Olağanüstü Hal kapsamında önceki gün yayımlanan kanun hükmünde kararnamelerle birçok alanda köklü değişiklikler yapıldı. Bu değişiklerden biri de Cumhurbaşkanı onayı ile başka ülkelerle hükümlü takası yapılabilmesinin önünün açılması oldu.
Buna göre, Türk vatandaşları hariç olmak üzere, hükümlü milli güvenliğin veya ülke menfaatlerinin gerektirdiği hallerde Dışişleri Bakanı'nın talebi üzerine Adalet Bakanı'nın teklifi ve Cumhurbaşkanı'nın onayı ile başka bir ülkeye iade edilebilecek. Başka bir ülkede tutuklu ya da hükümlü bulunanlar ile takası yapılabilecek.
Bunun için iade veya takas edilecek hükümlünün verileceği ülkede 'Irkı, etnik kökeni, dini, vatandaşlığı nedeniyle cezalandırılmayacağı, onur kırıcı ceza veya muameleye tabi tutulmayacağı ya da işkence ve kötü muameleye maruz kalmayacağına ilişkin güvenceler bulunması' şartı aranacak.
Bu düzenlemeyi okuyunca aklıma ilk gelen kişi, İzmir'de FETÖ silahlı terör örgütü üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklanan Alsancak Diriliş Klisesi'nin ABD vatandaşı papaz Andrew Craig Brunson oldu. Bu madde tam da ABD'nin üzerine titrediği Brunson'u tarif ediyor diye düşündüm.
DARBE ve CASUSLUK
Brunson'un sıradan bir din adamı görüntüsünün uzağında çok özel bir görevli olduğu ortaya çıktı.
9 Aralık 2016'da sınır dışı edilmek üzereyken istihbarat raporları ve gizli tanık beyanları üzerine FETÖ üyeliğinden tutuklanan Brunson'un 15 Temmuz darbe girişiminde de rol aldığı ve casusluk yaptığı yönünde güçlü bulgulara ulaşıldı.
Hatta ABD özel harp subayı olduğu iddia edilen Papaz Brunson'un 15 Temmuz darbe girişimi gecesi CIA'den Henri Barkey'in de katılımıyla Büyükada'da yapılan darbe toplantısında da yer aldığı öne sürülüyor.
Elde edilen bu bilgilerin ardından, Brunson'la ilgili yeni bir hukuki karar verildi.
Brunson, İzmir'de geçtiğimiz perşembe günü "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasi veya askeri casusluk amacıyla temin etme", "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" ve "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlarından da mahkemece tutuklandı.
Sadece Türkiye değil, tüm Ortadoğu'yu kapsayan bir görevi olduğu öne sürülen Brunson, Aliağa Yeni Şakran'daki Kapalı Cezaevi'nden alınarak Buca'da daha yüksek güvenliğe sahip Kırıklar F Tipi Cezaevi'ne konuldu.
TRUMP 3 KEZ İSTEDİ
ABD, papaz Brunson'a büyük önem veriyor. Bu nedenle bizzat ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz aylarda Beyaz Saray'da hazırladığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan 3 kez papaz Brunson'u istedi. ABD Ankara Büyükelçisi John Bass, Aliağa'daki cezaevinde kaldığı dönemde Brunson'u ziyaret etti.
Biz de ABD'den bu ülkede barınan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'i ve bu hain örgütün üst düzey yöneticilerini istiyoruz. Ancak ABD, şu an bu elebaşıları bırakın iade etmeyi, tutuklamıyor bile.
TAKAS OLABİLİR Mİ?
Acaba diyorum, ileride devletimizin ilgili kurumları karar verirse papaz Brunson ile FETÖ elebaşı Gülen'in takası gündeme gelebilir mi? "Ver Fetullah'ı al papazı" pazarlığı yapılabilir mi?
Tabi bizimkisi sadece bir düşünce.
Devletimiz, ülke menfaati neyi gerektirirse, doğru adımı doğru zamanında atacaktır.