Bazı AB ülkelerinin borç krizi ile başlayıp, tüm Euro Bölgesi ile birlikte dünya piyasalarını tehdit eden endişe ve kaygı dolu bir haftayı daha geride bıraktık. Geçtiğimiz hafta başında Brüksel'de bir araya gelen AB Maliye bakanları ve Uluslararası Para Fonu (IMF) yetkilileri tarafından hazırlanan 1 trilyon dolarlık (750 milyar euro) kurtarma planının açıklanmasının ardından global panik havası dinerken, dünya borsaları yeniden alım yönlü seyre döndü.
Euro Bölgesi'nde, 1 trilyon dolarlık paketin detayları ve nasıl uygulanacağına yönelik soruların artması ile bu paketin borç sorununu bitirmeye yetmeyeceği yönündeki yorumlar ve Moody's'in Yunanistan ve Portekiz'in notunu düşürebileceğini açıklaması ile başlayan endişeler
global endekslerde satış yönlü etkili oldu. Kriz etkisi ile kurların yükselmesi, belirsizliklerin artması ve bu durumun da faizler üzerinde baskı oluşturması yönündeki olumsuzluklar ülkemizi de negfatif yönlü etkiliyor. Dolardaki artış, Türkiye'nin ithalat faturasını yükseltirken, eurodaki düşüş ihracat gelirlerini azaltıyor. Yurtdışındaki havanın negatife dönmesi ve paritedeki bozulma ile birlikte Credit Suisse'nin Türkiye için tavsiyesini düşürmesi sonucunda, dış piyasalara oranla daha iyi performans gösteren İMKB Endeksi yüzde 3.77 civarında değer kaybetti. Dış piyasalardaki olumsuz tabloya iç siyasi dinamiklerdeki olumsuzlukların da eklenmesi ile İMKB'deki satışlar derinleşti.
Yurtiçinde açıklanan olumlu banka ve holding karları İMKB'nin yurtdışına kıyasla kayıplarını sınırladı. Buna rağmen İMKB Endeksi haftayı 55 bin 747 puan seviyesinde tamamladı.
DOLARA TALEP ARTTI
Yurtiçindeki olumlu bilanço verileri ve mali kural açıklamasının ardından Türkiye'nin kredi notunun artırılabileceğine yönelik beklentiler, bono piyasası üzerinde olumlu etki oluşturdu. Ancak yatırımcıların alternatif yatırım aracı olarak tercihlerini dolar ve özellikle de altından yana kullanmaları nedeni ile işlem hacminde düşüş ve yatay seyrin etkili olduğu bono-tahvil piyasası geride bıraktığımız haftayı yüzde 9.35 seviyesinde tamamladı.
Döviz piyasasında ise; önceki hafta yaşanan hızlı geri çekilme trendinin ardından kayıpların aynı hızla telafi edilmesinden sonra, direnç kazanamayan döviz piyasasında Avrupa kaynaklı risklerin yeniden ön plana çıkması ile eurodan kaçış oldu. Bu kaçış da dolara talebi artırdı. Avrupa'nın ağır borç krizi, euroda değer kaybına neden oluyor.
EURO DEĞER KAYBEDİYOR
Eurodaki değer kaybı ile euro/dolar paritesi 1.23 seviyelerine kadar geriledi. Yurtiçinde ise, euro 1.90 sınırına gerilerken, dolar 1.53 seviyelerine çıktı. Yatırımcıların güvenli liman olarak tercihlerini şu an diğer para birimleri içerisinde güçlü görünen dolar ve diğer güvenli liman olarak altından yana kullanma tercihleri, bu iki enstrüman değer kazanıyor. Bu hafta da global piyasalardaki gelişmeler, özellikle Euro Bölgesi ile birlikte yurtiçindeki siyasi gelişmeler belirleyici olacak. Euro Bölgesi'ndeki ağır borç krizi, piyasalardaki tansiyonun düşmesini engellemekle birlikte, global piyasalarda ciddi endişelere neden oluyor.