• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Eylül sendromu etkisini artırıyor

CAHİT SÖNMEZ

Eylül sendromu etkisini artırıyor

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20 Ağustos 2013
ABD Merkez Bankası FED'in Eylül ayında vereceği karar piyasalarda gerginlik yarattığı gibi merkez bankalarının da faiz kararlarında gerilmelerine neden oluyor. FED istese bu kadar belirsizlik yaratamazdı. Adeta küresel ekonomi ve piyasalarla dalga geçiyor. Eylülde miktarı azaltabilirim açıklamasından sonra birkaç gün geçmiyor, tamamen zıt bir söylem geliyor Başkan Bernanke'den, "Ekonomik veriler zayıf, alıma devam edebiliriz."
Çok net görülüyor ki, FED bir an önce "Üçüncü parasal genişlemeye" yönelik atacağı adımlarla ilgili zaman takvimini vermelidir.
Merkez Bankası, FED'in piyasa aktörleri üzerinde yarattığı stres yüzünden dün faiz koridorunun üst bandını bir kez daha 50 baz puan artırmak zorunda kaldı. Neden strese girdiklerini bir kez daha hatırlayalım yeri gelmişken; FED'in gevşek para politikasından manevra yaparak sıkılaştırmaya başlaması yabancı sermaye akımlarının yönünü değiştirecek. 2008 krizinden bu yana gelişmiş ülke merkez bankalarının likidite enjekte ederek paranın getirisinin yüksek olduğu gelişmekte olan ülkelere kaymasının yolunu açmıştı. Bu sayede sıcak para uzun süredir katmerli karlar elde ediyordu. Başta FED ardından diğer gelişmiş ülke merkez bankalarının parasal genişleme sürecini sonlandırmaları paranın yeniden anavatanına dönmesini sağlayacak. İşte bu yüzden sıcak gelişmekte olan piyasalardan çıkıyor kalanlarda bavullarını topluyorlar.

İŞTAH ARTIRABİLECEK Mİ?

Merkez Bankası en azından şuan bavulunu toplayanları tutmanın gayreti içinde faizi yükseltiyor. Aynı zamanda gidenlerin de risk iştahlarını artırıp yeniden gelmelerinin yolunu açıyor. Ağustos toplantısını pas geçmek istemesine rağmen ne yazık ki istediği aksiyonu yapamadı. Temmuz toplantısında faiz koridorunun üst bandını yüzde 7.25'e çıkarmıştı, dün bir 50 baz puan yükselterek yüzde 7.75'e çıkardı. Piyasa yapıcı bankalar için borç verme faiz oranını değiştirmedi ve yüzde 6.75 seviyesinde tuttu.
Merkez Bankası bu hamle ile kendi hareket alanını biraz daha genişletti. Yüzde 4.5 ile yüzde 7.75'den bankaları fonlayacak. Çoğunlukla üstten fonladığında faiz oranını yüksek, çoğunlukla yüzde 4.5'dan fonladığında ise faiz oranını düşük seviyelerde belirlemiş olacak. Aynı zamanda, faiz koridoru uygulaması ile piyasa faiz oranlarını da benzer düzeylere paralelleştirmeyi amaçlıyor.
Gelelim kritik sorumuza; Merkez Bankası aldığı aksiyonlarla istediği hedefe ulaşabilir mi? Daha açık bir ifadeyle piyasalardaki oynaklığı azaltabilir mi?

KONTROLÜ ALMA ÇABALARI

Geçen yazımda belirttiğim gibi davul her ne kadar Merkez Bankası'nın boynunda olsa da tokmak FED'in elinde. Bu yüzden Merkez Bankası kontrolü eline alabilmek için faiz silahını kullanmaya devam edebilir. Son açıklanan ödemeler dengesi cari açığın finansmanında ciddi sorunların olduğunu açık bir şekilde ortaya koymuştu. Son aylarda yabancı sermaye çıkışları olduğundan fonlama Merkez Bankası'nın rezervlerinden yapıldı. Cari açıktan az yabancı sermaye girişleri olduğunda Merkez Bankası'nın rezervinde o oranda düşüş gerçekleşir. Haziran'da 3.5 milyar dolar civarı gerileme izlemiştik ödemeler dengesinden. Dolayısıyla, Merkez Bankası yabancı sermayenin risk iştihasını yüksek tutmalı ki cari açık finansmanında sorun olmasın.
Toparlayalım... Kurların ateşi sönmüyor. Tahvil faiz oranlarında ciddi bir direnç oluştu uzun süredir yüzde 9'ların altına inmiyor. Hisse senetleri gelişmekte olan piyasalara göre negatif ayrışmış durumda. Üstelik ekonomi aktörlerinin beklentileri de bozuldu, belirsizlik algısı arttığından temkinli durmayı tercih ediyorlar. Sözün özü, "Eylül sendromu" etkisini artırıyor. Hani televizyonda sürekli az sonra az sonra yazıları çıkar izleyicileri merakta bırakmak için... FED şimdi bu taktiği uyguluyor. Flaş flaş "85 milyar dolarlık tahvil alımında azalma olacak mı?" Az sonra...


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.