Beto'nun devleştiği maçta alınan bir puan altın değerinde.
Toplamda 32 puanı var Göztepe'nin. Alınacak iki galibiyet matematiksel olarak da ligde kalındı anlamını taşıyacak gibi. Bu da camiayı rahatlatmış görünüyor.
Ancak ikinci yarı maçlarında puan almak ilk yarıdan daha zor. Nedeni ise her takımın ilk yarıya oranla daha güçlü olmaları. Şampiyon adayları ve sıkıntılı takımlar çok daha sert ve dirençli. Bu nedenle sarı-kırmızılı oyuncular daha dikkatli oynamak zorundalar.
TAYFUR VE SCARİONE
Bugün asıl irdelemek istediğim konu alınan puanın arkasında kalan hafta sonu yaşananlar.
Neler oluyor? İlk yarının iyi performans gösteren oyuncularından Tayfur'un ve unutulan Scarione'nin Trabzon maçında kadro dışı kalmaları. Geçen yılın şampiyonu Göztepe'nin son kalıntıları da birer birer azaltılırken sırada yeni gelenlerin bazıları da geriye itilmeye mi başladı?
İki haftadır kulübede üçüncü kaleci var. Bazı oyuncular yok.
Oynayarak katkı verebilecek futbolcuları unutmak ne demek?
Bazıları ise hem çok para alıp, hem de katkı vermediği halde sürekli sahaya sürülebiliyor?
Bunların sebebi dileyelim ki kişisel ego tatmini olmasın. Oynamak isteyen, hırslı ve verimli tüm oyuncuların hatalarını düzeltmek ve onları kazanmayı bilmek profesyonel çalışanların görevi.
Kimler kimleri idare ediyor da Göztepe'de olanları idare etmek, hoşgörmek çok mu zor?
ÇOK ÖNEMLİ ÜÇ HAFTA
Düzlüğe çıkmak için de gençlere yönelmek adına önümüzdeki üç hafta çok önemli.
Bugüne kadar toplanan puanları alabilen oyuncular bu maçları da başarıyla sonlandırabilir. Yeter ki huzurlu ortam bozulmasın. Ceza sınırında çok isim var. Hakemlerle fazla diyalog içinde olmazlarsa canları yanmaz. Ligde ilk yıl çok yol alındı. Bundan sonrası çok zor değil. Gol ayakları da konuşursa sonu da iyi biter.