Hani bir gösteriye hazırlanırsınız, günlerce, haftalarca, hatta aylarca... Sizin performansınız sadece gösteri anıdır. O anda herhangi bir sebepten dolayı gelecek arıza tüm gününüzü, ayınızı, hatta yaşantınızı etkileyecektir. Düşünün yüzücüsünüz. Yarışta sadece bir, iki dakika ve o kadar saniyeniz var. Kıl payı kendi rekorunuzu kaçırıyorsunuz, tiyatrocusunuz, o kadar hazırlandığınız rolünüzü bir baş ağrısı bir sıkıntınızla şaşırıp dibe vuruyorsunuz, bir iş toplantısında size sorulan soruları o kadar hazırlandığınız halde yalnız cevaplıyorsunuz.Bunlar hayatımızın bize verdiği sürprizler... Tersi de oluşabiliyor yaşantımızda. Çok gerildiğimiz bir olayımız, gösterimiz, ummadığımız etkilerle muhteşem neticelere gidebiliyor.
Işte benim o kadar önemsediğim, her yıl geçen seneki gibi bir yaşgünü olamaz diye düşünürken daha güzeli oluveriyor. Bu yılkı gibi. Bir gece evvelinden gelmeye başlayan yasgünü kutlamaları, size bahsettiğim o her seye kadir Blackberry'e gelen mailler, facebook çılgınlığı beni hakikaten çıldırttı. Hepinize çok teşekkürler canım arkadaşlarım.
Sabah Grand Yazıcı Kurumsal İletişim Müdiresi Alev Tetik'in kapımdan lobiye kadar dizdiği begonvillerle uyandım.
Bodrum Grand Yazıcı'da (Eski yıllarda olduğu gibi) yaşgünümü yaptım, daha doğrusu yaptık. Önce benim çok eski canım mutfak ve restoran ekibi aralarında kararlaştırdıkları menü ve mizanplas'ı hazırladılar. Bir gün evvel Lale'm (Yazıcı) beni alıp Bodrum Marina'ya götürdü. Hediyelere boğdu. Bahar (Ser) İstanbul'dan talimat ve sorularıyla bol bol şımarttı, davetlere katıldığında herkesin mutlu olduğu (1 gün önce yeni yaşını kutlayan) Ferdi Ozbeğen'le canım Hilmi, geçen yıllarda 3 günlüğüne Torba Grand Yazıcı'ya gelip 3 ay ayrılamayan Yeliz'im, Bodrum'un simgesi biricik Nalan'ımız, hala güzellik kraliçeliğini elinde tutan Manolya Onur ve dünya kibarı Can, benim oğlum Levent, biricik Ala'm, benim canım Fatih'im (Urek) daha kimler kimler...
ÖZEL DOSTLAR
Yıllardır dostlukları ile gurur duyduğum Yıldız Mavitan, Neslihan Yargıcı, Melek Boz, Sevil Ozdidmin, Kıbrıs'tan yıllardır tanıdığım ve çok sevdigim yeni Bodrumlu Jale Demirbaşar, Tv programlarının aranan yönetmenlerinden Ayşe Ersayın, güzeller güzeli olması dışında sağlamın sağlamı dostum Gulşen Işık... Veee benim en ama en'lerim Lale'm (Yazıcı) ve Selma'm (Türkeş) beni ihya ettiler. Ankara'da TV programı hazırlıkları olmasına rağmen Çesme'den son sürat gelip geceme renk üstune renk katan canım arkadaşım Yükselim Uzelim, Bodrum'a aynı gün adım atan Endo'm (Ender Mermerci) ve Herman ayağının tozu ile soluğu Grand Yazıcı'da aldı. Çok muhim işleri olmasına rağmen canım abim Hayri Yazıcı davet başladığı anda yetişti ve bana yılın sürprizini yaptı. İstanbul'a yeni giden, tüm gün 20 kez telefonlaştığım, gelemeyeceği için İstanbul'da yemek gününü bile kararlaştırdığımız Ahummmmm'la geldi.
Bu gece bir degişiklik yapayım dedim. Birbirinden değerli sanatçı arkadaşlarımı tek tek rahatsız edip 'Şunu oku, hadi bi tane daha söyle ' diyeceğime, onların güzel şarkılarıyla süslü bir yemekten sonra taaa Brezilya'dan gelen Bodrum şov dünyasının kralı Erol Bey'in grubu ile herkes acayip eğlendi ve de onlarla dansetti.
Dostluklar ölmesin. Sizi bilemiyorum ama beni zinde tutan bu dostluk bağlarımdır. Allah başımızdan eksik etmesin dostlarımızı.
