• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Enflasyon artıyor kur basıncı azalıyor CAHİT SÖNMEZ

Enflasyon artıyor kur basıncı azalıyor

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 06.10.2017, 00:00

Enflasyon, Ocak ve Temmuz ayları dışında yılın bu zamana kadarki kısmını iki haneli seviyelerde geçirdi.
Merkez Bankası'nın uzun süredir parasal politikalarını sıkılaştırmasına rağmen enflasyonda yüzde 10'nun üzerinde direnç oluşması ve Merkez Bankasının orta vadeli öngörüleriyle uyuşamaması gerçekten düşündürücü... Üstelik FED'in ılımlı politikalar izlediği ve petrol fiyatlarının jeopolitik gelişmelere rağmen makul oranda arttığı bir konjonktürün varlığına rağmen...
Rakamların analizine geçmeden önce bir gözlemin daha altını çizelim; Geçen seneye kadar gelişmiş ülke enflasyon oranları ile gelişmekte olan ülke enflasyon oranları arasında belirgin farklar vardı. Gelişmiş ülke merkez bankalarının düşük faizlerle pompaladıkları küresel likiditeler doğal olarak faizlerin yüksek olduğu gelişmekte olan ülkelere akmıştı. Gelen bu likiditelerin kredi yoluyla tüketime dönüşmesi gelişmekte olan ülkelerin büyüme hızlarının, dış borçlarının ve enflasyonlarının yükselmesine neden olmuştu. Ancak geçen sürede birçok gelişmekte olan ülke merkez bankaları parasal sıkılaştırma ile enflasyonu aşağı çekmeyi başarabildiler. Örneğin Brezilya'da politika faiz oranı yüzde 8,25, enflasyon oranı yüzde 2,46 düzeyinde... Rusya'da faiz yüzde 8,50, enflasyon oranı yüzde 3,30'lerde... Çin ve Hindistan'da da benzer resim var. Her iki ülke merkez bankası yaklaşık 2,5 puan enflasyon üzerinde politika faiz oranları uyguluyor.

Basınç Azalır mı?

Gelişmiş ülke merkez bankaları ise gevşek para politikaları uygulayarak tam tersi rota izliyorlar.
Negatif reel faiz ile hem büyümeyi desteklemeye hem de enflasyonu yükselterek deflasyonist baskıdan kurtulmaya çalışıyorlar.
Merkez Bankası yüzde 12 sınırına yakın seviyede fonlama oranı belirliyor.
Kısaca Eylül enflasyon verilerini değerlendirelim ve bu enflasyon seviyesi karşısında Merkez Bankasının sıkı duruşuna devamı ile kur basıncının ne kadar azalabileceğini tartışalım...
Geçen ay TÜFE yüzde 0,65, Yurtiçi ÜFE'de yüzde 0,24 yükselmiş.
Yıllık bazda yükseliş ise sırasıyla yüzde 11,20 ve yüzde 16,28... Görüldüğü gibi maliyet kaynaklı enflasyondaki belirgin artış devam ediyor. Merkez Bankası açısından asıl önemli gösterge olan çekirdek enflasyon uzun aradan sonra yeniden iki haneye çıkarak yüzde 10,98'e ulaştı.

Fonlama yüzde 12'lerde

Bu gelişmeler çerçevesinde Merkez Bankası hiç kuşkusuz sıkı duruşunu devam ettirecek.
Yani haftalık repodan fonlamayacak, gecelik borç verme ve geç likidite pencerelerini kullanarak "ağırlıklı fonlama oranını" yüzde 12'lerde tutacak belki geç likiditeye ağırlık vererek yüzde 12'lerin biraz üzerine çıkaracak.
Aynı zamanda döviz likiditesinde dengeleyici, finansal istikrarı destekleyici duruşunu korumayı da sürdürecek. Daha yalın bir ifadeyle, parasal sıkılaştırmaya devam ederek döviz oynaklıklarının enflasyon beklentilerini ve fiyatlama davranışlarını bozmasını engellemeye gayret edecek yılın son aylarında...
Son olarak bu durumun piyasalara yapacağı etkiye değinelim...
Enflasyonun yüksek seviyelerde seyretmesi Merkez Bankasının sıkı duruşunu korumasını gerektiriyor. Bu nedenle faizler bir süre daha yüksek seviyelerini koruyacak. Yani TL tahvil getirileri yabancı yatırımcıların iştahlarını açacak seviyelerde kalacak. Risk algısına bağlı olarak yabancı sermaye girişlerinin artması doğrudan kurlara da etki edebilecek, kurların üzerindeki yüksek basıncı bir nebze dindirebilecek diyebiliriz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA