Sadece lige bakalım. Sadece Kadıköy'e bakalım. Ve sadece derbiye bakalım. 17 yıl, 18 maç. 14'ünü F.Bahçe kazanmış, 4'ü berabere bitmiş.
G.Saray bu kadar senede sadece ve sadece 13 dakika üstün oynamış.
Biri 2008-2009'da 5 dakika, diğeri 2012-2013'te 8 dakika. Skorlar mı? (2- 1, 1-0, 6-0, 2-1, 1-0, 4-0, 2-1, 2-0, 4-1, 3-1, 0-0, 2-2, 0-0, 2-1, 2-0, 1-0, 1-1, 2-0)
Biliyorum, tüm bunları son birkaç gündür çeşitli kereler okudunuz veya duydunuz. O halde başka bir rakamdan bahsedeyim. Bu geçen süreçte G.Saray'da tamı tamına 104 farklı oyuncu çıkmış sahaya. Ve bu 104'ün 49'u ise yabancı. Hemen hafızanızı tazeleyeyim.
(Taffarel, Popescu, Hagi, Jardel, Mondragon, Victoria, Batista, Capone, Fleurquin, Pinto, Christian, Prates, Petre, Bratu, Tomas, Song, Conceicao, Ribery, Saidou, Heinz, İlic, İnamoto, Nonda, Leo Franco, Elano, Keita, Baros, Kewell, Neill, Cana, Misimovic, Pino, Muslera, Ujfalusi, Eboue, Melo, Elmander, Riera, Drogba, Amrabat, Dany, Chedjou, Bruma, Telles, Carole, Sneijder, Podolski, De Jong, Cavanda) Ayrıca Mehmet Cansun (2001- 2002), Özhan Canaydın (2002-2008), Adnan Polat (2008-2011), Ünal Aysal (2011-2014), Duygun Yarsuvat (2014- 2015) ve Dursun Özbek de galibiyet görmedi. Bir de teknik direktörlere bakalım.
En son Fatih Terim döneminde kazanan G.Saray geçen süreçte Mircea Lucescu (3), Gheorghe Hagi (2), Eric Gerets (3), Karl Heinz Feldkamp (2), Michael Skibbe (1), Frank Rijkaard (1), Roberto Mancini (1), Fatih Terim (2), Hamza Hamzaoğlu (2) ve Riekerink ile (1) sevinemedi.
Ancak 17 yılda oynanan 17 ligin maçında hiçbir teknik adam pazar günkü gibi amaçsız çıkmadı. Kadıköy'de geçmiş yıllarda ezici bir futbol oynamasına rağmen kazanamayan ve şanssızlıktan fobiye evrilen bu serideki belki de en kötü G.Saray'ı izledik. Yarım pozisyonu olmayan, oynamayan daha da ötesi umutlandırmayan bu yapının daha baştan sonuca ulaşması mucizeydi ki sonuç da kaçınılmazdı.
Kadıköy'ün çimlerine çıkan o 104 oyuncu arasındaki en etkisiz oyunculardı belki de.
Kabul edelim ki F.Bahçe de şahane top oynamıyor. Hatta maç öncesi sarı-laciverlilerin Lens'in yokluğuna hayıflanması sırf bu yüzden. Lenssiz oyun planı aksayan ve 4 maçta 3 beraberlik ve 1 yenilgi alan takımın ilk kez Lenssiz kazanması bile G.Saray'ın ne kadar çaresiz bir durumda müşkül bir durumda olduğunun göstergesi.
Ve ortaya çıkan skor Lens olsa tarihi bir farkın kaçınılmaz olacağını da işaret ediyor.
Sözün özü G.Saray Kadıköy fobisinde 18. yıla geçiş yaparken kendi içinde 1999'dan bu yana galibiyet göremeyen bir 100'ler kulübü de yarattı.
Sarı-kırmızılı kulüp bu süreci sonlandırmak için gelecekte ne yapar bilinmez ama bu sezon için acil önlem alması şart. Aksi halde Avrupasız bir sezonda tek umudu yine kupa olacak.