Geldiğinizden bu yana başarı göremediğimiz gibi, söylemlerinizle hepimizi futbol cahiline benzetiyorsunuz. Milleti de biz gazetecileri de bıktırdınız! Oğuzhan Özyakup'u kadroya almayı unutmuştunuz. Hiç izlemediğiniz, kimsenin adını duymadığı Erol Alkan sizin keşfinizdi. Milli Takım kurtarıcısını Berkay Özcan yaptınız. Her kavganın içinde olan, huzursuz Arda Turan'ı gazetecilere inat siz çağırmıştınız.
Kimsenin artık aklında olmayan Hakan Balta'yı özleyen sizsiniz. Milli Takım'ın 8 maçta 5 mağlubiyet alması, son dört maçta gol atamaması sizin eseriniz. Milli Takımı küme düşürmek de öyle. Sizin kariyerinize, bilginize laf eden olmadı Sir Lucescu. Bu yüzden "Beni eleştirenler kim? Seviyeleri nedir? Bu işin kompetanı değil onlar. Benim arkamda başarılarla dolu tarih var. " lafını edemezsiniz.
GEREKİRSE ELEŞTİRECEKLER
Sonuçta gazeteciler de işini yapıyor; soru soracaklar, gerekirse eleştirecekler. Kamuoyunu bilgilendiriyorlar.1985 yılında İzmir'de Dünya Kupası Eleme son maçında Romanya Milli Takımını çalıştırdığınızdan bu yana sizi takip ediyorum. Hagi'yi dünya futboluna kazandırdınız, Galatasaray, Beşiktaş ve Shakhtar'da başarılar elde ettiniz... Ülkemde, ben dahil, sizi seven çoktur. Ama Türk Milli Takımı'nda çuvalladınız!
İddiam şu ki; 2.5 Milyon euro maaşın onda birine bile Milli Takımımızı küme düşürmeyecek kadar yaptığınız işi becerirdim inanın! Bakın arada milli duygu olursa, biz de böyle düşünüyoruz!
Sayenizde Milli Takım'dan umudumuzu kestik neredeyse.
BAYRAĞA DÖNÜLSÜN!
Gençlerbirliği'nin Brezilyalı forveti Jailton güzel bir noktaya temas etmiş.
Seremonide Milli Marşımız okunurken genel olarak protokol tribününe döner sahadaki futbolcular. Yabancı takımların çoğunluğu bayraklarının dalgalandığı tarafa yönelirler. Jailton da öyle yaptı; "Osmanlıspor maçı öncesi okunan İstiklal Marşı'nda yan döndü.
Sorduklarında, "Bizde Ulusal Marşlar bayrağa dönerek okunur. Protokol tribününe değil" cevabını vermiş. Futbolcular ve tribündekiler dahil maçlarda bayrağa dönme geleneği uygulanır inşallah...
HAYRET
Merkez Hakem Kurulu bu sefer şaşırttı! Süper lig'de son yıllarda nerede kritik maç olduysa karşılaşmaya ya Cüneyt Çakır'ı ya da Fırat Aydınus'u atıyordu. Çakır hafta arası İtalya-ABD maçını yönetince ve Aydınus da son derbinin yıpranmasını yaşayınca zorunluluk hali doğdu sanırım. Olsun zoraki de olsa ülkemizin son üç yıldır en kritik maçlarına sahne olan Trabzonspor-Fenerbahçe maçını Halil Umut Meler yönetecek. İnşallah FIFA kokartlı Meler maçı hakem şansıyla da güzel yönetir, çünkü futbolseverler mutlaka sevinecektir.