• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Piyasaların çivisi çıktı

CAHİT SÖNMEZ

Piyasaların çivisi çıktı

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 15 Ağustos 2011
Aslında küresel kriz hem ekonomik sistemin hem de piyasaların böyle gitmeyeceği gerçeğini ortaya çıkarmıştı. Bu vesileyle sistemin aksayan yönlerinin düzeltilmesi ve vahşileşen boyutlarının sorgulanması gerekiyordu. Piyasalarında ne denli deforme ve dejenere olduğu, illüzyonla gitmeyeceğini kabul edip, piyasalara çekidüzen verilmeliydi. Kısaca, bu büyük kaza fırsata çevrilmeli ekonomi ve piyasalar yeniden yapılandırılmalıydı.
Ne oldu? Krizden çıkmak için enjekte edilen likiditenin az bir kısmı reel kesime kanalize olurken büyük kısmı ise doğruca piyasalara aktı. Kısa yoldan yüksek karlar için. Bankalar çok düşük faiz oranından ABD, AB ve Japonya'dan borçlanmayı tercih ettiler. Risk algılamaları düşünce verdiler kredileri. Sonra gelsin kontrolsüz tüketimler.
Düşünebiliyor musunuz, bankaların aldığı sendikasyon kredileri için yaratılan kaynak hazinelerin tamamen borçlanarak yarattıkları paralar. Peki, insanların konut, otomobil ve diğer malları tükettikleri paralar nereden geliyor? Bankalardan geliyor, tabi borçlanarak... Borçlardan oluşan saadet zinciri... Hazinelerden başlayıp vatandaşlara kadar giden ve birbirlerini zincir ile bağlayan.
Bu sistem nereye kadar gider? Yanıt çok kolay... Diğer genişleyici politikalara kadar. Daha yalın ifadeyle, yeniden para enjekte edinceye kadar. Gerçekler böylesine çıplaklığıyla gözlerimizin önünde dururken ABD'den ya da AB'den yeni bir likidite pompalaması beklenebilir mi?

BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ

Saadet zincirinin halkaları doğal olarak piyasalara da uzanıyor. Kaldıraç etkisiyle, sahip olduğunuz paranın kat be kat üstünde işlem yapabiliyorsunuz. Neymiş, piyasalar derinleşecekmiş. Örneğin Forex'de 1 dolar ile 400 dolarlık işlem yapabiliyorsunuz. Ya da vadeli işlemler piyasalarında 1 TL ile 10 TL değerinde sözleşme alıp satabilirsiniz.
İllüzyon var bu işte değil mi? 60 trilyon dolar büyüklüğünde gerçek ekonomiye karşın 600 trilyon büyüklüğünde mali piyasalar. Yani, 600 trilyon dolarlık kağıtlar. Gerçi kağıt demek de pek doğru değil. Çünkü, dünyanın birçok ülkesinde artık menkul kıymetler fiziken basılmıyor. Bilgisayar ortamında seri numaralarına göre işlem görüyor. Hazineler sanki tahvil ve bono varmış gibi onları satıyorlar. Şirketler hisse senetlerini sanki çıkarıyormuş gibi yapıyorlar, şirketlerine özkaynak sağlıyorlar. Tasarruf sahipleri de sanki onları alıyorlarmış gibi yapıyorlar. Sonra, para sihirbazları çıkıyor "bir hokuz bir pokuz yapıyorlar" para birisinin cebinden hoop diğerinin cebine gidiyor. Parayı kaybeden ağzı açık ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Ne güzel bir sistem ama...

SIĞ PİYASA

Birkaç hafta önce ABD'nin notunun AAA'dan AA+'ya düşürülmesi ve Fransa'nın borç sarmalına kapıldığı haberlerinin gelmesi piyasaların dip yapmasına neden olmuştu. Piyasaların tadının kaçtığı bahardan bu yana gelirsek, Dow Jones ve Nasdaq'daki değer kaybı yüzde 5.5 civarında, Almanya ve Fransa borsalarındaki düşüşler ise yüzde 10'ları aştı. İMKB'deki çekilme ne yazık ki yüzde 20'lerde.
İMKB sığ bir piyasa olduğundan kayıplarda fazla oluyor haliyle. Birde işlemler anlık takip edilemiyor. Haksız kazançlarda kolay oluyor böyle bir zeminde. SPK, İMKB ve TOBB ortaklaşa "halka açılma seferberliği" düzenlediler, il il dolaşıp şirketleri halka açılmaya ikna etmeye çalıştılar. Amaç, borsada hisse senetleri işlem gören şirket sayısı fazlalaşsın ve derinlik kazansın. SPK'nın web sitesinde geçen yılın Ağustos ayından bu yana toplam 21 şirketin halka açıldığı bilgisi yer alıyor. Diğer 21 şirkette halka açılmak için süreci tamamlamaya çalışıyor. Şirket sayısı iyi. Ama halka arz ettikleri hisse senetleri değeri ne yazık ki çok düşük. Birkaç milyar TL büyüklüğünde olunca bir şirketin hisse senetlerinin piyasa değeri, ister istemez oynaklıkta fazla oluyor.
Tam anlamıyla piyasaların çivisinin çıktığı bu günlerde SPK önemli önlemlerle dozajı düşürmeye çalışıyor. Yarın değineceğim.



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.