G öztepe ligde öyle ilginç bir grafik çiziyor ki inanması zor. F.Bahçe, Beşiktaş gibi büyükleri deviriyor, tehlikedekilere ise cömert davranıyor, puanlar dağıtıyor. Alanya ve dünkü Erzurum gibi. Dikkat ediyorum ne zaman üstüste galibiyetler alsa ve "Hedef Avrupa" diye iddialı değerlendirmelere gidilse bir maç sonrası hüsran oluyor. Erzurum'da ilk yarıda öyle bir ilginç görüntü çizdiler ki, ev sahibi üstün görünse de golleri kaçıran, kısmet tepen hep Göztepe oldu. Önce Halil bomboş vuramadı, ardından Castro'nun vuruşu boşa gitti.. Erzurumspor koca 45'te Beto'yu hiç tehdit edemedi de Bayram Bektaş'ın, Ümraniye'den öğrencisi İbrahim Akdağ 30 metreden füze attı, Beto gibi bir harika kaleci bu uzaktan gelen şutu kurtarmalıydı, top ağlara gitti. Golü yiyene dek rakibinin üzerine üzerine gitmeyen Göztepe daha sonra bastırdı ama gol bulamadı. Bu takımın beyni her zaman biliyoruz Castro.
İyi oynadı mı Göztepe ışıldıyor, döküldü mü işler kötü, dünkü gibi.
ALPASLAN'SIZ OLMUYOR
Alpaslan, formayı hakeden ve her zaman ilk 11'de oynaması gereken bir oyuncu.
Geçen hafta Ç.Rize maçında harika bir gol attı, morali yüksek de, her zaman karşılığını almalı değil mi? Bayram hoca niye o'nunla başlamadı, şaşırdım. Bektaş'ın ikinci yarı başında Jerome'yi çıkarması da yanlıştı.
Jerome iyi fiziğiyle hem top indiriyor, hem rakip defansı oyalıyor, dağıtıyor, asist de yapabiliyor.
Cikalleshi ise düz adam. Jerome'un özellikleri yok o'nda. Erzurumspor hatalarla dolu gününde yakaladığı Göztepe'yi yenerek dipten kurtulmayı başardı. Galibiyeti garantileyen 2. gole eski Bucaspor'lu Taylan'ın imza atması da ilginçti. Lig uzun maraton, köprülerin altından daha çok sular geçecek de Göz-Göz her maçı ayrı değerlendirmeli, kazanmaya çalışmalı, Avrupa'yı bırakalım, zaten yol açılırsa vize de kendiliğinden gelir.