İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, dün akşam CHP'nin çoğunlukta olduğu belediye meclisinden tarihi bir gol yedi. Halkapınar'da daha önce Meslek Fabrikası olarak kullanılan 113 yıllık tarihi bina için talipli İzmir Ticaret Odası ve Ege Bölgesi Sanayi Odası'nı değil İstanbulluları tercih eden Soyer, İzmir'in malını İstanbullu Adıgüzel Vakfı'na vermek istedi. Soyer'in Diyarbakırlı iş insanı Mevlüt Adıgüzel'in kurduğu vakfa 'tarım ve teknoloji üniversitesi kurulması' şartıyla yapmak istediği 20 yıllık tahsis girişimi dün meclis gündemine geldi.
MİLLET İTTİFAKI ÇATLADI
Soyer'in katılmadığı toplantıda AK Parti Grubu, "İzmirlinin malını İstanbul'da bilmediğimiz bir vakfa verdirmeyiz" şeklinde etkili bir muhalefet yaptı. AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, Meclis üyeleri Erhan Çalışkan ve Fikret Mısırlı'nın etkili muhalefetinin ardından "evet" oyu vermek istemeyen CHP'li üyeler de birer ikişer salondan ayrılmaya başladı. Önerge CHPİyi Parti'den oluşan Millet İttifakı'nı da çatlattı. Söz alan İyi Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç, CHP'li Başkan Soyer'e çok önemli bir ders verdi.
BİRİ DE "KRAL ÇIPLAK" DESİN
Sevinç, "Başkanımız birileri gelip bir şey istediği zaman hep iyi niyetle 'evet' diyor. Bunun örneklerini çok yaşadık. Biri de çıksın 'kral çıplak' desin. Şimdi önümüze İstanbul'dan Adıgüzel diye bir vakıf geldi. Sağlıklı oluşmayan bir şekilde buranın tahsis edilmesinden dolayı Meclis üyelerine zimmet çıkacaktır. Bunun canlı örneği Menemen'de yaşanıyor. YÖK'ün onay verdiği bir üniversiteye arazi tahsis eden meclis üyeleri yargılanıyor. Belediye kendi birimleriyle asli görevlerini yapsın. Bu konuyu gündemde bu haliyle tutalım. Bunun sağlıklı oluşumunu yapalım ona göre hareket edelim. Sonuçta bu bizi üzecek" dedi.
CHP'LİLER SALONU TERKETTİ
Bu tartışmalar sürerken ileride kendilerine bu tahsis nedeniyle zimmet çıkmasından çekinen CHP'li meclis üyelerinin ayrılmasıyla toplantıdaki üye sayısı oldukça düştü. CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç'ın ısrarla başlanmasını istediği oylama öncesi AK Partililer, mecliste karar yeter sayısını oluşturacak üye sayısının bulunmadığı itirazını yaptı. Bunun üzerine sayım yapıldı. Meclis Başkanı CHP'li Mustafa Özuslu, sayımın sonuçlarını açıklamadan parti grup başkanvekillerini toplantıya çağırdı. Beklemediği bir gol yiyen Başkan Soyer, kendisini arayan CHP'li üyelere önergenin komisyonlarda tutulması için geri çekilmesi talimatını vermek zorunda kaldı. Yani tarihi bir gol yedi.
BÜYÜK SORU İŞARETLERİ VAR
Soyer'in kendisinin katılmaya bile lütfetmediği bu meclis toplantısından çıkaracağı dersler olmalı. Bu vakıf kim? Bugüne kadar bir meslek yüksek okulu dışında üniversite eğitimi adına ne yapmış? İzmir'de veterinerlik fakülteleri, Ege Üniversitesi'nin ziraat fakültesi varken böyle bir üniversiteye kentin ihtiyacı var mı? Bu konuda İzmir'de bir ortak akıl arandı mı? Soyer, kime sorarak böyle bir tahsise karar verdi? Bu kararı verirken hangi kriterleri göz önünde bulundurdu. Neden İZTO ve EBSO'nun burada meslek yüksek okulu kurarak ara eleman yetiştirme önerisini hiç incelemeden elinizin tersiyle itiyorsunuz? Siz, İzmirlilerin bunları hiç sorgulamayacağını mı zannediyorsunuz? Hem ne dediğiniz bile belli değil. Binayı vermeye çalışıyorsunuz ama arada Soyer'in vekili Özuslu mecliste "Biz de üniversitede ortak olacağız. Mütevelli Heyette bizim de üyemiz olacak" diye laflar ediyor. Ancak bunların hiçbiri protokolde yazmıyor. Büyükşehir'in daha önce eski Başkan Yüksel Çakmur'un vakfına hastane yapması için verdiği onlarca dönüm arazi 20-30 yıldır atıl bir şekilde beklerken İzmir'in en değerli gayrimenkullerinden birini bu vakfa hangi cesaretle veriyorsunuz? Yükseköğrenim Kurulu'nun bu vakfa üniversite kurmasına onay vermesi bile şüpheli.
BU SEVDADAN VAZGEÇ BAŞKAN
Dün akşamki tarihi mecliste AK Parti, çok başarılı bir muhalefet örneği sergiledi ve soru işaretleriyle dolu bir tahsisi yaptırmadı. İyi Parti de Soyer'e "İttifak kurduk diye senin böyle her önüne gelene bir şeyler dağıtma politikana sorgusuz sualsiz onay verecek değiliz" diyerek ders verdi. Umarız Soyer, artık nedeni ve sonucu muğlak bu sevdadan tamamen vazgeçer.