl içinde hızlı bir gelişme gösteren kültür mantarı yetiştiriciliği sayesinde Türkiye'nin yıllık üretimi 50 bin tona ulaştı.
Akdeniz, Marmara ve Ege Bölgesi'nden sonra İç Anadolu Bölgesi'nde de yetiştiriciliği yaygınlaşan kültür mantarının yeni tesislerinin devreye girmesi ile gelecek 10-15 yıl içinde 100 bin tonluk bir üretim, 5 yıl içinde de 70 bin ton yıllık tüketim kapasitesine ulaşması bekleniyor.
Sektörde başlangıç yatırımlarının doğru ve modern bir şekilde, planlanarak yapılmasının son derece önemli olduğunu belirten Eren, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı destekleri ve Avrupa Birliği fonlarınından da sektörün faydalanabileceğini söyledi. Ege Üniversitesi Bergama Meslek Yüksekokulu Mantarcılık Programı Koordinatörü Yrd. Doç. Dr.
Erkan Eren, 5 yıl içinde tüketimi yıllık 70 bin tona ulaşması beklenen kültür mantarının üretimine beyaz şapkalı mantarın yanı sıra istiridye, kestane ve shiitake mantarının da eklenmesinin beklendiğini kaydetti.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA