• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Piyasaların Merkez Bankası’na tepkisi CAHİT SÖNMEZ

Piyasaların Merkez Bankası'na tepkisi

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 15.02.2011, 00:00
Merkez Bankası'nın Türkiye ekonomisine yönelik iki temel sorun algılaması ve bu sorunların çözümüne yönelik aldığı aksiyonlar piyasa aktörlerince tam olarak özümsenmiyor, daha doğrusu kabullenilmiyor. Merkez Bankası cari açığın ve kredi hacmindeki genişlemenin önümüzdeki küresel iktisadi koşullar altında Türkiye ekonomisinde kırılganlığı artıracağını düşündüğünden bazı önlemler alıyor.
Bu arada, piyasalar ilginç tepkilerle Merkez Bankası'nın deyim yerinde ise biraz hızını kesmeye çalışıyorlar. Çünkü, baz senaryoyu izleyen Merkez Bankası, ani bir manevra ile "Senaryo I"e geçerek faiz ve faiz dışı araçları farklı kullanacağını duyurdu. Baz senaryoya göre ekonomiyi bir süre daha destekleyecek politikalarına devam edecekti. 14 Nisan tarihinde duyurduğu "Çıkış Strateji" çerçevesinde kriz için aldığı önlemleri geri çekmiş, sonrasında mutedil politikalara devam ediyordu. Dış talebin zayıf seyri yüzünden toplam talebin yüksek seviyelerde olmaması, imalat sanayi kapasite kullanım oranlarının kriz öncesi düzeyinin altında kalması ve işsizlik oranının yüksek olması gerekçelerine dayanarak parasal sıkılaştırma yapmadan büyümeye destek oluyordu Merkez Bankası.

KREDİ HACMİ
Ancak geçen yılın son ayında Merkez Bankası fiyat istikrarının yanı sıra "finansal istikrarı da" gözeteceklerini açıkladı. Bu bağlamda, artan cari açığı aşağı çekebilmek için "politika faiz oranını", yani bir haftalık repo faiz oranını yüzde 7'den yüzde 6.50'ye çekti. Amacı, tahvil ve bonolara karşı yabancı sermayenin iştihanı azaltmaktı.
Bunun yanı sıra, kredi hacmindeki genişlemeyi baskılamak için ise zorunlu karşılıları kısa vadeli yükümlülükler için yükseltti, uzun vadede düşürdü. Aynı zamanda kısa vadeli yükümlülük sınıfında olan repolara da zorunlu karşılık uygulamasına dahil etti. Merkez Bankası bu hamleleri sonrası piyasadan 9.8 milyar TL para çekecek. Bir yerde bankalar üzerinden parasal sıkılaştırmaya gidiyor.
Merkez Bankası'nın Aralık ayında ve Ocak başında aldığı kararlara olumlu tepki verdi piyasalar. Politika faiz oranları 50 baz puan düşürülünce, tahvil bono ve mevduat faiz oranları da aşağı yönlü harekete başladı. İlk kez gösterge tahvil faiz oranı yüzde 7'nin altına geriledi, hisse senetleri de değer kazanınca endeks yükseldi. Tam sular duruluyor derken, Merkez Bankası'ndan ikinci hamle geldi. Politika faiz oranını yeniden 25 baz puan aşağı çekti, 1 ve 3 ay vadeli mevduatlara uygulanan munzam karşılıkları 200 baz puan yükseltti. İşte ipler de bu noktada gerildi. Piyasalar faiz indirimi beklemiyorduk, düşüncesinin arkasına sığınarak tam tersi tepki verdiler. Tahvil bono faiz oranları yükseldi, hisse senetleri ise değer kaybetti.

FAİZ OLASILIKLARI

Bugün öğleden sonra Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) faiz kararını açıklayacak. Piyasaların beklentisi faizlerin değişmeyeceği yönünden... Bakan Babacan, Davos'da bir televizyon kanalına verdiği demeçte "Gecelik faiz kararları Merkez Bankası'nın kararlarıdır. Ancak finansal istikrarla ilgili kararlar beraber geliştirdiğimiz politikalar. Bu soruya cevap vermem mümkün değil. Ama genel anlamda bir süre piyasaları dinlendirme zamanı. Kararların sonuçlarını piyasanın ve yatırımcıların nasıl okuduğunu izlemeliyiz" şeklinde görüşünü dile getirmişti.
İki olasılık var. Hatta üç diyelim... Birincisi, PPK'nın faizleri değiştirmemesi. Bu durumda piyasalardan olumlu tepki gelebilir. Faizler hafif aşağı gevşeyebilir, hisse senetleri dün olduğu gibi biraz değer kazanır. İkincisi, Senaryo I'deki öngörüsü paralelinde faizleri aşağı çekerse, bir 25 baz puan daha indirimle yüzde 6 yaparsa, piyasalar 20 Ocak'taki tepkilerini verirler, yani Merkez Bankası'na "Biz senin gibi düşünmüyoruz" mesajı verirler. Son birkaç haftadır izlediğimiz belirsizlik resmine bakmaya devam ederiz. Faiz artırımı gibi bir üçüncü olasılık daha var aslında. Eğer böyle bir karar gelirse piyasalar sanırım "Yok artık" derler...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA