"O topa girme" dedi sevdiğim bir arkadaşım. "Söylemezsem kahrolurum" dedim. Geçtiğimiz hafta gecikmeli olarak görkemli bir düğün yapan Sedat Peker, eşi Özge Hanım ile yüzlerce kişiyi ağırladı. Bunda bir tuhaflık yok tabii, bir işadamı kendisi. İnternet kaynakları öyle diyor, kendisi öyle diyor ve kişinin beyanı esastır.
Söylemezsem içimde kalacak.
Sümer Tilmaç ile birkaç kez magazin programı yaptığım dönemde bir araya geldik. Çok sevip saydığım bir aktördür. Yeşilçam emekçisidir, güzel bir abidir. Güzel bir abimizdi. Allah rahmet eylesin. Sosyal medyada neden başsağlığı mesajı yazmadığımı soran bir dostuma, şöyle deyiverdim; "Sümer Tilmaç'ın o düğünde ne işi vardı?" Öyle ağzımdan dökülüverdi.
Düğüne ya da Peker ailesine değil sözüm, onlar dilediği sayıda ve mevkiide kişiyi, isterlerse bütün ülkeyi davet edebilirler; ettiler de.
Bir işadamı, uzun yıllarını dava, mahkeme, bürokrasi koşturması içinde geçirmiş ve ne ara bunca 'sanatçı' dostu edinmişti anlayamadım. Benim eksiğimdir mutlaka. Hakkında açılan davalar, konuşulan dosyalar, hapis cezaları, ortaya çıkan tapeler, karıştığı iddia edilen olaylar, yargılama talepleri, işlediği iddia edilen suçlar; öyle her işadamının başına gelecek türden değildi. Sanırım bu cümlemi kendisi de onaylayacaktır zira Sedat Peker'in özeleştiri yapabilen bir yanı olduğunu düşünmekteyim.
Müzik, cemiyet, televizyon ve sinema dünyasından bunca dostu ne zaman edindi Peker, merakım budur! Özge Hanım'ın uzunca bir süredir sosyal sorumluluk projelerinde yer aldığını biliyorum, gerçekten de canla başla çalışmakta ve birçok derneğe eşiyle birlikte maddi destek sağlamakta. Gazeteci Emre Uslu'nun, "mafya" söylemine kızan Sedat Peker, twitter hesabından bu yardımlardan bahsederek, "Eğer mafyaysam neden bu bağışları kabul ettiniz" diye soruyor. Çok da haklı!
Neden kabul ettiniz sahi?
Bir tematik kanalda talk show yapan bir televizyon programcısı, hep aynı tipte ve eski bir oyunculuk metoduyla oynayan ve neden sevildiğini bir türlü anlamadığım çapkınlığıyla ünlü bir aktör, şarkıları milli marş gibi ezberlenmiş bir duayen şarkıcı, tıpkı Sümer Tilmaç gibi düğündeydiler.
Eğer Sedat Peker söylendiği gibi bir mafya lideri olsaydı sanırım birçok misafir düğüne gitmezdi, bir işadamı olduğu için gitmekte sakınca görmediler tabii. Köprüye, ışıklarla "Devlerin aşkı büyük olur" yazdıran 'günümüz inceliğine' sahip bir adam Sedat Peker, bir yandan da, türlü ürkütücü sebeple yargılanmış olsa da. Karısına aşık, belli ki el üstünde tutuyor.
Benim sıkıntım belki de düğüne davet edilmemek! Kimi sığ sularda yüzmekten başka becerisi olmayan okuyucu böyle diyecek biliyorum, "Sizi çağırmadılar da ondan laf sokuşturuyorsunuz." Kimi ülkücü kardeş kızacak, hatta küfredecek, "Reis'e laf söyletmeyiz" diyecek. Tehdit edecek.
Bir tek bana garip geldi farkındayım, düğün de normal, düğüne katılmak da, ülkede olan bitenler de...
Sorun bende, anladım; sıkıntı yok. Köprüye adımı yazdıracak birini bekliyorum belki de. Bu devir Asaf'ın, Hikmet'in, Cansever'in, Yücel'in, İlhan'ın değil, eline kalem alan ve duygularını kalbe yazanların değil; led ışıklarla süsleme yapanların devri anladık artık. Sicilya'ya tatile gidecek ve Omerta'ya uyacağım, en iyisi.
Peki susması gereken ben miyim, soru bu!
Biliyordum
* Demet Akalın'n 5 miyona yakın takipçisi var. Kadın ilk ve tek fenomenimiz.
* Arda Turan ve kız arkadaşı el ele görüntülenmiş. Kız nasıl ürkek ve tedirgin fotoğraflarda fark ettiniz mi?
* Hadise kötü giyiniyor. Sahne için farklı kostümler yaptırmalı.
* Fenerbahçe'nin yeni oyuncusu Simon Kjaer'in kolunda, İsa'nın son akşam yemeği hikayesini anlatan kocaman bir dövme var. Viking kardeş, ilginç bir adam.