• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Enflasyona ayar

CAHİT SÖNMEZ

Enflasyona ayar

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 30 Temmuz 2013
Merkez Bankası rutin olarak hazırladığı enflasyon raporunun üçüncüsünü dün yayımladı. Beklendiği gibi 2013 yılı tahmini enflasyon rakamını yukarı doğru revize etmiş. Yeni beklenti yaklaşık 1 puan artışla yüzde 6.2 seviyesine yükseldi. Tabii bu orta nokta. Bunun 1 puan üzeri ya da altı olabilir. Yani, bu yılın sonunda Merkez Bankası enflasyonu yüzde 5.2 ile 7.2 aralığında bekliyor.
Doğrudan enflasyon hedeflemesi rejimi uygulayan merkez bankalarının önünde 2 seçenek olur. Birincisi nokta hedef, ikincisi belli bir bant aralığı. 2001 krizi sonrası geçilmiş bir rejim olduğundan yüzde 60'lardaki enflasyon seviyesi için 2 puanlık aşağı ve yukarı yönlü belirsizlik bandı makul idi. Ancak tek hanelere inmiş bir enflasyon için oldukça fazla değil mi böylesine geniş kalan bant? Hedefin neredeyse yüzde 40 gibi bir yanılma payı... Dile kolay.

TEK NEDEN YURTDIŞI MI?
Merkez Bankası enflasyonun yanı sıra Türkiye ekonomisini genel olarak değerlendirdiği raporda, olumsuz giden parametrelere dikkat çekmiş, özellikle finansal istikrardaki bozulmanın altını çizmiş. İlginçtir, belirlediği tüm negatif unsurların nedeni olarak tamamen yurtdışı gelişmeleri göstermiş. Bir yerde, sorunsuz giden Türkiye ekonomisinin, Mayıs itibariyle küresel ekonominin yalpalamaya başlamasıyla sorunlar yaşamaya başladığını iddia ediyor rapor. Küresel emtia fiyatlarının yüksek olmamasına rağmen enflasyonun neden yükseldiği, büyüme üzerinde net ihracatın etkisinin neden zayıfladığı, kredi hacminin neden arttığı, cari açığın neden düşmediği sorularının yanıtları tam yer almıyor.
Merkez Bankası sermaye hareketlerindeki oynaklığın makul seviyelerin üzerinde artmasına bağlı olarak para politikalarında kısmi rota değişikliğine gitmişti geçen hafta. Parasal sıkılaştırma ile yabancı sermaye girişlerini artırmak ve böylece kurlar üzerinde oluşan yukarı yönlü baskıyı almaya çalışıyor. Aynı zamanda, kredi hacmindeki beklentilerden fazla artışı da hesaba katarak TL faiz oranları yoluyla kredileri de dizginliyor.
Enflasyon hedeflerinden şaşma olasılığının yükselmesinin altında yatan nedenlerden şunları ön plana çıkarıyor Merkez Bankası; işlenmemiş gıda grubundaki fiyat artışları, petrol fiyatlarındaki yükseliş ve döviz kurunda gözlenen oynaklık kısa vadede enflasyonu olumsuz etkiliyor ve etkilemeye de devam edebilecek. Şöyle ilginç bir vurgu da yapıyor; Her ne kadar bu etkilerin geçici olması beklense de gıda fiyatlarındaki düzeltmenin beklenenden daha geç gerçekleşmesi veya piyasalardaki oynaklığın bir müddet daha sürmesi olasılık dahilindedir.

OLMAZSA OLMAZ KOŞUL
Enflasyon ve diğer bazı makroekonomik parametrelerdeki bozulmalar karşısında "mali disiplin"in olmazsa olmaz bir koşul olduğunu bir kez daha hatırlatalım. Özellikle, faiz oranlarının daha da tırmanmaması için sıkı maliye politikalarından ödün verilmemesi hayati önem taşıyor. Aynı zamanda, mali disiplini kalıcı kılmak ve tasarruflara katkı yapmak açısından yapısal reformların ihmal edilmemesi gerekiyor.
Açıkça görüldüğü gibi sonbaharda nasıl hava bozmaya başlarsa ekonomide de bozulmalar artacak gibi görünüyor, finansal istikrar ve fiyat istikrarı açısından. Artan riskler karşında Merkez Bankası'nın raporda dile getirdiği üzere, enflasyon görünümü hedeflerle uyumlu olana kadar temkinli duruşunu koruyacak ve fiyatlama davranışlarını yakından izleyerek gerektiğinde para politikasının duruşunu daha da sıkılaştıracak. Kısacası politikalarından taviz vermeden proaktif olmaya çalışacak.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.