Bu ayıbı temizlemek önce Soyer’e düşer

Olmadı. Maalesef, yapımına 21 yıl önce başlanan ancak açılan davalar nedeniyle bir türlü tamamlanamayan İzmir Basmane'deki Ege Dünya Ticaret Merkezi inşaatı, yine yapılamadı. Kentin göbeğinde çeyrek asra yakın bir 'utanç çukuru' olarak duran inşaat alanının ihalesini 2016 yılında kazanan Folkart Yapı, açılan davalar nedeniyle sözleşmede belirtilen 30 aylık sürede inşaata başlayamadı. Süre dolunca da proje yeniden Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) iade edildi
İZMİR'E BÜYÜK ZARAR VERDİ
Bugün eğer İzmir'in ekonomisinde başka şehirlere kıyasla bir gerilemeden söz ediliyorsa bunun en büyük sebeplerinden biri, belki de ilk başta geleni, Basmane'deki bu çukurdur. Eğer bu inşaat 17-18 yıl önce tamamlansaydı İzmir ekonomisi şimdi çok farklı bir noktada olurdu. Bu inşaatın durması İzmir'e gelecek yatırımcıları ürküttü. Ayrıca 21 yıl önce bu projeye Güçbirliği Holding ve EGS Holding çatısı altında büyük hayallerle para yatıran İzmirli işadamlarının koyduğu büyük sermaye de eridi gitti. Bu nedenle İzmir'i belki de dünya kenti yapacak 'çok ortaklı şirket modeli' çöktü. EGS Holding'in batması ve Güçbirliği Holding'in de borçlarını ödeyememesi üzerine işi en son üstlenen TMSF'nin burayı kurtarmak için gösterdiği çabalar da maalesef sonuç vermedi.
SORUMLUSU BÜYÜKŞEHİR'DİR
Kimse kusura bakmasın ama işin bu hale gelmesinin başlıca sorumlusu, otobüs garajı olarak kullanılan bu arsayı 21 yıl önce gökdelen imarı verip ihaleye çıkaran İzmir Büyükşehir Belediyesi ve o dönemki başkanı Burhan Özfatura'dır.
Çünkü, halen projenin yüzde 30'una sahip olan Büyükşehir Belediyesi burada 'ayıplı mal' satmıştır.
Büyükşehir'in CHP'li eski başkanı Yüksel Çakmur ve arkadaşlarının, burasıyla ilgili hazırlanan imar planlarına karşı açtığı tüm davaları rahat bir şekilde kazanmasının sebebi de malın baştan ayıplı olmasıdır. Mahkemeler, 'getirilen aşırı inşaat yoğunluğu', 'projenin bölgeye yükleyeceği trafik yükü' ve bu alanın aslında 'Kültürpark'ın devamı niteliği taşıması' gibi hep aynı gerekçelerle bu planlara vize vermemiştir. Buraya böyle bir imar planı hazırlarken işin bu noktaya gideceği baştan düşünülmeli ve Büyükşehir bu ayıplı malı hiç satmamalıydı.
KOLTUĞUN HAKKINI VERMELİ
Gelinen noktada İzmir'in bağrına saplanan hançer yine çıkarılamadı. Folkart, TMSF tarafından yeniden ihaleye çıkarılması halinde projenin hayata geçirilmesinde en güçlü aday olmaya devam edeceğini açıkladı. TMSF'nin nasıl bir adım atacağını hep birlikte göreceğiz.
Ancak, İzmir'in bağrına saplanan bu hançerin çıkarılması için en büyük görev hiç şüphesiz ki, Büyükşehir'in CHP'li yeni başkanı Tunç Soyer'e düşüyor. Bu ayıplı mal satışı ve sonrasındaki gelişmelerde Soyer'in bir payı yok ancak devlette devamlılık esas olduğu için yeni başkan olarak burada inisiyatifi bir şekilde ele alması gerekiyor. Hem dün Folkart'tan yapılan açıklamada dikkat çekildiği gibi, bu arsanın esas sahibi Büyükşehir Belediyesi'dir.
Soyer, göreve geldikten sonra kolay işlerle ilgili adımlar attı, bisiklete binme, duvara tırmanma gibi şova kaçan işler yaptı. Ancak, başkanlık koltuğunun hakkını tam olarak verebilmesi için asıl böyle zor işleri çözmesi gerekiyor.